Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2010/4518 E. 2010/6473 K. 11.10.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2010/4518
KARAR NO : 2010/6473
KARAR TARİHİ : 11.10.2010

…’i uzuv tatili niteliğinde yaralamaktan sanık …, işbu suça yardımdan sanık …, işbu kavgaya katılmaktan sanıklar …, …, …. … ile …’nin yapılan yargılanmaları sonunda: …’nin hükümlülüğüne, adları geçen diğer sanıkların beraatlerine ilişkin (…) İkinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 16/12/2009 gün ve 406/420 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi sanıklar müdafii, C.Savcısı ve müşteki … vekili taraflarından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
TÜRK MİLLETİ ADINA

1-Sanık … müdafiinin 16.12.2009 günü sanığın yüzüne karşı açıklanan kararı CMUK.nun 310. maddesinde öngörülen bir haftalık süreden sonra 28.01.2010 tarihinde temyiz ettiği anlaşılmakla, temyiz isteminin CMUK.nun 310 ve 317 maddeleri uyarınca reddine karar verilmiştir.
2-A)Sanıklar …., …, … ile sanıklar … ve …’nin kavgaya katılma suçu yönünden;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıkların kavgaya katılma suçunun 765 sayılı TCK.nun 464/3 maddesine girer nitelikte olup, sanıkların eylemine uyan suça isnad edilen zamanaşımı süresinin lehe olan 765 Sayılı TCK.nun 102 ve 104. maddesi gereğince 7 yıl 6 ay olduğu, suç tarihi olan 08.02.2001 tarihinden itibaren bu sürenin geçtiği anlaşılmakla, sanıklar müdafii ile Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları yerinde görüldüğünden,hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, kamu davalarının CMUK.nun 322. maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle 765 Sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2. maddeleri gereğince (ORTADAN KALDIRILMASINA),
B)Sanıklar Sait ve …’nin mağdur …’e yönelik suçları yönünden;
a)Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulu’nun 20/10/2009 gün ve 2009/1-85/242 sayılı kararında açıklandığı üzere, aynı mağdura yönelik suçun failleri olarak yargılanan ve aralarında menfaat çatışması bulunan sanıklar … ve …’in
ayrı ayrı müdafiiler tarafından temsil edilmeleri gerekirken, aynı müdafii tarafından temsil edilmeleri suretiyle 1136 sayılı Avukatlık Yasasının 38 ve 5271 sayılı CMK.nun 152. maddelerine aykırı davranılması,
b)Sanık …’nün kasten yaralama suçuyla ilgili olarak; CMK.nun 188/1. maddesi uyarınca, duruşmaya gelmeyen sanık müdafiinin duruşmada hazır bulunarak görevini yapmaya zorlanması, katılmadığı oturumlardaki bilgi, belge ve işlemlere karşı savunma yapmaya davet edilmesi, gerektiğinde CMK.nun 150/3. maddesi uyarınca zorunlu bir müdafii görevlendirilmesi yoluna gidilerek savunmada oluşan boşluk ve kısıtlılığın giderilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
c)12.09.2001, 25.02.2004, 13.03.2009 tarihli ifadesinde ve 02.12.2005 tarihli dilekçesinde şikayetçi olduğunu söyleyen mağdur …’in cezalandırma talebi Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 21.11.2006 gün ve 2006/2-249-247 sayılı kararı uyarınca kamu davasına katılma niteliğinde olduğundan, bu talep yönünden, olumlu veya olumsuz bir karar verilmeyerek CMK.nun 238. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, katılma talebi karara bağlanmayan müşteki … vekili ile Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin diğer yönleri incelenmeksizin, CMUK.nun 321. maddesi uyarınca kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA),11.10.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.