Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2014/130 E. 2015/1218 K. 04.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/130
KARAR NO : 2015/1218
KARAR TARİHİ : 04.03.2015

Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, mala zarar vermek, 6136 sayılı Yasaya muhalefet

1-a-)Suça sürüklenen çocuk .. hakkında mağdur ..’ı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hüküm yönünden;
18 yaşından küçük katılan .. ve annesi .. 13.10.2011 tarihli oturumda suça sürüklenen çocuk .. hakkında şikayetçi olmayarak bu suçtan açılan davaya katılma talebinde bulunmadıklarından, katılan .. vekilinin temyiz isteminin,
b-) Suça sürüklenen çocuklar .. ve .. hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hükümler yönünden;
Mağdur ..’ın 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan açılan davaya katılmaya ve kurulan hükümleri temyize hak ve yetkisi olmadığından, vekilinin temyiz talebinin,
CMUK’nun 317. maddesi uyarınca ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
2-) Suça sürüklenen çocuk .. hakkında mağdur ..’ya karşı mala zarar verme suçundan kurulan hüküm yönünden;
Suça sürüklenen çocuğa verilen adli para cezasının hapis cezasına çevrilmesi karşısında, 6217 sayılı Yasa ile değişen Ceza Muhakemesi Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunu’nun geçici 2.maddesi uyarınca kesin olmayıp temyize tabi olduğundan, tebliğnamedeki hükmün kesin olduğundan bahisle temyiz talebinin reddi yönündeki düşünce benimsenmemiştir.
3-) Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 07.03.2011 yerine 11.03.2011 olarak yazılması, mahallinde giderilmesi mümkün yazım hatası olarak değerlendirilmiştir.
4-) Suça sürüklenen çocuk .. hakkında mağdur ..’ı kasten öldürmeye teşebbüs, mağdur ..’ya karşı mala zarar verme ve 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, suça sürüklenen çocuğun mağdur .. kasten öldürmeye teşebbüs ve 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçları ile mağdur ..’a karşı eyleminin sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde mağdur ..’ı kasten öldürmeye teşebbüs ve 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçlarının niteliği tayin, takdire ve mağdur ..’ı kasten öldürmeye teşebbüs suçu yönünden tahrike ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip kısmen reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiri ve bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, suça sürüklenen çocuk .. müdafıinin suç niteliğine, haksız tahrikin derecesine yönelen, katılan .. vekilinin bir nedene dayanmayan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle,
A-)Suça sürüklenen çocuk .. hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
B-)Oluşa ve dosya içeriğine göre; mağdur .. ile suça sürüklenen çocuk ..’ın arkadaş oldukları, olay günü aralarında çıkan tartışma sırasında mağdurun “atan atar atamayan yatar” diyerek ..’ı tehdit ettiği, küfür ederek arkadaşı ..’ın aracına binip oradan uzaklaştığı, bu sözlere sinirlenen ..’ın yanına arkadaşı ..’i de alarak mağdur ..’ın da içinde olduğu mağdur .. kullandığı aracı takip edip durdurduğu, araçtan inen mağdur .. hedef alarak ruhsatsız tabancası ile ateş etmeye başladığı, silahla ateş edilmesinden korkan mağdur .., mağdur .. olay yerinde bırakarak aracı ile kaçtığı, üç isabet alan mağdur .. hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığı, atışlar sonucunda mağdur .. aracının da zarar gördüğü, suça sürüklenen çocuk .. ve arkadaşı .., yerde yatan mağdur .. alarak araca bindirdikleri, .. kullandığı araçla mağduru hastaneye götürerek ölüm sonucunun gerçekleşmesini önledikleri olayda;
a-) Suça sürüklenen çocuk .. hakkında mağdur ..’ı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hüküm yönünden;
aa-)Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre, suça sürüklenen çocuk icra hareketlerini tamamlayıp neticenin meydana gelmesini önlediğinden, eyleminin öldürmeye teşebbüs olarak nitelendirilmesi gerekmekle beraber, 5237 sayılı TCK’nun 36. maddesinde düzenlenen gönüllü vazgeçme hükmü göz önünde tutularak ve aynı Yasanın 61. maddesi uyarınca suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araç, suç konusunun önem ve değeri, kasta dayalı kusurun ağırlığı hususları dikkate alınarak, temel ceza üst sınıra yakın belirlenerek kasten silahla yaralama suçundan hüküm kurulması yerine, kasten öldürmeye teşebbüs suçundan yazılı şekilde karar verilmesi,
bb-) 5237 sayılı TCK’nun 53/4. maddesi gözönüne alınarak, suça sürüklenen çocuk hakkında aynı kanunun 53/1. maddesinde belirtilen haklardan yoksun bırakılmasına ilişkin karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi,
cc-) Mağdur .. vekilinin gerekçeli karar başlığına adının yazılmaması suretiyle 5271 sayılı CMK’nun 232/2. maddesine aykırı davranılması,
dd-) Kabule göre de;
Mağdur .. 01.05.1995 doğumlu olup, suç tarihi itibariyle 18 yaşından küçük ve 5237 sayılı TCK’nun 6/1-b maddesi gereğince çocuk olduğu anlaşılmakla, suça sürüklenen çocuğun, mağdura yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hükümde temel cezanın TCK’nun 82/1-e maddesi uyarınca belirlenmesi gerektiği düşünülmeden, suç niteliğinde yanılgıya düşülerek aynı Yasanın 81. maddesi uyarınca uygulama yapılması,
b-) Suça sürüklenen çocuk .. hakkında mağdur ..’ya karşı mala zarar verme suçundan kurulan hüküm yönünden;
Suça sürüklenen çocuğun tabancası ile mağdur .. hedef alarak ateş ettiği olayda, tek eylemle mağdur .. karşı eylemi ile birlikte mağdur .. karşı mala zarar verme suçunu da işlediği anlaşılmakla, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 26/12/2006 günlü ve 2006/8-317-2006/319 sayılı kararında da açıklandığı üzere TCK’nun fikri içtimaya ilişkin 44. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuğun en ağır cezayı gerektiren mağdur .. yönelen eylemi nedeniyle hüküm kurulması ile yetinilmesi gerekirken, mala zarar verme suçundan da cezalandırılmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, suça sürüklenen çocuk .. müdafiinin, Cumhuriyet savcısının ve katılan .. vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükümlerin CMUK’nun 321.maddesi uyarınca kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 04/03/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.