Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2014/2573 E. 2015/3801 K. 10.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/2573
KARAR NO : 2015/3801
KARAR TARİHİ : 10.06.2015

MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, hakaret

1) Oluş, kabul ve dosya kapsamından; Mağdurdan sanığın kızına yönelen, tek başına basit tahrik sayılabilecek bir eylemin sürekli hal alması durumunda, süregelen hareketlerin sanıkta büyük bir öfke ve üzüntüye yol açabileceği ve bu durum nedeniyle cezada makul indirim yapılması gerekeceği şeklindeki uygulamalarda göz önüne alınarak, tebliğnamedeki tahrik nedeniyle bozma isteyen düşünce benimsenmemiştir.
2) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ….’in mağdur ….’e yönelik eyleminin sübutu kabul, tahrike ve takdire ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, elde edilen delillere göre karşılıklı hakaret nedeniyle; CMK’nun 223/4-c maddesi uyarınca, ceza verilmesine yer olmadığı kabul ve takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ve müdafiinin delillerin takdirinde hata yapıldığına, sübuta, tahrik nedeniyle daha fazla indirim uygulanması gerektiğine, cezada teşdit uygulanamayacağına ilişen, katılanın delillerin takdirinde hata yapıldığına, vasfa, tahrikin bulunmadığına,
cezanın eksik olduğuna, karşılıklı hakaret bulunmadığına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,
a) Sanığın mağdura hakaret suçunda, karşılıklı hakaret nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi (ONANMASINA),
b) Kasten öldürmeye teşebbüs suçu yönünden;
Sanık …. ile damadı olan mağdur … arasında çıkan tartışmada, sanığın mağduru bıçak ile yaralamasının ardından, mağdurun kendi aracına binerek aracın kapılarını kilitlediği, sanığın da aracın kapılarını açmaya çalışmaksızın olay yerinden uzaklaştığı, mağdurdaki ulnar bölgede ve ulnar bölge lateralde olan bıçak yaralarından ulnar bölgedeki damar, sinir ve tendon yaralanması nedeniyle mağdurun hayati tehlike geçirdiği olayda, sanığın karanlıkta hareketli olan kavga ortamında bıçağı rastgele sallaması, özellikle hayati bölgelerin hedef alındığını gösterir kesin delil bulunmaması, ciddi bir engel olmamasına rağmen eylemini sürdürmemesi birlikte değerlendirildiğinde, eylemin kasten yaralama suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin suçun nitelendirilmesinde hataya düşülerek yazılı şekilde kasten öldürmeye teşebbüs suçundan hüküm kurulması ve TCK’nun 3 ve 61. maddeleri uyarınca meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı birlikte değerlendirilerek, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası öngören TCK’nun 86. maddesinin uygulanması sırasında alt ve üst sınırlar arasında makul bir ceza tayin edilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmekle, sanık ve müdafii ile katılan vekilinin temyiz itirazlarının bu itibarla kabulüyle, kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 10/06/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.