Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/2245 E. 2022/1743 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2022/2245 – 2022/1743
T.C.
TRABZON
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2245
KARAR NO : 2022/1743

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/03/2022
NUMARASI : 2017/223 – 2022/354 E.K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLLERİ :
2-
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 24/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/11/2022
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı ve davalı sigorta vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin sevk ve idaresindeki ….. plakalı motosikleti ile Trabzon Rize istikametinden Şana istikametine seyir halindeyken davalının sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpması sonucu meydana gelen kazada müvekkilinin her iki kolunun kırıldığını, uzun süre tedavi görmesine rağmen eski sağlığına kavuşamadığını, bu süreçte manevi olarak çok yıprandığını beyan ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 TL maddi ve 20.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirkete eksik evrak ile başvurulmuş olduğundan başvurunun geçerli sayılamayacağını bu sebeple davanın usulden reddi gerektiğini, kusur durumu ve maluliyet oranının tespit edilmesi gerektiğini, geçici iş görmezliğe ilişkin talebin ve manevi tazminatın reddedilmesi gerektiğini beyanla davanın tümden reddini dilemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; “Davacının davasının bedel artırım dilekçesi dikkate alınarak kısmen kabul kısmen reddi ile, 2.081,58 TL geçici iş göremezlik, 7.412,76 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 9.494,34 TL tazminatın davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden, diğer davalı yönünden ise kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
Davacının manevi tazminat davasının kısmen kabul kısmen reddi ile, 10.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …..’ten alınarak davacıya ödenmesine,” dair karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı sigorta şirketi vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan aktüerya raporunda hatalı hesaplama yöntemi ve yönetmeliğin kullanıldığını, yaşam süresinde TRH Yaşam Tablosu ile birlikte %10 arttırım ve %10 iskonto oranının esas alınarak %1,8 teknik faizle hesaplama yapılması gerektiğini, mahkemece davacının kaza esnasında kask ve koruyucu kıyafet giyip giymediğinin tespit edilmesi gerektiğini, müvekkilin geçici iş göremezlik giderlerinden sorumlu olmadığını, müterafik kusur ile ilgili gerekli araştırma yapılmadığını, kaza nedeniyle davacının elde ettiği gelir ve tazminatların toplam tazminattan mahsup edilmesi gerektiğini, ıslah edilen miktara ıslah tarihinden itibaren faiz uygulanması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kaza tespit tutanağında davalının asli ve tam kusurlu olduğunun belirlenmesine rağmen mahkemece hükme esas alınan raporda müvekkilin asli kusurlu kabul edilip hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, ATK tarafından düzenlenen maluliyet raporunda özür oranının düşük tutulduğunu, hesap raporunda müvekkilin aylık gelirinin asgari ücret üzerinden hesaplanmasının kabul edilemez olduğunu, hükmedilen manevi tazminat miktarının düşük olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminata ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, kararı taraf vekilleri istinaf kanun yoluna getirmişlerdir.
Dosyadaki yazılara, toplanıp değerlendirilen delillere, mahkemenin gerekçesine ve özellikle yerleşmiş yargısal kararlar gereğince maddi tazminat hesabında TRH 2010 Yaşam Tablosunun esas alınıp prograsif rant yönteminin uygulanacak bulunmasına, kaza tarihi itibariyle maluliyete ilişkin düzenlenecek raporların Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe göre düzenlenecek olmasına ve bu anlamda düzenlenen raporun da bu yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmiş bulunmasına, kaza tespit tutanağında davalı ….’in kusurlu olduğunun belirtilmesine ancak davacı için herhangi bir belirleme yapılmamasına, Trabzon 1. ASCM’nin …..Esasında görülen davada ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan raporda davacının tali kusurlu olarak gösterilmesine, mahkemece bilirkişi …….’dan alınan raporun da ATK raporu ile örtüşüyor olmasına, bu itibarla raporlar arasında çelişki bulunmamasına, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, meydana gelen zararın ağırlığı ve kusur durumuna göre hükmedilen manevi tazminatın yerinde olmasına, davalı sigorta şirketi tarafından davacının müterafik kusurunun ispat edilememesine nazaran verilen kararda usul ve yasaya aykırılık görülmediğinden davalı sigorta şirketi vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
