Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2014/1205 E. 2015/2189 K. 09.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/1205
KARAR NO : 2015/2189
KARAR TARİHİ : 09.04.2015

Tebliğname No : 4 – 2012/198790
MAHKEMESİ : Denizli 4. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO : 17/04/2012, 2011/82 (E) ve 2012/121 (K)
SUÇ : Hakaret, mala zarar verme, görevi yaptırmamak için direnme, tehdit

1 -) Katılan kamu malına zarar verme suçundan açılan davaya katılma ve bu suçtan kurulan hükmü temyize yetkisi bulunmadığından, sanık hakkında bu suçtan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin CMUK’nun 317. maddesi uyarınca reddine karar verilerek temyiz incelemesi, sanık hakkında mağduryönelik kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret ve tehdit suçlarından verilen mahkumiyet hükümleri ile görevi yaptırmamak için direnme suçundan verilen beraat kararı ile sınırlı yapılmıştır.
2-) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık mağdur yönelik kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçu ile diğer eyleminin sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ve müdafıinin hakaret ve tehdit suçlarında cezada indirim yapılması ve haksız tahrik hükümleri uygulanması gerektiğine, tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişen, katılan nitelikli öldürme suçundan hüküm kurulmadığına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,
A-) Sanık hakkında mağdur yönelik kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçundan verilen mahkumiyet hükmünün tebliğnamedeki düşünce gibi (ONANMASINA),
B-) Sanık hakkında mağdur yönelik tehdit suçundan verilen mahkumiyet ve görevi yaptırmamak için direnme suçundan verilen beraat kararı yönünden;
aa-) Oluşa ve dosya kapsamına göre; Olay tarihinde Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı’nda Cumhuriyet Savcısı olarak görev yapan mağdur sanık şüpheli sıfatıyla savunmasını aldığı sırada, sanık mağdur yönelik “senin kafanı gözünü patlatırım, beni bir daha buraya getirmeyin” diyerek masa üzerinde bulunan ve TCK.nun 6/1-f maddesi kapsamında silahtan sayılan kalemliği aldığı esnada ifade alma odasında görevli bulunan tanık jandarmalar tarafından sanığın elinin tutulması üzerine kalemliğin masa üzerine düştüğü olayda; sanığın eyleminin, tümüyle yargı görevini yapana karşı silahla görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturduğu ve TCK.nun 3/1. 61 maddeleri nazara alınarak eylemin ağırlığıyla orantılı şekilde aynı Kanunun 265/2,4 maddeleri uyarınca ceza tayini gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde tehdit suçundan mahkumiyetine, görevi yaptırmamak için direnme suçundan ise beraatine karar verilmesi,
bb-) Sanığın eylemi sırasında kullanmış olduğu kalemliğin katılanın şahsi malı olup olmadığı araştırılmadan yazılı şekilde Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı’na iadesine karar verilmesi,
cc-) Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 90. maddesi son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesi uyarınca, 5271 sayılı CMK’nun 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafii ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına ilişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, sanık için baro tarafından görevlendirilen zorunlu müdafii ücretinin sanıktan alınmasına hükmedilemeyeceği, bu ücretlerin Adalet Bakanlığı bütçesinde bu amaçla ayrılan ödenekten karşılanacağı gözetilmeksizin, yazılı şekilde zorunlu müdafii ücretinin sanıktan tahsiline karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafii ve katılan temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükümlerin farklı gerekçeyle kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 09/04/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.