Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2014/4245 E. 2015/2908 K. 05.05.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/4245
KARAR NO : 2015/2908
KARAR TARİHİ : 05.05.2015

SUÇ : İhmali davranışla olası kastla öldürme, bu suça yardım

Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıkların eylemlerinin sübutu kabul, takdire ilişen cezaları azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar müdafii ile katılanlar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; Ankara iline gitmek üzere Datça’dan otobüse binen, ancak alkolün etkisiyle diğer yolcuları rahatsız etmesi ve Muğla otogarında taşkınlık yapması nedeni ile indirilen maktülün, kendisini yerlere attığı, otogar girişinde bulunan trafik lambasına kafa atarak kırdığı, otobüs firması görevlilerince ertesi sabah 10:00 otobüsüyle Ankara’ya gönderileceği söylenmesine ve yemek yedirilerek yatması için yer gösterilmesine rağmen saat 01.17 sıralarında çantasını bırakarak yürüyerek gittigi şehir merkezinde kendisi gibi alkollü olan sanık .. ile tesadüfen karşılaştığı, birlikte yürümeye başladıkları, maktülün para ve sigara istemesi üzerine sigara veren …’in, parası olmadığını söylediği, 2 saat kadar birlikte yürüdükleri, maktülün para isteklerinin devam ettiği, rahatsız olan …, maktülden kurtulmak istediği, maktulün sanığın peşini bırakmaması üzerine, yürüyerek sanayide çalışmış olduğu işyerine giderek kapıyı kapattığı, maktülün, küfür ederek işyerinin camlarını kırdığı, … kapıyı açmasıyla içeri giren maktülün içeride kapıya dayalı halde bulunan bidonlar üzerindeki spatulayı alarak … kafasına vurarak basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaraladığı, …, maktülün elindeki spatulayı aldıktan sonra dövmeye başladığı, maktülün aldığı bu darbeler ve alkollü olması nedeniyle cam kırıklarının bulunduğu yere yüzüstü düşmesinden sonra da küfür etmeye devam etmesi üzerine, bacaklarının üst kısmına ve karnına tekme attığı, bu andan sonra maktülün konuşamadığı ve inlemeye başladığı, sanığın yerden kaldırarak duvara yaslamaya çalıştığı maktülün tekrar yüzüstü yere düşmesinden sonra, tekrar duvara yasladığı ve bir bez ile kafasındaki kanları temizlediği, daha sonra kardeşi diğer sanık …’i arayarak başının belada olduğunu söyleyip gelmesini istediği, Halil’in de aracıyla olay yerine geldiği, yüzüstü yerde yatmakta olan maktülü birlikte aracın bagajına koyarak .. Yaylası girişinde çatallı yol ayrımındaki kaldırıma bıraktıkları, sanıkların maktülün bırakıldığı anda da hırıltılı sesler çıkardığını savundukları, maktülün sabah 08.00 sıralarında bırakıldığı yerde ölü olarak bulunduğu, Muğla Cumhuriyet Başsavcılığınca aynı gün yapılan otopside “sol kaş dış yanda 3 cm’lik kanamalı raddi yara, frontal bölge sol ortada 3×2 cm’lik ve sol yanakta 4×3 cm’lik ekimotik zeminde sıyrık yarası, sırtta paravertebral bölge ortada 8×10 cm’lik zeminde sıyrık yarası, sol el ulna kenarda 3 adet yara bandı, baş açıldığında saçlı deri altında dokuda sol temporopariatelde ve sağ pariatel bölgede skalp dokuda kanama alanları olduğu, beynin ileri derecede hiperemik ve ödemli yapıda olduğu’’nun tespit edildiği, kesin ölüm nedeninin belirlenemediği, toksikolojik ve histopatalojik inceleme yapılmak üzere kan ve doku örnekleri alındığı, Adli Tıp Kurumu İzmir Grup Başkanlığı Morg İhtisas Dairesinin 13.02.2012 tarihli raporunda “kanda 55 mg/dl alkol bulunduğu, organların inceleme sonucuna göre kesin ölüm nedeni hakkında otopsiyi yapan Adli Tıp uzmanlarından görüş alınması gerektiği”nin belirtildiği, Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulu’nun 07.11.2012 günlü raporunda “kafatası kemiklerinde kırık, kafa içi travmatik değişim, beyin doku harabiyeti, büyük damar ve iç organ yaralanması bulunmadığı, kandaki 55 mg/dl alkolün öldürücü nitelikte bulunmadığı, toksik madde bulunmadığı, olay yeri bulguları, olayın meydana geliş şekli, ifadeler, mevsim koşulları, cesedin bulunduğu ortam ve otopside tespit edilen bulgular dikkate alındığında ölümün soğuk ortamda kalma sonucu meydana geldiği”nin bildirildiği, Adli Tıp Kurumu Muğla Şube Müdürlüğü’nün 22.01.2013 tarihli raporunda ise