Yukarıda değinildiği üzere kaza tarihi 11/01/2016 olup bu tarih itibariyle düzenlenecek maluliyet raporunda esas alınacak yönetmelik Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğidir. Mahkemece KTÜ Adli Tıp Bilimleri Enstitüsünce düzenlenen rapor ile ATK 2. İhtisas Kurulunun 27/02/2019 tarihli raporu bu yönetmelik hükümlerine uygun düzenlenmediğinden hükme değer görülmemiş ve ATK 2. İhtisas Kurulundan ek rapor düzenlenmesi istenilmiştir. ATK 2. İhtisas Kurulunun 22/06/2020 tarihli raporu belirlenen yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmiş ve burada davacının %2 oranında maluliyeti bulunduğu ve iyileşmesinin 4 aya kadar uzayabileceği açıklanmıştır. Mahkemece usul ve yasaya uygun olan bu rapora itibar edilecekken bu sefer tekrar gereksiz ve yargılamayı uzatacak bir şekilde 3 kişilik bilirkişi heyetinden rapor düzenlenmesi istenmiş ve yine aynı yönetmeliğe göre düzenlenen bu raporda davacının %1 maluliyeti bulunduğu açıklanmış ve mahkemece de bu rapora itibar edilerek ikinci aktüerya bilirkişisi raporuna göre karar verilmiştir.
Dosya kapsamı itibariyle yukarıda değinildiği üzere ATK 2. İhtisas Kurulunun 27/02/2019 tarihli raporuna ve bu rapor doğrultusunda bilirkişi Funda Karaman tarafından düzenlenen 14/07/2021 tarihli aktüerya raporuna göre hüküm kurulması gerekirken hükme esas alınması mümkün olmayan raporlara göre karar verilmesi yerinde olmamış ancak bu durum yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle mahkemece verilen kararın HMK’nun 353/1-b-2. maddesi uyarınca kaldırılıp, yerine esasa ilişkin yeniden hüküm tesisine dair aşağıda belirtilen şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
1.a-İstinaf başvurusu nedeniyle yatırılan istinaf karar harcının mahsubu ile 1.169,51‬ TL bakiye harcın istinaf eden davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
1.b-İstinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
1.c-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf yoluna başvuran davalı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
1.d-İİK’nun 36/6 maddesi gereğince istinaf aşamasında davalı tarafından tehiri icra talebi uyarınca yatırılan teminatın kararın niteliği gereğince davalıya İADESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile, Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 29/03/2022 tarih ve 2017/223 Esas, 2022/354 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b-2 hükmü gereğince KALDIRILMASINA,
3-Kaldırılan hükmün yerine;
“3.a-Davacının maddi tazminat davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; 2.081,58 TL geçici ve 9.822,43 TL sürekli işgöremezlik kaybı olmak üzere toplam 11.904,01‬ TL maddi tazminatın davalı … AŞ yönünden dava tarihi olan 31/05/2017 tarihinden, diğer davalı …. …. yönünden ise kaza tarihi olan 11/01/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin isteğin reddine,
3.b-Davacının manevi tazminat davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; 10.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 11/01/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ten alınarak davacıya ödenmesine,
Maddi tazminat yönünden yargılama giderleri;
3.c-Karar verilen miktar üzerinden alınması gerekli 813,16 TL harcın (dava açılışta maddi tazminat için alınan 17,08 TL + ıslah harcı 1.423,64 TL) 1.440,72 TL’den mahsubu ile arta kalan 627,56 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3.d-Davacı tarafından yapılan 6.194,66 TL yargılama giderinin davanın kabul oranı (%14,11) üzerinden hesaplanan 874 TL’si ve 813,16 TL harç olmak üzere toplam 1.687,66‬ TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
3.e-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
3.f-Davalı sigorta şirketi kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen maddi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/3 maddesi uyarınca 9.200 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Manevi tazminat yönünden yargılama giderleri;
3.g-Karar verilen miktar üzerinden alınması gerekli 683,10 TL harcın dava açılışta manevi tazminat için alınan 341,55 TL’den mahsubu ile 341,55 TL bakiye karar harcının davalı …..’ten tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3.h-Davacı tarafından manevi tazminat için yatırılan 341,55 TL harcın davalı …..’ten alınarak davacıya verilmesine,
3.ı-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200 TL vekalet ücretinin davalı …….’ten tahsili ile davacıya verilmesine,
3.i-Yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK’nun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesinin 1. Fıkrası gereğince davacı tarafından iban numarası bildirilmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılarak, iban numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT vasıtasıyla ilgilisine İADESİNE,”
şeklinde YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE,
4-İstinaf başvurusu sırasında davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde davacıya İADESİNE,
5-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan 220,70 TL başvuru harcı ve 55,34 TL posta masrafının davalılardan tahsili ile DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-İstinaf aşamasında duruşma yapılmadan karar verilmiş olması nedeniyle davacı yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
7-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesine ilişkin işlemlerinin mahkemesince yerine GETİRİLMESİNE,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde KESİN olmak üzere 24/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalı

Üye
e-imzalı

Üye
e-imzalı

Katip
e-imzalı