YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2010/3281
KARAR NO : 2010/5098
KARAR TARİHİ : 30.06.2010
… Tetik’i kasten öldürmekten, … … …’ı da öldürmeye teşebbüsten sanıklar … … ile …’in yapılan yargılanmaları sonunda: Hükümlülüklerine ilişkin (…) Beşinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 21.02.2007 gün ve 363/48 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi sanıklar müdafi tarafından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
1- Sanık …’ın, mağdurlar … ve …’ı “öldürmeye teşebbüs”, sanık …’in mağdur …’ı “öldürmeye teşebbüs”, sanık …’in “öldürme” ve mağdurlar … …, …, …, …, … ve …’i “öldürmeye teşebbüs” suçlarından açılan kamu davaları ile ilgili olarak zamanaşımı süresi içinde karar verilmesi mümkün görülmüştür.
2- 24.02.2006 tarihli keşif tutanağında ismi geçen ve raporu hükme esas alınan bilirkişi … …’e yemini verilmemiş ise de, adı geçen bilirkişinin … İli 2006 yılı bilirkişi listesinde yer aldığı anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK’nun 64/5. maddesindeki düzenleme dikkate alınarak, tebliğnamenin bu hususta bozma öneren düşüncesine iştirak edilmemiştir.
3- Sanık …’ın yakalanması sonrası 21.10.2005 gününde alınan savunmasında yokluğunda yapılan işlemlere karşı diyeceklerinin sorulmaması, sonraki celselerde, heyet değişikliği nedeniyle duruşma tutanaklarının okunarak sanık … ve diğer taraflardan diyeceklerinin sorulması gözönüne alınarak bozma nedeni yapılmamıştır.
4- Dosya kapsamına göre; olaydan iki gün önce sanıklar … ve Serbest’in, mağdur …’yı darp etmesi üzerine, önceden husumetli olan taraflar arasında gerginliklerin daha da arttığı, olay günü köy içinde karşılaşan
sanıklarla, mağdurlar ve maktul arasında bu sebeplerle tartışma yaşandığı, tartışma sonrasında sanıklar … ve Serbest’in evlerine doğru gittikleri sırada, mağdur …’ün elinde av tüfeği olduğu halde, sanıklara doğru yöneldiği, bu durumu gören sanık …’ın aracındaki silahları alarak, sanıklar … ve Serbest’e verdiği, …’in tabanca, … ve Serbest’in de av tüfekleriyle, kendilerine yaklaşmakta olan … ve …’ün yakınında bulunan diğer mağdurlar ile maktulün de içinde bulunduğu gruba doğru ateş etmeye başladıkları, açılan ateş sonucu maktul …’nin 11 adet av tüfeği saçma tanesi isabeti alıp, omur, omurilik, abdomintal aorta, vena cefa inferior, pankreas, mide yaralanmasına bağlı iç ve dış kanama ve kanama şoku ile öldüğü, isabetlerden sadece bir adetinin öldürücü olduğu; mağdur …’ın tabanca, mağdurlar … ve …’un tabanca ve av tüfeği, mağdurlar … …, …, …, …, … ve …’in av tüfeği atışlarına maruz kalarak yaralandıkları olayda,
Sanıklar … ve Serbest’in “öldürme” suçları yönünden, 5237 Sayılı TCK’nun 37/1, 81 maddesiyle karşılaştırma yapılması gerekirken, olayda uygulama yeri olmayan 5237 Sayılı TCK’nun 81, 21/2 maddeleri uyarınca karşılaştırma yapılması, suç tarihi itibarı ile 765 Sayılı TCK’nun 448 ve 463. maddelerinin açıkça lehe olması karşısında sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
5- Sanıklar … ve …’in daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı mahkum oldukları anlaşılmakla, haklarında hüküm tarihinden sonra yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK.nun 231. maddesinin uygulanma koşullarının bulunmadığı hususu gözetilerek inceleme yapılmıştır.
6- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar …, Serbest ve …’in suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde sanıklar … ve Serbest’in “öldürme”, sanık …’in mağdurlar … ve …’u, sanık …’ın, mağdurlar, … …, …, …, …, …, … ve …’i “kasten yaralama” suçlarının niteliği tayin, sanıklar … ve Serbest’in mağdur …’ü “öldürmeye teşebbüs” suçuna yönelik cezayı azaltıcı haksız tahrik nedeninin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiri ve bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık … müdafinin sübuta, suçların unsurlarının oluşmadığına; sanık … müdafinin sübuta, meşru savunmaya; sanık … müdafinin sübuta, suçların unsurlarının oluşmadığına; sanık … müdafinin bir sebebe dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,
A) Sanıklar … ve Serbest’in “öldürme”; sanık …’in mağdurlar … ve …’u “yaralama” suçları yönünden kurulan hükümlerin, tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
B-a) Sanıklar … ve Serbest’in “mağdur …’ü öldürmeye teşebbüs” suçları yönünden,
aa) Mağdurun 5237 Sayılı TCK’nun 6/1-b maddesi kapsamında “çocuk” olduğu gözetilmeden, 5237 Sayılı TCK’nun 82/1-e, 35, 29. maddeleri ile 765 Sayılı TCK’nun 448, 62, 51/2. maddeleri arasında somut karşılaştırma yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
bb) 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesi uyarınca belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılan sanık hakkında velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından getirilen kısıtlamanın, 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca şartla salıverilme tarihine kadar geçerli olduğunun düşünülmemesi,
cc) Sanık … yönünden, Ceza Genel Kurulu’nun 30.5.2006 tarih ve 2006-5/147-149 sayılı kararında belirtildiği gibi, 01.06.2005 tarihinden önce işlenen suçlarda lehe olan 5237 sayılı TCK ile hüküm kurulması halinde, bu kanunun 58. maddesi uygulanmasının mümkün olmaması,
b) Sanık …’ın mağdurlar … …, …, …, …, …, … ve …’i “kasten yaralama” suçları yönünden,
aa) Mağdurların çok sayıda av tüfeği saçma taneleriyle yaralandıkları dikkate alındığında, sanığın suçları, diğer av tüfeği kullanan sanık … ile doğrudan doğruya, birlikte işledikleri anlaşıldığı halde, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK’nun olayla ilgili bütün hükümlerinin yargı denetimine olanak verecek biçimde uygulanması, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması, lehe olan hükmün belirlenmesi ve ona göre uygulama yapılmasının gerektiği düşünülmeksizin, olayda uygulama yeri olmayan olası kastın varlığı kabul edilmek suretiyle, 5237 Sayılı TCK’nun 86/1, 86/3-e, 21/2 maddeleri uyarınca karşılaştırma yapılıp, yazılı biçimde mağdurlar … ve …’i yaralama suçlarından 765 Sayılı TCK’nun 456/4, 457/1, 463; mağdurlar … …, …, … ve …’u yaralama suçlarından 456/1, 457/1, 463. maddelerinin; mağdur …’yı yaralama suçu yönünden ise 765 Sayılı TCK’nun 456/1, 457/1, 463. maddeleri ile karşılaştırma yapılıp,
5237 Sayılı TCK’nun 86/1, 86/3-e, 21/2 maddelerinin lehe olduğu kabul edilerek hükümler kurulması,
bb) Kabule göre,
Mağdur …’yı yaralama suçu yönünden, 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesi uyarınca belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılan sanık hakkında velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından getirilen kısıtlamanın, 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca şartla salıverilme tarihine kadar geçerli olduğunun düşünülmemesi,
c) Sanık …’in, mağdurlar , …, …, …, … ve …’i “kasten yaralama” suçları yönünden,
Hüküm tarihinden sonra yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun’un 562. maddesi uyarınca değiştirilen 5271 sayılı CMK nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasında; ceza miktarının üst sınırının 2 yıla çıkartılması, soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan suçlarla ilgili sınırlandırmanın da kaldırılması nedeniyle yerel mahkemece yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
d) Sanık …’ın, mağdur …’yı “yaralama” suçu yönünden,
5237 sayılı TCK’nun 73 ve CMK’nın 253. ve 254. maddeleri uyarınca, suçun uzlaşma kapsamında bulunduğu, buna göre uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu sebeplerle yerinde görüldüğünden, hükümlerin, kısmen tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak BOZULMASINA, CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarları bakımından sanıkların kazanılmış haklarının korunmasına, 30.06.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.