Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2010/351 E. 2010/5575 K. 19.07.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2010/351
KARAR NO : 2010/5575
KARAR TARİHİ : 19.07.2010

TEBLİĞNAME : 1-B/09/281052

Adam öldürmek ve yaralama suçlarından … hakkında verilen hüküm Dairemizce onanarak kesinleşmiş olup 01.06.2005 tarihinde 5237 sayılı Yasanın yürürlüğe girmesi nedeniyle yeniden duruşma açılarak uyarlama talebinin reddine dair (MUĞLA) Birinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 22/05/2009 gün ve 90/174 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi hükümlü müdafi tarafından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hükümlü … hakkında 765 Sayılı TCK.nun 448, 51/2, 81/3, 456/3, 457/1, 81/3, 31 ve 33. maddeleri gereğince kurulup, 23.12.1997 tarihinde kesinleşen hükümden sonra yürürlüğe giren 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2. ve 5252 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9. maddesi uyarınca, yeniden duruşma açılarak yapılan uyarlama sonucu kurulan hükümlerde, bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmediğinden hükümlü müdafinin sair temyiz itirazlarının reddiyle,
a)Hükümlü …’nin öldürme suçu yönünden; uyarlama talebinin reddine dair kurulan hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
b)Hükümlü …’nin yaralama suçu yönünden;
Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulunun 20.06.2006 gün ve 124/165 sayılı, 04.07.2006 gün ve 128/177 sayılı kararlarında açıklandığı üzere; 5237 sayılı TCK’nun 7. ve 5252 sayılı Yasanın 9. maddeleri uyarınca yapılan uyarlama yargılamasında ceza süresi bakımından kazanılmış hak sözkonusu olamayacağı dikkate alınarak;
5237 sayılı TCK. ile 765 sayılı TCK.nun olayla ilgili bütün hükümlerinin yargı denetimine olanak verecek biçimde uygulanması, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması,lehe olan hükmün belirlenmesi ve uygulamanın ona göre yapılmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, hükümlü müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülerek, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 19/07/2010 gününde oybirliği ile karar verildi.