Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2010/3199 E. 2010/7374 K. 10.11.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2010/3199
KARAR NO : 2010/7374
KARAR TARİHİ : 10.11.2010

TEBLİĞNAME : 1-B/2010/75606

Babası …’ı tasarlayarak öldürmekten ve izinsiz silah taşımaktan sanık …’ın yapılan yargılanması sonunda: hükümlülüğüne, diğer sanık …’in beraatine ilişkin (…) Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 31/07/2009 gün ve 167/221 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi C.Savcısı ile sanık … müdafii taraflarından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle; incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

TÜRK MİLLETİ ADINA

1) Mahallince, gerekçeli karar başlığındaki suç tarihinin 31/08/2005- 01/09/2005 olarak düzeltilmesi; ayrıca bir süre tutuklu kalıp hakkında beraat kararı verilen sanık …’ın CMK.nun 232/6.maddesi uyarınca “hükmün kesinleştiğinin kendisine tebliğinden itibaren üç ay içinde ikametgahının bulunduğu ağır ceza mahkemesinde tazminat isteminde bulunabileceği” hususunun gerekçeli karara eklenmesi mümkün görülmüştür.
2) Sanık …’in “6136 sayılı Kanuna muhalefet” suçu yönünden, Dairemizce de benimsenen 13/12/2005 tarih ve 2005/8-155,2005/164 sayılı Yargıtay Ceza Genel Kurulunun kararı uyarınca temel para cezasının 450.TL adli para cezası yerine yazılı biçimde 40.TL adli para cezası olarak eksik tayin edilmesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
3) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık …’in “öldürme” ve “6136 sayılı Kanuna muhalefet” suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde bozma nedenleri dışında suçların niteliği tayin, cezayı azaltıcı haksız tahrik ve takdiri indirim nedenlerinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı grekçelerle reddedilmiş, sanık … yönünden elde edilen delillerin hükümlülüğe yeter nitelik ve derecede bulunmadığı mahkemece kabul ve takdir kılınmış incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiri ve bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin suçun niteliğine, Cumhuriyet
TEBLİĞNAME : 1-B/2010/75606

Savcısının sanık … yönünden sübutun varlığına yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle,
A) Sanık …’ın beraatine ilişkin hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi (ONANMASINA),
B) Sanık … hakkında öldürme ve 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Dosya kapsamına göre; sanığın, kendisine ve ailesine kötü muamelede bulunan babası maktulü, kalmış oldukları çadırda bitişik atış mesafesinden başına doğru tabancayla bir el ateş ederek öldürdüğü olayda;
a) Sanığın, önceden öldürme kararı verdiğine, aradan belirli bir süre geçmesine rağmen bu karardan dönmeyip kararında ısrar ederek suçu işlediğine, tasarlamanın koşullarının oluştuğuna ilişkin yeterli ve inandırıcı deliller bulunmadığı halde, kasten insan öldürme suçu yerine “tasarlayarak öldürme” suçundan hüküm kurulması,
b) Maktulün akıl hastası olduğunun iddia edilmesi karşısında, kendisini savunamayacak kişiyi öldürme suçundan TCK.nun 82/1-e maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
c) Sanıkla ilgili olarak önceden hukuk mahkemesinde yaş düzeltme davası açılmadığı anlaşılmakla; CMK.nun 218/2.maddesi uyarınca 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 36/1-a maddesinde belirtildiği üzere, nüfus müdürü veya görevlendireceği nüfus memurunun kamu davasına katılımının sağlanması, yaş düzeltimi ile ilgili bir karar verilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, Adli Tıp Kurumu 6.İhtisas Dairesi’nden alınan ve sanığın suç tarihinde 16 yaşını bitirmediğine ilişkin raporla yetinilerek, eksik soruşturmayla, sanığın TCK.nun 6/1-b maddesi kapsamında hukuken “çocuk” olduğu kabul edilerek, yazılı biçimde hüküm kurulması,
Kabule göre,
aa) Suç tarihinde TCK.nun 6/1-b maddesi anlamında hukuken “çocuk” olan sanık hakkında 5395 sayılı Kanunun 35.maddesi uyarınca sosyal inceleme rapor düzenlettirilmemesi veya düzenlettirmeme gerekçesinin karar yerinde gösterilmemesi,
bb) “Öldürme” suçuna yönelik yapılan incelemede,
TEBLİĞNAME : 1-B/2010/75606

Temel cezanın belirlenmesi ve sırasıyla bu ceza üzerinden haksız tahrik ve sanığın “çocuk” olması nedeniyle TCK.nun 31/3.maddesi uyarınca 1/3 oranında indirim yapılmasından sonra aynı maddenin son fıkrası gereğince bulunan cezanın 12 yıl hapis cezasından fazla olamayacağı düşünülmeden, denetime olanak vermeyecek biçimde, TCK.nun 31.maddesinin üçüncü fıkrasıyla, son fıkrasının aynı anda uygulanması suretiyle doğrudan 12 yıl hapis cezasına hükmedilmesi,
cc) “6136 sayılı Kanuna muhalefet” suçuna yönelik yapılan incelemede;
Hükmedilen kısa süreli hapis cezasının, TCK.nun 50/3.maddesi uyarınca, aynı maddenin birinci fıkrasında belirtilen seçenek yaptırımlardan birisine çevrilmesinde zorunluluk bulunduğunun gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu sebeplerle yerinde görüldüğünden, hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 10/11/2010 gününde oybirliği ile karar verildi.