maktülün otopsisi sırasında tespit edilen yaralanmaların ve kafa bölgesinde yapılan iç muayenedeki bulguların yaşamsal tehlike doğurmayıp etkisi basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte olduğu”nun belirtildiği, ancak soruşturma ve kovuşturma evrelerinde maktülün ölüm saatinin, olay günü ve saatindeki hava şartlarının, rakım, sanıkların ifadelerinde geçen inleme ve hırıltılar ile kapağı açık bagajda taşınmasına ve bırakıldığı yerde montunun sıyrılmış olmasına karşın herhangi bir tepki verememesinin şok belirtisi olup olmadığı gibi hususların araştırılmadığı, Adli Tıp Kurumu 1.İhtisas Kurulu raporunda belirtilen “soğuk ortamda kalma ” şeklindeki kesin ölüm nedeninin ne şekilde geliştiği, cesetteki ve çevredeki bulgulardan hangisi veya hangilerinin soğuk ortamda kalmanın belirtisi olduğunun gösterilmemesi nedeniyle yetersiz olduğu anlaşılan olayda;
A-a-Cesedin bulunduğu yerin rakımının ve aynı istikametten gidilen bir yerleşim yeri olup olmadığının araştırılmasından,
b-Meteoroloji Müdürlüğünden olay gün ve saatindeki hava koşulları ve ısı derecesinin sorulmasından sonra
B-Dava dosyasının kül halinde Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu’na gönderilmesi suretiyle;
a-Maktülün ölüm saatinin ne olduğu,
b-Cesedin bulunduğu yere bırakıldığında maktülün halen canlı durumda bulunup bulunmadığının tespitinin mümkün olup olmadığı
c-Otopside tespit edilen harici ve iç bulgular ile Morg İhtisas Dairesince histapatolojik incelemede tespit edilen bulgulara göre maktüldeki yaralanmaların yaşamsal tehlike doğurup doğurmadığı, etkisinin basit bir tıbbi müdahaleyle giderilebilecek nitelikte olup olmadığı,
d-Sanık ifadelerinde belirtilen maktülün inlemesi, hırıltı çıkarması ve kapağı açık bagajda taşınmasına, bırakıldığı yerde montu sıyrılmasına rağmen herhangi bir tepki verememesinin şok belirtisi olup olmadığı,
e-Maktülün kesin ölüm nedeninin ve ölüme neden olan hususun ne olduğu (Dolaşım durması, solunum durması vesaire), cesetteki ve olay yerindeki maddi bulgulardan hangisi veya hangilerinin bunu teyit ettiği,
f-Maktülün fiziki özellikleri, hava koşulları, tespit edilecek ölüm saati ve yaklaşık olarak saat 04.00 sıralarında bırakıldığı hususları değerlendirilerek donma neticesinde ölümün meydana gelip gelemeyeceği, otopsideki hangi bulgunun donmaya işaret ettiği, hususlarında rapor düzenlettirildikten sonra sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeksizin eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hükümler kurulması,
C-Kabul ve uygulamaya göre;
a-İhmali davanışla ölüme neden olma suçunda olası kast hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
b-Temel cezaların TCK.nun 81. maddesi uyarınca müebbet hapis cezası olarak tayin edilmesinden sonra aynı kanunun 83/3. maddesinin uygulanması gerektiğinin nazara alınmaması,
c-Maktülün sanık ..’e yönelik söz ve davranışlarının kardeşi olan diğer sanık … yönünden de TCK’nun 29. maddesinin uygulanmasını icap ettirdiğinin değerlendirilmemesi.
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar müdafii ile katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 05/05/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.