Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2014/2656 E. 2015/4209 K. 01.07.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/2656
KARAR NO : 2015/4209
KARAR TARİHİ : 01.07.2015

MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, tehdit, 6136 sayılı Yasaya muhalefet, kasten yaralama, kasten yaralamaya teşebbüs, hakaret

1-a)Sanık … hakkında mağdur …’e yönelik zincirleme hakaret ve sanık … hakkında mağdurlar …, … ve …’e yönelik zincirleme hakaret suçlarından TCK’nun 129/3 ve CMK’nun 223/4-c maddesi uyarınca verilen ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin kararları temyizde sanıkların hukuki yararı bulunmadığından ve temyiz kararların gerekçesine de yönelik olmadığından, sanık … müdafii ve sanık … müdafiinin bu suçlara yönelen temyiz taleplerinin,
b)Katılan-sanık … vekilinin 02.04.2013 tarihli süresinde verdiği temyiz dilekçesinde kararı sanık müdafii sıfatıyla temyiz ettiği, süresinden sonra verilen gerekçeli temyiz dilekçesinde ise katılan vekili sıfatıyla da temyiz talebinde bulunduğu anlaşılmakla, katılan vekili sıfatıyla yapılan temyiz talebinin, CMUK’nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilmiştir.
2)Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık …’nın mağdur …’e yönelik eylemi ile 6136 sayılı Yasaya aykırılık, sanık …’in mağdur …’yı kasten yaralamaya teşebbüs ve mağdurlar …, … ve …’e zincirleme tehdit, sanıklar …, … ve …’ın mağdurlar …, … ve …’e zincirleme tehdit suçlarının sübutu kabul, sanık …’nın mağdur …’e yönelik eylemi dışındaki suçlar yönünden oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların niteliği tayin, tahrike ve takdire ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde düzeltme ve bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan katılan-sanık … müdafiinin delillerin takdirinde hata yapıldığına, tahrik nedeniyle azami indirim uygulanması gerektiğine, meşru savunma koşullarının oluştuğuna, suçun yasal unsurlarının bulunmadığına, CMK’nun 231. maddesinin uygulanması zorunluluğuna, diğer sanıklara verilen cezanın az olduğuna, sanık … müdafiinin delillerin takdirinde hata yapıldığına, eksik incelemeye, sübuta vesaireye, sanık … ve müdafiinin delillerin takdirinde hata yapıldığına, eksik incelemeye, kararın hatalı olduğuna, cezada teşdit uygulanamayacağına vesaireye, sanık … ve müdafiinin delillerin takdirinde hata yapıldığına, eksik incelemeye, kararın hatalı olduğuna, cezada teşdit uygulanamayacağına vesaireye, sanık … ve müdafiinin delillerin takdirinde hata yapıldığına, eksik incelemeye, sübuta, tahrik nedeniyle azami indirim uygulanması gerektiğine, kararın hatalı olduğuna, cezada teşdit uygulanamayacağına vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,
a) Sanık …’nın 6136 sayılı Yasaya aykırılık, sanık …’in mağdur …’yı kasten yaralamaya teşebbüs ve mağdurlar …, … ve …’e zincirleme tehdit, sanıklar …, … ve …’ın mağdurlar …, … ve …’e zincirleme tehdit suçlarından verilen hapis cezalarının kanuni sonucu olarak, “TCK’nun 53/3 maddesi gereğince aynı Kanunun 53/1-c maddesindeki kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık ile ilgili haklarından hapis kaldığı süre boyunca, 53/1 maddesindeki diğer haklarından ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” karar verilmesi bozmayı gerektirmekte ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm fıkralarının, “5237 sayılı TCK’nun 53/1-a,b,c,d,e maddesinde sayılan hak yoksunluklarının 53. maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar ve sanık hakkında kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından getirilen kısıtlamanın, 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca şartla salıverilme tarihine kadar geçerli olduğu” şeklinde değiştirilmesine karar verilmesi suretiyle CMUK’nun 322. maddesi ile tanınan yetkiye dayanılarak DÜZELTİLEN, sanık …’nın 6136 sayılı Yasaya aykırılık, sanık …’in mağdur …’yı kasten yaralamaya teşebbüs, mağdurlar …, … ve …’e zincirleme hakaret ve zincirleme tehdit, sanıklar …, … ve …’ın mağdurlar …, … ve …’e zincirleme tehdit suçlarından kurulan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi (ONANMASINA),
b) Sanık Mustafa’nın mağdur …’i kasten yaralama ve sanık …’in mağdur …’ya hakaret suçlan yönünden;
aa)Sanık …’nın mağdur …’i kasten yaralama suçundan kurulan hükümde;
Sanık …’nın mağdur …’i, yaklaşık 1 metre mesafeden tabanca ile ateş ederek göbek altında olacak şekilde yaraladığı, mağdurun hipovolemik şokta iken acil ameliyata alındığı, batına nafiz jejenum, ileum, kolon ve mide yaralanmasına, ince bağırsakta 51 cm.lik kısmın çıkarılmasına neden olan yaralanması nedeniyle mağdurun hayati tehlike geçirdiği anlaşılmakla, kullanılan vasıtanın elverişliliği, hedef alınan bölgenin ve yaranın niteliği ile meydana gelen zararın ağırlığı dikkate alındığında, sanık …’nın fiili ile açığa çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğu, bu nedenle kasten öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılması gerektiği düşünülmeden, suç vasfının yaralama olarak kabul edilmesi,
bb)Sanık …’in mağdur …’ya hakaret suçu yönünden;
Çankırı Cumhuriyet Başsavcılığının 20.04.2012 tarih ve 2012/441-44 sayılı iddianamesi ile sanığın mağdur …’ya hakaret suçundan 5237 sayılı TCK’nun 125/1 maddesi uyarınca cezalandırılması istenildiği halde, açılan dava ile ilgili olarak herhangi bir hüküm kurulmaması suretiyle 5271 sayılı CMK’nun 225. maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmekle, katılan-sanık … müdafiinin temyiz itirazlarının bu itibarla kabulüyle, sanık … yönünden CMUK’nun 326/son. maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla, sanık …’nın mağdur …’i kasten yaralama ve sanık …’in mağdur …’ya hakaret suçlarından kurulan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce hilafına (BOZULMASINA), 01/07/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.