YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/1206
KARAR NO : 2015/2183
KARAR TARİHİ : 08.04.2015
Tebliğname No : 4 – 2012/199964
MAHKEMESİ : Kırklareli Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO : 15/05/2012, 2012/137 (E) ve 2012/205 (K)
SUÇ : Kasten yaralama, silahla tehdit.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık mağdur yönelik eyleminin sübutu kabul, cezayı azaltıcı bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin ceza miktarının fazla olduğuna yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,Ancak;
1-) Oluşa ve dosya kapsamına göre; Sanık evli olan kız kardeşi ile mağdur arasında bir ilişki bulunduğunu düşünmesi nedeniyle mağdura kızgın olduğu, olay günü sanığın alkol alıp, işyerinden çıkan ve kaldırım üzerinde yürümekte olan mağdur görmesi üzerine yanında bulunan av tüfeği ile yaklaşık 7 metre mesafeden mağdura ateş ettiği, av tüfeğinden çıkan saçmalarının mağdur ile aynı doğrultuda park halinde bulunan plakalı aracın arka camına ve arka kaporta kısmına isabet ettiği, sanığın ateş etmesi üzerine mağdurun da kaldırım üzerinde kaçmaya başladığı, sanığın bu kez av tüfeğine daha iri saçmaların bulunduğu fişeği koyarak yaklaşık 25 metre mesafeden tekrar kaçmakta olan mağdura ateş ettiği, av tüfeğinden çıkan saçmaların bu kez yine kaçmakta olan mağdur ile aynı yönde park halinde bulunan plakalı aracın arka camından girip, arka ve ön camında hasara yol açtığı, aynı zamanda bu atış sonrası av tüfeğinden çıkan saçmalardan birinin kaçmakta olan mağdurun sol dirsek arka kısmına isabet ederek basit tıbbi müdahale ile giderilecek düzeyde yaralanmasına neden olduğu, sanığın tüfek sesleri üzerine kahvehaneden çıkan kardeşi Aydın tarafından engellenmesi üzerine mağdurun olay yerinden kaçarak uzaklaştığı olayda; Suçta kullanılan silahın elverişliliği, hedef almayı kolaylaştırır derecedeki atış mesafesi, araçlarda oluşan hasarların ve mağdurda oluşan yaranın yeri nedeniyle hedef alınan vücut bölgesi, sanığın kardeşi olan tanık tarafından engellenmesi üzerine, mağdurun olay yerinden kaçarak sanığın eylemini neticelendirememesi de dikkate alındığında, sanığın eyleme bağlı ortaya çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğu ve eylemin bir bütün olarak kabul edilerek öldürmeye teşebbüs suçundan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, delillerin takdirinde ve suçun niteliğinde hataya düşülerek kasten yaralama ve silahla tehdit suçlarından ayrı ayrı hüküm kurulması,
2-) Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesi gereğince, 5271 sayılı CMK’nun 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Kanunun 13. maddesine dayanılarak hazırlanan Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince Müdafii ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince sanık için baro tarafından görevlendirilen zorunlu müdafii ücretinin sanıktan alınmasına hükmedilemeyeceği gözetilmeksizin, yazılı biçimde zorunlu müdafii ücretinin sanıktan tahsiline karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), sanık hakkında aleyhe temyiz bulunmadığından CMUK’nun 326. maddesinin gözetilmesine, 08/04/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.