Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/8 E. 2022/559 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2022/8 – 2022/559
T.C.
TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/8
KARAR NO : 2022/559

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/10/2021
NUMARASI : 2020/327 – 2021/458 E.K.

DAVACILAR : 1-
2-
VEKİLİ :
DAVALI : 1 –
VEKİLİ :
DAVALI : 2 –
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 31/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 06/04/2022

Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekili ile davalı …… San. A.Ş. vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların evlatları ve destekleri olan ……’nin 27/07/2012 tarihinde davalı …… A.Ş’ye ait, 55 SP 784 Plakalı aracın davalı şirkette çalışan dava dışı ……’nin sevk ve idaresinde davalı şirketin işlerini yaparken %100 kusuru ile sebebiyet verdiği trafik kazasında vefat ettiğini, müteveffanın ölümleri neticesinde davacıların ağır bir psikolojik travma yaşadıklarını, davalı şirketin böyle bir olay yaşanmamış gibi davranarak davacıların acılarını arttırdığını, davacıların tüm geçimlerini ve yaşamlarını müteveffanın desteği ile sürdürmekte olduklarını, müteveffanın ölümünden sonra ağır bir şekilde müteveffanın desteğinden yoksun kaldıklarını, bu nedenlerle davalarının kabulü ile davacılar için ayrı ayrı 150.000,00 TL manevi tazminat ile 3.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilerek ticari faizi ile birlikte, maddi tazminatın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen, manevi tazminatın ise davalı …….. A.Ş.’den tahsiline karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP :
Davalı ……. San. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacıların aynı dava konularına ilişkin Suluova Asliye Hukuk Mahkemesine ait 2016/420 Esas – 2016/518 Karar sayılı dosyanın derdest olan davasının bulunduğunu, dosyanın Yargıtay incelemesinde olduğunu, davanın sonuçlanmadığını, davacı tarafından aynı konuda Suluova Asliye Hukuk Mahkemesine ait 2020/14 Esas sayılı davasının da derdest olduğunu, davaya karışan ve davalı şirkete ait olan aracın davalı sigorta şirketi tarafından ZMSS ile sigortalandığını, ayrıca Allianz Sigorta A.Ş.’ne ait kaskosunun bulunduğunu, davalı şirketin sorumluluğuna gidilmesinin kanuna aykırı olduğunu, meydana gelen trafik kazası ile davalı şirketin sorumluluğu arasında illiyet bağı bulunmadığını, davalı şirketin araç sahibi-işleten ve istihdam eden olarak kusursuz sorumluluğunun bulunmasının her zaman tazminattan sorumlu tutulması anlamına gelmeyeceğini belirterek davanın reddini talep ettiği görülmüştür.
Davalı …… Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kazaya karıştığı ifade edilen 55 SP 784 plakalı aracın müvekkili şirket tarafından 03/09/2011-2012 vadeli 224696309 nolu Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, dava konusu olaya ilişkin Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesine ait 2015/2420 Esas sayılı davanın derdest olduğunu, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun Trafik Poliçesindeki limitler ve sigortalı araca atfedilebilecek kusur ile sınırlı olduğunu, sigortalı araca atfedilen kusur oranını kabul etmediklerini, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun kusur oranında olduğunu, davacıların destek iddialarını kanıtlamaları gerektiğini, davalı sigorta şirketinin manevi tazminattan sorumlu tutulamayacağını, kusur durumunun yani ödemeye esas alınabilecek tüm belgelerin toplanmasından önce sigorta şirketinin temerrüdünün gerçekleşmeyeceğini, kusur oranlarının tespitinin gerektiğini belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacıların açmış olduğu destekten yoksun kalma nedeni ile maddi tazminat davasının, Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/2420 E, 2018/688 K sayılı dosyasında da davalı olan davalımız …… A.Ş. yönünden kesin hüküm nedeni ile reddine, davalı ………açılan destekten yoksun kalma tazminatı davası yönünden; davacılar dava konusu olay nedeni ile uğradıkları maddi zararlarını, olayın sorumlularından birisinden tamamen tahsil ederek gidermişlerdir. Artık bu noktadan sonrası, olaydan sorumlu olan taraflar arasındaki rücu ilişkisinin konusudur, davacılar uğradıkları tüm maddi zararlarını sorumlulardan birisinden aldıktan sonra diğer sorumludan talep edebilecekleri bir zararları kalmamış olduğu gerekçesi ile hukuki yarar yokluğundan reddine, manevi tazminat yönünden ise davacılar dava konusu olayda hayatını kaybeden ……..’nin anne ve babaları olup, söz konusu olay nedeni ile evlat acısı yaşamışlardır, bu nedenle tazmini gerekir manevi acı ve ıstırap çektikleri açıktır ama; manevi tazminatın bir taraf için zenginleşme aracı olmaması ve diğer taraf için ekonomik mahva sebebiyet vermemesi gerekmektedir. Bu doğrultuda dava konusu trafik kazasının 27/07/2012 tarihinde meydana gelmiş olması, manevi tazminat kararının 27/07/2012 tarihinden