Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2014/1732 E. 2015/2289 K. 14.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/1732
KARAR NO : 2015/2289
KARAR TARİHİ : 14.04.2015

Tebliğname No : 1 – 2014/66608
MAHKEMESİ : Adana 3. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO : 08/10/2012, 2010/222 (E) ve 2012/320 (K)
SUÇ : Olası kasıtla öldürme – olası kasıtla yaralama – 6136 sayılı Yasaya aykırılık – mala zarar verme

1- Sanık hakkında mala zarar verme suçundan doğrudan verilen para cezası 5320 sayılı Yasanın 6217 sayılı Yasanın 26. maddesi ile eklenen geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olup, temyizi mümkün olmadığından, sanığın temyiz talebinin CMUK.nun 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
2- Katılan sanık müdafıinin sadece sanık sıfatı ile temyiz isteminde bulunduğu tespit edilerek yapılan incelemede;
A-Toplanan deliller karar yerinde incelenip,sanık 6136 sayılı Yasaya Aykırılık, mağdur olası kast ile yaralama suçları ile maktül yönelik eyleminin sübutu kabul, 6136 sayılı Yasaya aykırılık, mağdur olası kast ile yaralama suçları yönünden oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların niteliği tayin, takdire ilişen cezaları azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafıinin sübuta, meşru savunmaya, vesaireye; o yer Cumhuriyet Savcısının mağdur yönelik eylemin kasten işlendiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,Hak yoksunluğuna ilişkin 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin uygulanması sırasında 53/1-c maddesindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından kısıtlılık süresinin belirlenmesinde kendi alt soyu ile diğer kişiler yönünden bir ayrım yapılmaması yasaya aykırı ise de; bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden; hüküm fıkralarındaki 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin uygulandığı bendlerin “sanığın, 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin 1. fıkrasının a,b,c,d,e bentlerinde belirtilen haklarından, mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, 1-c bendindeki kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına” şeklinde değiştirilmesine karar verilmek suretiyle CMUK.nun 322. maddesinin tanıdığı yetkiye dayanılarak DÜZELTİLEN hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi (ONANMASINA),
B-Sanık hakkında olası kast ile öldürme suçundan kurulan hüküm yönünden;
a)yaşamsal tehlike geçirecek şekilde yaralama suçundan sanık hakkında kamu davası açıldığı, Adana 14. Asliye Ceza Mahkemesinin eylemi kasten öldürmeye teşebbüs olarak vasıflandırıp görevsizlik kararı verdiği, yargılama devam ederken 29.03.2010 tarihinde öldüğünün anlaşılması üzerine sanığın kasten öldürme suçundan ek savunması alınmak suretiyle olası kast altında öldürme suçundan mahkumiyetine karar verildiği ancak; olası kast ile öldürme suçundan usulüne uygun şekilde açılmış bir kamu davası bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması suretiyle CMK.nun 225/1 maddesine aykırı davranılması,
b-Kendisine karşı işlenen eylem nedeni ile davaya katılan ölümünden sonra davaya katılma ve sanık hakkında kurulacak hükmü temyize yetkisi bulunan mirasçılarının usulüne uygun olarak davadan haberdar edilerek duruşmaya çağrılmaları ve CMK.nun 234 maddesindeki haklarının hatırlatılması, aynı Kanun’un 237/1 ve 238/2 maddesine göre kamu davasına katılmak isteyip istemediklerinin sorulması ve bu konuda olumlu yada olumsuz bir karar verilmesi gerektiğinin nazara alınmaması,
Usule aykırı olup, sanık müdafii ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 14/04/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.