Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2014/5611 E. 2015/2239 K. 13.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/5611
KARAR NO : 2015/2239
KARAR TARİHİ : 13.04.2015

Tebliğname No : 1 – 2013/341349
MAHKEMESİ : Düzce 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO : 23/05/2013, 2012/235 (E) ve 2013/174 (K)
SUÇ : Kasten öldürme, 6136 sayılı Yasaya aykırılık, yalan tanıklık ve suç delillerini gizleme

1)Sanıklar hakkında yalan tanıklık suçları nedeniyle 5271 sayılı CMK’nun 231/5. maddesi uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlar, aynı Kanunun 231/12. maddesi uyarınca itiraz yasa yoluna tabi olup temyiz kabiliyetleri bulunmadığından; aynı zamanda, katılan vekilinin itirazının reddine dair Düzce 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 04.10.2013 tarih ve 2013/193 değişik iş sayılı kararı ile aynı Kanunun 271/4. maddesi gereğince kararların kesinleşmiş olması karşısında söz konusu hükümlerin temyiz incelemesi dışı tutulmasına karar verilmiştir.
2)Kolluğun tanık sıfatıyla beyan alma yetkisi bulunmadığından, bu sebeple kolluk tarafından alınan ifadenin de yalan tanıklık suçunun unsurunu oluşturmayacağı anlaşılmakla; sanıklar hakkında “yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması” gerekçesi gösterilerek 5271 sayılı CMK’nun 223/2-a maddesi uyarınca “yalan tanıklık” suçlarından kurulan beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3)Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık maktülkasten öldürme ve 6136 sayılı Kanuna muhalefet, sanıklar “suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” suçları ile sanık “yalan tanıklık” suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların niteliği tayin, cezayı azaltıcı bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, elde edilen delillerin yalan tanıklık suçlarından sanıklar hakkında 5271 sayılı CMK’nun 223/2-a maddesi uyarınca yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması ve sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nun 273/1-a ve CMK’nun 223/4 maddeleri uyarınca şahsi cezasızlık sebebinin varlığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ve müdafii’nin, sanıkmüdafii’nin ve katılan vekilinin bir nedene dayanmayan, sanık müdafiilerinin temyiz dilekçelerinde ve duruşmalı incelemede sübuta, sanık müdafiinin sübuta, teşdide, sanık sübuta, takdiri indirim hükümlerinin uygulanması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle, kısmen re’sen de temyize tabi bulunan hükümlerin kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi (ONANMASINA), 13/04/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.

13/04/2015 gününde verilen iş bu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık müdafii Avukat yokluğunda 16/04/2015 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.