YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2009/2870
KARAR NO : 2010/760
KARAR TARİHİ : 10.02.2010
…’yı kasten öldürmekten sanık …’nın yapılan yargılanması sonunda: Hükümlülüğüne ilişkin Onikinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 16.07.2008 gün ve 110/203 sayılı hüküm resen temyize tabi olmakla beraber Yargıtay’ca incelenmesi sanık müdafii ile müdahil vekili taraflarından da istenilmiş, sanık müdafii duruşma da talep etmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: sanık hakkında duruşmalı, müdahilin temyizi veçhile incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
1- Sanığın ikametindeki pantolonunun cebinde ele geçirilerek adli emanete alınan bıçağın, alınan ekspertiz raporuna göre 6136 sayılı Yasanın 4.maddesi kapsamında olduğunun anlaşılması karşısında, zamanaşımı süresi içerisinde 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kamu davası açılması mümkün görülmüştür.
2- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı takdiri indirim sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ve duruşmada eksik incelemeye, suç vasfına, yasal savunmaya, tahrik olduğuna vesaireye, katılan vekilinin takdiri indirimin yersiz olduğuna yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
a) Tekerrüre esas sabıkaları bulunan sanık hakkında, 5237 sayılı Yasanın 58.maddesinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
b) Adli emanette kayıtlı olan bıçak ile ilgili her hangi bir karar verilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden resen de temyize tabi olan hükmün
tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 10.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.
10.02.2010 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı … ‘ın huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık … müdafii Avukat …’ın yokluğunda 11.02.2010 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.