Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2009/7848 E. 2010/3958 K. 31.05.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2009/7848
KARAR NO : 2010/3958
KARAR TARİHİ : 31.05.2010

…’nu taammüden öldürmekten ve izinsiz silah taşımaktan sanık …, işbu suça yardımdan sanıklar …, …, …., …, … ve …, …’nu kasten öldürmeye teşebbüsten sanık …’nun yapılan yargılanmaları sonunda: Hükümlülüklerine, …’nin beraatine ilişkin (KASTAMONU) Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 05.12.2008 gün ve 35/353 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi C.Savcısı, sanıklar müdafii ile müdahil vekili taraflarından istenilmiş, sanıklar …,…müdafii duruşma da talep etmiş ve hüküm kısmen resen de temyize tabi bulunmuş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: sanık … hakkında duruşmalı, diğer sanıkların duruşmaya müdafii göndermemeleri nedeniyle duruşmasız, müdahil ve C.Savcısının temyizleri veçhile incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

TÜRK MİLLETİ ADINA

1- Sanık …’in 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçu yönünden;
Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair verilen karar itiraz yasa yoluna tabi olduğundan, inceleme dışı bırakılmıştır.
2- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık …’in 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde düzeltme nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle, 6136 sayılı Yasanın 13/1. maddesi uyarınca verilen adli para cezasının suç tarihi itibariyle “440 TL.” yerine “1000 TL.” olarak belirlenmesi yasaya aykırı ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK.nun 322. maddesinin tanıdığı yetkiye dayanılarak, cezanın “440 TL.” olarak değiştirilmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN, sair yönleri yasaya uygun olan hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
3- A) Sanık …’in öldürmeye azmettirme suçu yönünden;
Sanığın 20.11.2009 tarihinde öldüğü Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesi’nin 25.11.2009 tarihli yazısı ve eki nüfus kayıt örneğinde belirtilmekle, sanık hakkında açılan kamu davasının 5237 sayılı TCK.nun 64. maddesi uyarınca düşürülmesine karar verilmesi zorunluluğu,
b) Sanık ….. öldürmeye yardım etme suçu yönünden;
05.12.2008 tarihli son oturumda Cumhuriyet Savcısı esas hakkındaki görüşünü açıkladıktan sonra, önce sanık …a, sonra katılan sıfatıyla … vekiline söz verilmesi ve hazır olan sanık….’a son sözünün sorulmaması suretiyle 5271 sayılı CMK.nun 216. maddesine muhalefet edilmesi,
c) Sanıklar … ve…..’in öldürmeye yardım etme suçu yönünden;
Maktül …’i öldürmeye yardım etme olayının failleri olarak yargılanan ve aralarında menfaat çatışması bulunan sanıkların ayrı ayrı müdafiiler tarafından temsil edilmeleri gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle 1136 sayılı Avukatlık Yasasının 38. ve 5271 sayılı CMK.nun 152. maddesine aykırı davranılması,
d) Sanık …’in öldürmeye teşebbüs suçu yönünden;
Sanığa temel ceza tayin edilirken uygulama maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK.nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ….. müdafiinin temyiz dilekçesinde ve duruşmalı incelemede, sanık … müdafii, sanık … müdafii, sanıklar … ve ….. müdafii, sanık … müdafii, katılan sanık … müdafii, Cumhuriyet Savcısı ve katılan … vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, sair cihetleri incelenmeksizin, sanıklar …, ….. ve …..hakkında kurulan hükümlerin bu nedenlerle, sanıklar ….., … ve ….. hakkında öldürme ve öldürmeye yardım etme suçundan kurulan kısmen re’sen de temyize tabi bulunan hükümlerin hukuki ve fiili bağlantı nedeniyle, tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 31.05.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.

31.05.2010 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı …’nun huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık … müdafii Avukat….’nun yokluğunda 03.06.2010 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.