Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2011/7091 E. 2011/8109 K. 20.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/7091
KARAR NO : 2011/8109
KARAR TARİHİ : 20.12.2011

TEBLİĞNAME : 1-B/2011/212633

… Anlı’yı kasten öldürmekten sanık …’nün yapılan yargılanması sonunda: Hükümlülüğüne, diğer sanık …’nün üzerine atılı suçtan CMK.nun 223/2-e maddesi uyarınca beraatine ilişkin (…) Birinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 28.01.2011 gün ve 15/31 sayılı hüküm resen temyize tabi olmakla beraber Yargıtay’ca incelenmesi C.Savcısı ile sanık müdafii taraflarından da istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

TÜRK MİLLETİ ADINA

1- Maktulle sanık … arasında var olan hukuki uyuşmazlığın, haksız tahrik oluşturacak boyuta ulaşmadığı ayrıca olay sırasında maktulden sanığa yönelen ve haksız eylem oluşturacak herhangi bir söz ve davranış bulunmadığı anlaşıldığı halde, yazılı şekilde sanık lehine haksız tahrik hükümleri uygulanmak suretiyle eksik ceza tayini; aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
2- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık …’ın, kasten insan öldürme suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliğini tayin, takdire ve eleştiri nedeni dışında tahrike ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin niteliği ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, sanık …’in, kasten insan öldürme suçunda elde edilen delillerin hükümlülüğe yeter derece ve nitelikte bulunmadığı mahkemece gerekçeleri gösterilerek kabul ve takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiri ve bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, Cumhuriyet Savcısının sanık … hakkında mahkumiyet kararı verilmesi gerektiğine, sanık … müdafiinin eksik soruşturmaya, sübuta yönelen temyiz itirazlarının reddiyle,
A) Sanık … hakkında kurulan beraat hükmünün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA;
B) Sanık … hakkında kurulan hüküm yönünden;
Sanık hakkında 5237 sayılı TCK ile 765 sayılı TCK’nun olayla ilgili tüm hükümleri uygulanıp, sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması, sonuç cezaların eşit olması halinde, 5237 sayılı TCK’nun 53. Maddesinin 765 sayılı TCK’nun 31 ve 33. maddelerine göre lehe olduğundan, 5237 sayılı TCK uyarınca hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık … müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, resen de temyiz incelemesine tabi bulunan hükmün tebliğnamadeki düşünce gibi BOZULMASINA, 20.12.2011 gününde oybirliğiyle karar veriıdi.