Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2013/5890 E. 2015/24 K. 19.01.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/5890
KARAR NO : 2015/24
KARAR TARİHİ : 19.01.2015

Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli yaralama

Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın eyleminin sübutu kabul, cezayı azaltıcı takdiri indirim sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine;
Ancak;
Oluşa ve dosya içeriğine göre, sanığın mağdur ve yanındaki tanıklara selam verdiği, amcasının oğlu olan mağdurun selamını almaması ve sanıkla konuşmak istememesi üzerine sanığın sebebini sorduğu, mağdurun tepki gösterip sinkaflı hakaret etmesi üzerine, sanığın mağdura saldırdığı, tanıkların engel olup araya girdikleri sanığın elinden bıçağı aldıkları, sanığın “çekilin aradan bunu burada öldüreceğim” dediği, tüm engellemeye rağmen sanığın mağduru, sol torakolomber bölgeden hemopnömotoraksa ve hayati tehlike geçirmesine neden olacak şekilde yaraladığı olayda;
1- Sanığın olayda kullandığı elverişli araç, hedef alınan vücut bölgesi, engel sebebin varlığı, ve kastını ortaya koyan sözleri hep birlikte değerlendirildiğinde sanığın eylemi ile ortaya çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğu ve kasten öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılması gerektiği gözetilmeden kasten yaralama suçundan hüküm kurularak eksik ceza tayini,
2- Mağdurun sanığa sinkaflı hakarette bulunarak ilk haksız hareketi gerçekleştirdiği, sanığın eyleminin mağdurun söz ve davranışlarına tepki olarak geliştiği gözetilerek, haksız tahrikin ulaştığı boyuta göre, sanık hakkında TCK’nun 29. maddesi uyarınca asgari oranda haksız tahrik indirimi uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi
3- Kabule göre de; 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası gerektiren TCK’nun 86/1 maddesi ile yapılan uygulama sırasında, TCK’nun 61. maddesi gereğince temel cezanın alt ve üst sınırlar arasında makul bir ceza olarak belirlenmesi yerine, alt sınırdan ceza verilerek eksik ceza tayini
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak CMUK’nun 326. maddesi gözetilmek kaydıyla BOZULMASINA, 19/01/2015 günü oybirliği ile karar verildi.