itibaren işleyecek faiz ile tahsiline hükmedilecek olması, paranın 27/07/2012 tarihindeki satın alma gücü, davalı tarafça davacıların desteği olan …….’nin eş ve çocukları için Suluova Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/420-518 E-K sayılı dosyası kapsamında 50.000,00 TL manevi tazminat ödemesi yapılmış olması, davamız ile aynı olay sebebi ile desteğin eşi için 20.000,00 TL çocukları için 15.000,00 TL olarak taktir edilen manevi tazminat miktarlarının Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiş olması dikkate alındığında davacı anne ve baba için ayrı ayrı 20.000,00 TL olmak üzere toplam 40.000,00 TL manevi tazminatın davalı araç işleteni …….. alınarak davacılara verilmesine, ayrıca tahsil edilecek olan tazminata ticari avans faizi uygulanmasına karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı ……..Tic. ve San. A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacıların Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/2420 Esas, 2018/688 Karar sayılı ilamı ile davacı ……..’nin 22.975,29 TL, davacı ……’nin 26.012,29 TL maddi tazminata hak kazandıklarını ve kararın kesinleştiğini, davacı tarafa hükmedilen maddi tazminat miktarları göz önüne alındığında yerel mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarlarının fahiş olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurdukları görülmüştür.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflarınca davalı …….. San. A.Ş. hakkında açılmış hiçbir davanın bulunmadığını, davalı sigorta şirketinden ise açtıkları Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/2420 Esas sayılı dosyasında verilen karar ile bir miktar maddi tazminatın tahsil edilmiş olduğunu, davalı sigorta şirketinin daha önce tahsil edilemeyen destekten yoksun kalma tazminat için ve davalı …… San. A.Ş.’den sorumlu olduğu destekten yoksun kalma tazminatı için bu davayı açtıklarını, mahkemece davalı sigorta şirketi için hüküm iade eden Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin kesin hükmünü davalı …… A.Ş. içinde kesin hüküm olarak kabul ederek davanın reddine karar vermiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarının davalıların kusur durumları, müteveffanın acı bir şekilde ölümü ve ardından davacıların çektikleri ızdırap da göz önüne alınınca yeterli olmadığını belirterek istinaf başvurusunda bulundukları görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Dosyadaki bilgi ve belgelere; davacıların Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/2420 E, 2018/688 K sayılı dosyasında destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmalarına, bu davada bilirkişi raporu ile tazminatın hesaplanmış olmasına, davacıların hesap raporu doğrultusunda bedel arttırması ile davanın tam kabulüne karar verilmiş olmasına, bu haliyle davacıların maddi tazminata konu zararlarının kalmamış olasına, hükmedilen manevi tazminat miktarının olayın oluşu, davalı araç sürücüsünün tam kusurlu oluşu, olayın özellekleri ve tarafların sosyal ve ekonomik durumları karşısında hakkaniyete uygun olmasına göre istinaf sebeplerine göre ilk derece mahkemesince verilen kararda usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir.
Yapılan değerlendirmeler neticesinde, istinaf sebepleri yönünden ilk derece mahkemesi kararında hukuka aykırılık görülmediğinden, istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b-1 hükmü gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekili ile davalı ……. A.Ş. vekilinin Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 14/10/2021 tarih, 2020/327 Esas, 2021/458 Karar sayılı karına yapmış olduğu istinaf başvurularının HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gerekli 2.732,40 TL harçtan istinaf başvurusu sırasında alınan 683,10 TL peşin harcın mahsubu ile 2.049,30 TL bakiye harcın davalı …… A.Ş.’den tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA.
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gerekli olan harçtan davacı tarafça yatırılmış olan harcın mahsubu ile bakiye kalan 21,40 TL bakiye harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin istinaf başvurusunda bulunan taraflar üzerinde BIRAKILMASINA,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından bu aşama için istinaf başvurusunda bulunan taraflar aleyhine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-İİK’nun 36/5 maddesi gereğince istinaf aşamasında davalı şirket tarafından tehiri icra talebi uyarınca yatırılan teminatın kararın niteliği gereğince davalıya İADESİNE YER OLMADIĞINA,
8-Kararın tebliğ ve harç işlemlerinin dairemizce; kesinleştirme, ve gider avansı iadesine ilişkin işlemlerinin mahkemesince yerine GETİRİLMESİNE,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde İİK’nın 364. maddesi uyarınca tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere 31/03/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalı

Üye
e-imzalı

Üye
e-imzalı

Katip
e-imzalı