Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2011/5427 E. 2012/1713 K. 13.03.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/5427
KARAR NO : 2012/1713
KARAR TARİHİ : 13.03.2012

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürme, kasten öldürmeye yardım, 6136 sayılı Yasaya Muhalefet
HÜKÜM : 1- Sanık … hakkında 5237 sayılı TCK.nun 81, 29 62, 53 maddeleri uyarınca 15 yıl hapis, 6136 sayılı Yasanın 13/1, TCK.nun 62, 53 maddeleri gereğince 10 ay hapis ve 500 TL adli para cezası,
2- Sanıklar …, … ve … haklarında 5237 sayılı TCK.nun 81, 39/2-c yollamasıyla 39/1, 29, 62, 53 maddeleri uyarınca 6 yıl 3 ay hapis,
3- Sanık … hakkında beraat

TÜRK MİLLETİ ADINA

1- Müdahiller vekilinin yasal süresindeki temyiz isteminden sonra 21.12.2011 tarihli dilekçesiyle sanık … hakkındaki temyiz talebinden vazgeçtiği anlaşılmakla, temyiz edenlerin sıfatları ve temyiz dilekçelerinin içeriklerine göre temyiz incelemesi, sanık …’ın “kasten öldürme” ve “6136 sayılı Kanuna Muhalefet” suçlarından lehe; sanıklar …, …, … ve …’in “kasten öldürme” suçlarından lehe ve aleyhe yapılan temyiz istemleri ile sınırlı olarak yapılmıştır.
2- Maktulden, sanık …’a yönelen ve haksız tahrik oluşturan herhangi bir söz veya davranış olmadığı halde bu sanık yönünden haksız tahrik hükmünün uygulanması suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
3- Sanık …’ın “6136 sayılı Kanuna Muhalefet” suçu yönünden, daha önceden kasıtlı bir suçtan mahkum olmayan sanık hakkında CMK’nun 231. maddesinin uygulanmasıyla ilgili olarak, sübjektif şartın oluşmadığına yönelik Mahkemenin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına ilişkin takdirinde bir isabetsizlik görülmemiş, tebliğnamenin yeterli açıklıkta gerekçe gösterilmediğine ilişkin bozma öneren düşüncesi benimsenmemiştir.
4-A) Sanıklar … ve … yönünden;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık …’ın “kasten öldürme” ve “6136 sayılı Kanuna Muhalefet” suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların niteliği tayin, cezayı azaltıcı eleştiri nedeni saklı kalmak kaydı ile haksız tahrik ve takdiri indirim nedenlerinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, sanık … yönünden, elde edilen delillerin mahkumiyetine yeter derece ve nitelikte bulunmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiri nedeni dışında bir isabetsizlik görülmediğinden, sanık müdafiinin temyiz delekçesinde ve duruşmalı incelemede sübuta yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle, kısmen resen de temyize tabi sanık …’ın “kasten öldürme” ve “6136 sayılı Kanuna Muhalefet” suçlarından verilen mahkumiyet; sanık …’in “kasten öldürme” suçundan verilen beraat hükümlerinin, tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
B) Sanıklar …, … ve … yönünden,
Dosya kapsamına göre, maktulün tanık …’la uzaktan akraba; sanık …’nun tanık …’un eşi; sanık …’in, tanık …’un anne bir kardeşi ve sanık …’un kayınbiraderi; sanık …’in sanık … ve tanık …’un teyze oğlu; sanık …’ın ise sanık … ve tanık …’un iş arkadaşı oldukları, …’da eşi sanık … ile birlikte ikamet eden tanık …’un olaydan on gün kadar önce askerlik hizmetini yapmak için …’a gittiği, …’ta ikamet eden maktulün tanık …’a yardımcı olduğu, birliğine teslim olduğunu eşine haber vermesi amacıyla cep telefonunu verdiği, böylelikle sanık …’nun cep telefonunun numarasını öğrenen ve tanık …’un askere gitmesini fırsat bilen maktulün, bir süre sonra sanık …’yu arayarak tacizde bulunmaya başladığı, bununla da yetinmeyerek sanık …’nun …’daki evine geldiği, cep telefonunun kamerasıyla evin yatak odasını, çocuk odasını, sanık …’nun küçük çocuğuyla birlikte fotoğraflarını çektiği, kendisiyle ilişkiye girmemesi halinde çektiği fotoğrafları tanık …’a göndereceği yolunda sanık …’yu tehdit ederek İstanbul’a gittiği, sanık …’nun da kayınvalidesi ile birlikte yeni çocuk sahibi olan kayınbiraderi sanık …’in İstanbul’da bulunan evine gittikleri, burada akrabaları sanık …’in de bulunduğu bir ortamda maktulün kendisine yönelik taciz ve tehditlerinden bahsettiği, bunun üzerine sanıkların maktulün cep telefonundaki sanık …’ya ait fotoğrafları yok etmek ve maktule gözdağı vermek amacıyla, sanık …’in iş arkadaşı sanık …’ı da çağırarak plan yaptıkları, hep birlikte yaptıkları plan uyarınca; sanık …’nun maktulü arayarak buluşma teklifinde bulunduğu, maktulün bu teklifi kabul etmesi üzerine sanık …’in önceden tanıdığı ve korsan taksi çalıştıran sanık …’i çağırdığı, sanık …’nun tek başına sanık …’e ait araca binerek yola çıktığı, bir süre sonra maktulü de alarak yollarına devam ettikleri, sanıklar …, … ve …’in de sanık …’in kullandığı araçla takipte oldukları, önceden kararlaştırıldığı üzere ve belirlenen noktada sanık …’nun aracı durdurduğu, araçtan inerek olay yerinden uzaklaşmaya başladığı, hemen akabinde diğer sanıkların da olay yerine geldikleri, hep birlikte araçtan inerek maktulün bulunduğu araca doğru yöneldikleri, sanık …’ın aracın sol arka kapısını açarak maktulü indirmeye çalıştığı, peşinden gelen sanıklar … ve …’le birlikte direnen maktulü tartaklamaya başladıkları, fizik olarak kendilerinden güçlü durumda bulunan maktulün direncini koruması üzerine, karşılıklı mücadelenin devam ettiği, bu sırada sanık …’ın, yanında taşıdığı tabancasını çıkartarak, aniden gelişen kastla bitişik atış mesafesinden maktulün göğüs bölgesine doğru bir el ateş ettiği, maktulün kalp ve büyük damar yaralanması sonucu öldüğü olayda,
Sanıklar …, … ve …’in diğer sanık …’ın işlemiş olduğu “kasten öldürme” suçuna “fail” veya “yardım eden” sıfatlarıyla katıldıklarına dair her türlü şüpheden uzak, mahkumiyetlerine yeter derece ve nitelikte deliller bulunmadığından, sanıkların ayrı ayrı beraatleri yerine, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek, yazılı biçimde “kasten öldürme suçuna yardım etme” suçundan mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar …, … ve … müdafiilerinin temyiz itirazları bu sebeple yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenine göre sanıklar …, … ve …’in tahliyelerine, başka suçtan tutuklu ya da hükümlü değiller ise derhal serbest bırakılmaları için yazı yazılmasına 13.03.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.

13.03.2012 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı … huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık … müdafii Avukat …’nın yokluğunda 15.03.2012 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.