Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/446 E. 2022/424 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ BAM TRABZON 4. HUKUK DAİRESİ
T.C.
TRABZON
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/446
KARAR NO : 2022/424

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/09/2021
NUMARASI : 2021/414 Esas-2021/382 Karar

DAVACI : … -…
VEKİLİ : Av. …
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 15/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/03/2022
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin hamili olduğu keşidecisi dava dışı …….Ltd. Şti. olan Türkiye Garanti Bankası A.Ş. Değirmendere şubesine ait ….seri nolu, 30.11.2018 keşide tarihli, 50.000,00-TL bedelli çekin müvekkilinin rızası hilafına elinden çıktığını, müvekkilince Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/645 Esas sayılı dosyasında çek iptali davası açıldığını, bu davanın devamı sırasında dava konusu çekin davalı tarafından İstanbul 34. İcra Müdürlüğünün 2018/43281 Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine konu edildiğini, çek bedelinin ciro silsilesinde yer alan dava dışı ciranta tarafından icra marifetiyle davalıya ödendiğini, bu ödeme sonrasında müvekkilince çek bedelinin icra masraflarıyla birlikte ödeme yapan dava dışı cirantaya haricen ödendiğini ileri sürerek dava konusu çeke binaen dava dışı cirantaya yapılan ödemeler toplamı olan 67.958,59-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia ve dosya kapsamına göre; “7155 sayılı kanunun 20. maddesi ile 6102 sayılı TTK’nun 5. maddesinden sonra gelmek üzere eklenen “Dava Şartı Olarak Arabuluculuk” hükmü uyarınca, “Bu Kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması” gerektiği, yine 7155 sayılı kanunun 23. maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun 3. maddesinin 1. fıkrasına cümle ekleyen 23. maddesi ile arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilir hükmünü içerdiği, 7155 sayılı yasanın ilgili hükmünün 01/01/2019’dan sonra yürürlüğe girdiği anlaşıldığından arabulucuya başvurulmadan açılan iş bu davanın HMK’nun 114/2 ve 115 maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.” şeklindeki gerekçelerle; dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın arabuluculuğa tabi olmadığı gözetilmeksizin hatalı hukuki değerlendirmelere istinaden yazılı şekilde karar verilmesinin isabetsiz olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, alacak istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle; davanın çek istirdadına yönelik olmayıp başlı başına alacak talebine yönelik olmasına, bu haliyle açılan dava uyarınca, davalının rızası dışında elinden çıktığı ileri sürülen çekin istirdatına karar verilmesinin gerekip gerekmediğinden ziyade davalının sebepsiz zenginleşip zenginleşmediğinin tartışılmasının gerekmesine göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf kanun yolu başvurusunun HMK’nun 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıda belirtilen şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 13.09.2021 tarih ve 2021/414 Esas-2021/382 Karar Sayılı kararına yönelik istinaf kanun yolu başvurusunun HMK’nun 353/(1)-b-1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yolu başvurusu nedeniyle peşin alınan harcın mahsubuyla bakiye 21,40-TL’nin davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-İstinaf kanun yolu başvurusu nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf kanun yoluna başvuran davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
5-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, gider avansı iadesine ilişkin işlemlerin mahal mahkemesince yerine GETİRİLMESİNE,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nun 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 15/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


Başkan

e-imzalıdır.

Üye

e-imzalıdır.

Üye

e-imzalıdır.

Katip

e-imzalıdır.