YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2009/448
KARAR NO : 2010/3240
KARAR TARİHİ : 04.05.2010
…’ı kasten öldürmeye teşebbüsten sanıklar … ile …’in yapılan yargılanmaları sonunda: hükümlülüklerine ilişkin (NAZİLLİ) Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 24/06/2008 gün ve 212/178 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi sanıklar müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
1-Dosya kapsamına göre, sanık …’ün, sanık …’nin tuttuğu mağdurun hayati önemi olan vücut bölgelerini hedef seçerek, şişle çok sayıda darbe vurup, diyafragma, karaciğer, miğde, kalın bağırsak, ince bağırsak yaralanmasına, yüzde sabit ize ve hayati tehlike geçirmesine neden olacak şekilde yaralayarak, birlikte mağduru öldürmeye teşebbüs ettikleri olayda, 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngören TCK’nun 35. maddesi ile yapılan uygulama sırasında, meydana gelen zararın ağırlığı dikkate alınarak üst sınırdan bir ceza verilmesi yerine, yazılı biçimde sanıkların 14 yıl hapis cezasına hükmolunması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
2-Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar Zülküf ve Sezai’nin öldürmeye teşebbüs suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların niteliği tayin, cezayı azaltıcı takdiri indirim nedenlerinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle kısmen reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiri ve düzeltme nedenleri dışında bir isabetsizlik bulunmadığından, sanık … müdafiinin suç vasfına, tahrikin derecesine; sanık … müdafiinin sübuta yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle,
CMUK’nın 322.maddesindeki yetkiye dayanılarak,
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 30.05.2006 tarih ve 2006-5/147-149 sayılı, Dairemizce de benimsenen kararında belirtildiği gibi, 01.06.2005 tarihinden önce işlenen suçlarda lehe olan 5237 sayılı TCK ile hüküm kurulması halinde aynı Kanunun 58. maddesinin uygulanmayacağından,
Hüküm fıkrasının mahsus bölümlerinden, tekerrüre ilişkin hükümlerin çıkartılmasına karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN hükümlerin, tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,04/05/2010 gününde oybirliği ile karar verildi.