Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2014/6353 E. 2015/2111 K. 07.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/6353
KARAR NO : 2015/2111
KARAR TARİHİ : 07.04.2015

MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs
Hükümlü hakkında 765 sayılı TCK.nun 79, 448, 62, 59, 81, 31, 33 maddeleri gereğince kurulup, Yargıtay 1. Ceza Dairesince ONANMAK suretiyle kesinleşen hükümden sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK.nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddesi uyarınca yeniden duruşma açılarak uyarlama sonucu kurulan hükümlerde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümlü müdafiinin suçun unsurlarının oluşmadığına, suç vasfına vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle; Oluşa, dosya kapsamına ve mahkemenin kesinleşen kabulüne göre; hakkında ölüm nedeni ile ortadan kaldırma kararı verilen kızı mağdur kardeşi ile evli iken intihar etmesinden mağdur ile eşi mağdur sorumlu tuttuğu, olay günü ile yeğeni olan hükümlü mağdurların evine giderek apartman girişinde tartışmaya başladıkları, mağdur ağlayan çocuğu ile ilgilenip tekrar dışarı gelmekte olduğu ve kapıyı kapatmaya çatışığı sırada hükümlünün av tüfeği ile bir kaç metre mesafeden 3-4 kez ateş etmesi sonucu sağ ve sol kol, sol femur bölgelerinden saçma isabetleri nedeni ile yaşamsal tehlike geçirmeksizin 15 gün iş ve gücünden kalacak; mağdur ise sağ kaş, sol ziygoma, batın ve sol femur bölgelerinden saçma isabetleri nedeni ile sol temporal ve frontal kemiklerde hayati fonksiyonlara etkisi ağır (4.) derecede kemik kırığına ve yaşamsal tehlike geçirmesine neden olacak şekilde yaralandıkları olayda;
a- 5237 sayılı TCK.nun 30. maddesinde hedefte hataya yer verilmediği nazara alındığında, hükümlünün eylemlerinin mağdur karşı kasten öldürmeye teşebbüs, mağdur karşı ise olası kastla yaralama suçlarını oluşturduğu anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK’nun 81, 35, 62; 86/1,3-e, 87/1-d, 21/2, 62 maddeleri ile tayin edilecek cezalar ile 765 sayılı TCK’ya göre verilip kesinleşen hükmün karşılaştırılması sureti ile lehe yasanın belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
b- Kabule göre de; 9-15 yıl arasında ceza indirimi öngören TCK’nun 35. maddesinin uygulanması sırasında mağdur meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı birlikte dikkate alınarak alt ve üst sınırlar arasında makul bir ceza tayini yerine,sadece hiç isabet bulunmayan olaylarda uygulanma olanağı olan 9 yıl hapis cezasına hükmolunması,
c- İnfaza esas alınacak olan uyarlama kararı ile uyarlamaya konu kesinleşmiş hüküm tüm sonuçları ile ortadan kalkacağından, uyarlama sonucu verilen kararda müsadere, vekalet ücreti ve kesinleşen hükümden önceki yargılama giderlerinin de karara bağlanması gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, hükümlü müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 07/04/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.