Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2009/2220 E. 2010/485 K. 01.02.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2009/2220
KARAR NO : 2010/485
KARAR TARİHİ : 01.02.2010

…’yi kasten öldürmekten, …’yi öldürmeye teşebbüsten, … ile …’ı yaralamaktan sanık …, işbu öldürme suçuna katılmaktan sanık …, …’nu yaralamaktan sanıklar …, … ile …, …’yi yaralamaktan adıgeçen sanık …, …, …, …’ı yaralamaktan, konut dokunulmazlığını bozmaktan ve cinsel tacizden sanık …’ın yapılan yargılanmaları sonunda: Hükümlülüklerine ilişkin (…) İkinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 03.06.2008 gün ve 259/128 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi sanıklar müdafii ile müdahiller vekili taraflarından istenilmiş, sanık … müdafii duruşma da talep etmiş ve hüküm kısmen resen de temyize tabi bulunmuş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: sanığın duruşmaya müdafii göndermemesi nedeniyle duruşmasız olarak incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
TÜRK MİLLETİ ADINA

1- Sanık … müdafiinin yasal süreden sonra yapmış olduğu duruşmalı inceleme isteminin CMUK.nun 318. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
2-a) Sanık …’ın mağdure ….’ı, sanık …’in mağdur …’i yaralama suçlarından, 5271 sayılı CMK nun 231.maddesi uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümler 5271 sayılı CMK nun 231/12 maddesi uyarınca itiraz yoluna tabi olup, temyiz kabiliyeti bulunmadığından, CMK nun 264. maddesine göre itiraz merciince incelenmek üzere, dosyanın incelenmeksizin mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE karar verilmiştir.
b) Sanık …’nın mağdur …’i yaralama suçundan verilen 500 TL. adli para cezası CMUK nun 305. maddesi uyarınca kesin nitelikte olup, temyiz kabiliyeti bulunmadığından, sanık müdafiinin bu suça yönelik temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
c) Sanıklar… ve …’ın mağdur …’i kasten yaralama suçları ile ilgili olarak;
5237 Sayılı TCK nun 86/1, 86/3-e maddeleri ile belirlenen 3 yıl hapis
cezası, mağdurun hayati tehlike geçirmesi nedeniyle aynı kanunun 87/1-d bendi ile bir kat arttırılarak 6 yıl hapis cezasına hükmedilmesi ve bu ceza üzerinden indirim hükümleri uygulanarak sonuç cezanın belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, 87/1-d, son maddesi ile 5 yıl hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle neticede eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
d) Sanık …’nin sanık … ile birlikte mağdur …’i kollarından tutup etkisiz hale getirdikleri, sanık …’ın bıçakla vurup yaraladığı olayda, sanık …’nin 5237 sayılı TCK nun 37. maddesi uyarınca fail olarak cezalandırılması gerekirken, yardım eden olarak cezalandırılması suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
e) Oluşa, dosya içeriğine ve mahkemenin gerekçesine göre, sanıklar Zekiye ve …’ın mağdur …’e yönelik eylemlerinin kasten yaralama ve bu suça yardım olarak nitelendirilmesinde isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki suç vasfına ilişen düşünce benimsenmemiştir.
3- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık …’ın …’yi kasten öldürme, mağdur …’i kasten öldürmeye teşebbüs, sanık …’ün …’yi kasten öldürme, sanık …’ın mağdur …’i kasten yaralama, sanık …’nin mağdur …’i kasten yaralamaya yardım, sanık …’ın mağdur …, …’i kasten yaralama, konut dokunulmazlığını bozma ve cinsel taciz suçlarının sübutu kabul, oluşa ve dosya içeriğine göre suçların nitelikleri tayin, cezayı azaltıcı takdiri indirim sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiri ve düzeltme nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık … ve müdafiinin eksik incelemeye, sübuta, meşru müdafaa şartlarının varlığına, suç vasfına vesaireye, sanık … müdafiinin sübuta, suç vasfına vesaireye, sanık … müdafiinin eksik incelemeye, sübuta, delillerin takdirinde hata edildiğine vesaireye, sanık …’ın sübuta, tahrikin varlığına vesaireye yönelen, sanık … müdafiinin bir sebebe dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle; sanık …’ın 5237 sayılı TCK nun 58. maddesinin uygulanmasında esas alınan … Sulh Ceza Mahkemesince yaralama suçundan verilen adli para cezası kesin nitelikte olup, tekerrüre esas alınamayacağının, müdahil Yetiş’in davada baro tarafından tayin edilen bir müdafii tarafından temsil edildiği, vekaletnameli vekili bulunmadığı, mağdur …’in de kendisine vekalet verdiği bir vekili bulunmadığı ayrıca 13.07.2007 tarihli oturumda şikayetinden vazgeçtiği gözetilmeksizin lehlerine vekalet
ücretine hükmedilmesi, aynı suçtan mahkum olan sanıklar için ortak olarak yapılan yargılama giderlerinin sanıklardan eşit olarak alınması yerine müteselsilen alınmasına karar verilmesi yasaya aykırı ise de bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak,
Sanık …’ın mağdurlar …, …’i kasten yaralama, konut dokunulmazlığını ihlal ve cinsel taciz suçları ile ilgili olarak, hüküm fıkrasındaki 5237 Sayılı TCK.nun 58. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkartılmasına, vekalet ücretiyle ilgili bölümdeki “katılan …, … ve …’nun kendilerini müşterek vekille temsil ettirmiş olmaları nedeni ile katılanlar lehine 1100 YTL vekalet ücreti takdiri ile sanıklar …, …, …, … ve …’den müteselsilen alınıp katılanlara verilmesine” ibaresinin “katılan … lehine 1100 TL vekalet ücreti takdiri ile sanıklar …, … ve …’dan eşit olarak alınarak katılan …’a verilmesine” şeklinde değiştirilmesine,
Hüküm fıkrasının yargılama giderleriyle ilgili bölümündeki “müteselsilen” ibaresinin “eşit şekilde” olarak değiştirilmesine,
Karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN, kısmen re’sen de temyize tabi bulunan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA, 01.02.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.