YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/1066
KARAR NO : 2011/2065
KARAR TARİHİ : 06.04.2011
…’ı kasten öldürmeye teşebbüsten sanık …, …’ı kasten yaralamaktan sanık …’ın yapılan yargılanmaları sonunda: Hükümlülüklerine ilişkin (…) Dördüncü Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 29/12/2009 gün ve 6/422 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi sanıklar müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle; incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
1-a) Sanık … hakkında hapis cezasına hükmedildiği halde 5237 sayılı TCK.nun 53.maddesinin uygulanmasına karar verilmemiş olması, 5237 sayılı TCK. uyarınca hükmedilen hapis cezasının yasal sonucu olup infazda nazara alınabileceğinden,
b) Sanık …’ın mağduru, sağ omuz ön yüzde bir adet ve sağ meme altta iki adet olacak şekilde bıçak ile yaraladığı, batına nafiz peritonu geçerek karaciğer kapsülünü çizen yaralanması nedeniyle mağdurun hayati tehlike geçirdiği ve yaralanmasının basit tıbbi müdahale ile giderilemez nitelikte olduğunun belirlendiği anlaşılmakla, teşebbüs nedeniyle 5237 sayılı TCK.nun 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngören 35.maddesi uyarınca yapılan uygulama sırasında, zarar ve tehlikenin ağırlığı nazara alınarak cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi yerine hiç isabet almaması durumunda uygulabilecek olan alt sınırdan ceza tayin edilerek eksik ceza tayini,
Aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
2) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık …’nın kasten insan öldürmeye teşebbüs, sanık …’ın kasten yaralama suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların niteliği tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiri nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş
olduğundan, sanık … ve müdafiinin savunma hakkının kısıtlandığına, suç vasfına, tahrikin varlığına, suç kastının bulunmadığına vesaireye ilişen, sanık … müdafiinin sübuta, yasal savunma koşullarının oluştuğuna, tahrikin varlığına, cezanın paraya çevrilip ertelenmesi gerektiğine vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi (ONANMASINA), ceza miktarı ve tutuklulukta kalınan süre nazara alınarak sanık … ve müdafiinin tahliye talebinin reddine, 06/04/2011 gününde oybirliği ile karar verildi.