Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/1008 E. 2022/841 K. 20.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2022/1008 – 2022/841
T.C.
TRABZON
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1008
KARAR NO : 2022/841

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/02/2022
NUMARASI : 2021/207 – 2022/101 E.K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 20/05/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/05/2022
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin oğlu ve desteği ….un sürücüsü olduğu 37 HD 845 plakalı aracı ile 21/02/2013 tarihinde yaptığı tek taraflı trafik kazası neticesinde vefat ettiğini, müteveffanın vefatına sebebiyet veren aracın davalı sigorta şirketine sigortalı olduğunu, müvekkilinin, oğlunun vefatı nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını, davalı sigorta şirketinin maruz kalınan destekten yoksun kalma zararlarının tamamından sorumlu olduğunu belirterek destekten yoksun kalan müvekkili için 20.000 TL (belirsiz alacak) destekten yoksun kalma zararının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazında bulunduğunu, kazanın murisin kusuru sonucu meydana geldiğini, bu nedenle davacının destekten yoksun kalma tazminatı talep edemeyeceğini, müvekkilin sorumluluğunun poliçe limitleri dahilinde olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; “Açılmış bulunan davanın kabulü ile, 39.631,43 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine” dair karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece zamanaşımı itirazları dikkate alınmadan hüküm kurulduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, destekten yoksun kalma tazminatına ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davacı vekili tarafından destek …’un 21/02/2013 tarihinde yaptığı tek taraflı trafik kazası sonucu vefat ettiği belirtilerek aracın trafik sigortacısı olan davalıya karşı destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin iş bu davanın açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonucunda 39.631,43 TL üzerinden davanın kabulüne karar verildiği, davalı vekili tarafından sadece kaza ve dava tarihi itibariyle 8 yıllık zamanaşımı süresi dolduğundan bahisle davanın reddedilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin yasaya aykırı olduğundan bahisle istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Dosya kapsamından davacının oğlu olan ….’un 21/02/2013 tarihinde kullanmış olduğu 37 HD 845 plakalı araç ile seyir halinde iken yapmış olduğu tek taraflı trafik kazası sonucu vefat ettiği belirgindir.
Olay tarihinde yürürlükte olan 6098 sayılı TBK’nun 49. maddesinde haksız fiil tanımlanmış, 72. maddesinde ise haksız fiilden zarar görenin bundan kaynaklanan zararının tazmini istemiyle açacağı davaların zararı ve faili öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl ve herhalde haksız fiil tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu belirtilmiştir.
Buna karşılık 2918 sayılı KTK’nun 109/1. maddesinde; motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler için, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde kaza gününden başlayarak 10 yıllık zamanaşımı süresi öngörülmüştür. Maddenin özellikle 2. fıkrasında “dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğarsa” ifadesi ile kanun koyucu, taraf ayrımı yapmaksızın (davacı, davalı veya dava dışı 3.kişi) fiil cezayı gerektiriyor ise, uzamış ceza zamanaşımının uygulanacağını kabul etmiştir. Görüldüğü gibi, TBK’nun 72 ve 2918 sayılı KTK’nun 109/2. maddesindeki düzenlemeler zamanaşımı süresinin başlangıcı yönünden birbirine paraleldir.
Dosya kapsamından, gerçekleşen kaza neticesinde bir kişinin öldüğü anlaşılmaktadır. Olay tarihinde yürürlükte bulunan TBK 72. maddesi, KTK 109. maddesinin ikinci fıkrası ve Türk Ceza Kanunun’nun 85. ve 66. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde olaya uygulanacak zamanaşımı süresi 15 yıldır (Yargıtay 4. HD’nin 2021/6305-10087 E.K. sayılı ilamı).
Şu halde; olay tarihinden başvuru tarihine kadar geçen sürede yukarıdaki yasal düzenlemeler dikkate alındığında zamanaşımının dolmadığı anlaşılması karşısında mahkemece verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin tüm istinaf itirazlarının HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/02/2022 tarih ve 2021/207 Esas, 2022/101 Karar sayılı hükmüne yönelik istinaf kanun yolu başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yolu başvurusu sırasında alınan peşin harcın mahsubu ile ‭2.030,22‬ TL bakiye istinaf harcının davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA,
3-İstinaf kanun yolu başvurusu nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf yoluna başvuran davalı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
5-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç tahsil ve gider avansı iadesine ilişkin işlemlerin mahal mahkemesince YERİNE GETİRİLMESİNE,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde KESİN olmak üzere 20/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalı

Üye
e-imzalı

Üye
e-imzalı

Katip
e-imzalı