Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2012/4119 E. 2012/8587 K. 22.11.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/4119
KARAR NO : 2012/8587
KARAR TARİHİ : 22.11.2012

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

TÜRK MİLLETİ ADINA

1-a) Müdahil … Sosyal Hizmetler Müdürlüğü vekilinin süresinde verdiği temyiz dilekçesinde, kasten öldürme suçundan kurulan beraat hükmünü temyiz ettiği, oysa davadaki katılan sıfatının sadece koruma altında bulunan mağdur …’ye yönelik cinsel istismar suçu yönünden olduğu anlaşılmakla, kasten öldürme suçundan katılan sıfatı bulunmadığından bu suçtan kurulan hükme yönelen temyiz talebinin,
b) Sanık hakkında kasten insan öldürme suçundan verilen beraat kararını temyizde sanığın yararı bulunmadığından ve temyiz beraat kararının gerekçesine de yönelik olmadığından, sanık müdafiinin bu suça yönelen temyiz talebinin,
CMUK.nun 317.maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
2) Sanığın kızı olan mağdur …’ye yönelik cinsel istismar suçundan kurulan hükümde; 5237 sayılı TCK.nun 61.maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesi sırasında, suçun işleniş biçimi, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen zararın ve sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı gözönünde

bulundurularak makul bir ceza tayini gerektiğinin düşünülmemesi ile sanığın mağdureye karşı cinsel istismar suçunu birden çok kez işlediği ve Adli Tıp 6.İhtisas Kurulu’nun 29/09/2010 tarihli raporu ile mağdurun olay nedeniyle ruh sağlığının bozulduğunun belirlendiği anlaşılmakla, sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK.nun 43 ve 103/6.maddelerinin uygulanmaması suretiyle eksik ceza tayini, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
3) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın kızı olan mağdur …’ye yönelik cinsel istismar suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiri ve bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin eksik incelemeye, delillerin takdirinde hata yapıldığına, sübuta, cezanın fazla olduğuna vesaireye ilişen, maktülden müdahil vekilinin öldürme suçunda vasfa yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,
a) Sanığın kızı olan mağdur …’ye yönelik cinsel istismar suçundan kurulan, re’sen de temyize tabi bulunan hükmün tebliğnamedeki düşünce hilafına (ONANMASINA), ceza miktarı ve tutuklulukta kalınan süre nazara alınarak sanık müdafiinin tahliye talebinin reddine,
b) Sanığın maktül …’yi kasten öldürme suçu yönünden;
Dosya kapsamından; sanığın, 1994 yılı içerisinde kızları 1982 doğumlu Nadide, 1988 doğumlu Mazide ve 1989 doğumlu Selcan ile birlikte …’ya gelerek burada yaşamaya başladıkları, müdahil Raziye ile olan gayri resmi birlikteliği nedeniyle Raziye ve Raziye’nin kızı 1991 doğumlu maktül …’nin de yanlarına taşındığı, Raziye’nin evde olmadığı zamanlarda sanığın maktül …’yi sürekli dövdüğü ve eziyet ettiği, çocuğun annesine bu olanları anlatmasını engellediği, 1995 yılı içerisinde Raziye’nin evde olmadığı bir gün sanığın, maktül …’yi bir kez daha dövmeye başladığı, kollarını büktüğü, çocuğu kaldırıp yere attığı, su içirip tekrar dövmeye devam ettiği, yediği dayak sonucu çocuğun öldüğü, sanığın maktülden bahisle “dayak yiye yiye öldü” dedikten sonra çocuğu yatağına yatırıp üstünü örttüğü, Raziye akşam eve geldiğinde sanığın, …’yi zor uyuttuğunu söyleyerek, annesinin çocuğun yanına gitmesine engel olduğu, sabah erken saatlerde Raziye ve kızı Selcan’ın işe gitmek için evden ayrılmasının ardından sanığın, maktulün cesedini tuvalette ve tesbih makinesinde parçalayarak, tesbih makinesinin yanındaki talaşların içine attığı, kızı Mazide’ye poşet vererek, maktüle ait ceset parçalarını
poşete koymasını ve ablası Nadide ile birlikte atmasını söylediği, kendisinin de “geri dönmeyebilirim” diyerek evden çıkıp gittiği, Mazide’nin ceset parçalarını poşetlere koyduğu, poşetleri de Nadide ile birlikte valize koyarak akşam saatlerinde evlerine yakın bir yerdeki çöp tenekesinin yanına bıraktıkları, daha sonra eve dönerek etraftaki kanları temizledikleri, ertesi sabah Raziye eve döndüğünde kızı …’nin nerede olduğunu sorduğu, çocukların babalarından korktukları için …’nin sanık ile birlikte gittiğini söyledikleri, sanığın eve geri dönmemesi üzerine, 20 gün sonra komşuları tarafından polise, oradan da sosyal hizmetler müdürlüğüne teslim edildikleri, olay tarihinden sonra müdahil Raziye’nin çocuğunun sanık tarafından kaçırıldığından bahisle bulunması için Cumhuriyet Savcılığına dilekçeler verdiği, 2004 yılında Nadide, Mazide ve Selcan’ın anneleri Habibe ile şahsi ilişkilerinin temininden sonra kaldıkları yuvada görevli psikoloğa yaşadıkları olayları anlattıkları, Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulu’nun 29/04/2011 tarihli raporuna göre, Nadide’nin beyanlarına itibar edilmemesi için herhangi bir tıbbi nedenin bulunmadığı ve beyanlarına itibar edilebileceğinin belirlendiği anlaşılmakla, sanığın eylemine uyan kasten çocuk öldürme suçu uyarınca, suç tarihi nazara alınarak 5237 sayılı TCK.nun 82/1-e maddesi ile 765 sayılı TCK.nun 448.maddelerinin karşılaştırılmasında açıkça lehe olan 765 sayılı TCK.nun 448.maddesi gereğince cezalandırılması gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmekle, müdahil Raziye vekilinin temyiz itirazlarının bu itibarla kabulüyle, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 22/11/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.