Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/706 E. 2021/817 K. 31.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/706 – 2021/817
T.C.
TRABZON
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/706
KARAR NO : 2021/817

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/11/2020
NUMARASI : 2019/200 – 2020/424 E.K.
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :
İHBAR OLUNAN :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Rücuen Tazminat)
KARAR TARİHİ : 31/05/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 31/05/2021
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketinin Yangın Kobi Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalı olan Yomra İlçesinde kain ……. Tic. Ltd. Şti.’ne ait binada 14/06/2017 tarihinde davalılardan alt yüklenici olan ……. A.Ş.’nin yapmış olduğu yol çalışması esnasında kanalizasyonun yağmur olmaksızın harfiyat ile tıkanması ve geri tepen suların sigortalı işyerine sirayet etmesi sonucu hasar meydana geldiğini, kaza sonrası tutanak tutulduğunu, hasar dosyası açıldığını, bağımsız ekspertiz şirketince rapor hazırlatıldığını, gerçek zarar bedelinin tespiti ile sigortalı şirkete zarar bedelinin ödendiğini, müvekkili şirketçe Trabzon Büyükşehir Belediyesine ve Yomra Belediyesine sigortalı şirkete ödenen 100.631 TL hasar tazminatının ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesi, aksi takdirde dava açacaklarını bildirdiklerini, ancak Yomra Belediyesinin cevabi yazısında Dalçık Projesinin yapımı sırasında verilen hasardan kendilerinin sorumlu olmadığını, Projenin Karayolları 10. Bölge Müdürlüğü tarafından yürütüldüğünü, ayrıca Trabzon İlinin büyükşehir olmasından sonra su ve kanalizasyon işlerinin büyükşehir belediyesi uhdesinde bulunan TİSKİ’nin sorumluluğuna geçtiğini bildirdiklerini, proje ile ilgili İnşaat All Risk Sigortasının bulunduğunu, bu nedenle ….. A.Ş.’ye başvuruda bulunulduğunu, 90.567 TL hasar tutarının müvekkili şirkete ödendiğini, muafiyet miktarı olan 10.063 TL için müvekkili şirketin rücu hasar servisince, yüklenici davalı şirketlere başvuru yapıldığını, yüklenici firmaların cevabi yazılarında TİSKİ’nin sorumlu olduğu belirtilerek başvurularının reddedildiğini, zararın davalıların kusuru ve ihmalleri sonucunda oluştuğunu beyan ederek müvekkili şirketçe ödenen tazminatın geriye kalan bakiye kısmı olan 10.063 TL’nin ödeme tarihi olan 09/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin hasar ödemesi yaptığını iddia ettiği dava dışı ……. Tic. Ltd. Şti.’nin Trabzon 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde tespit talebinde bulunduğunu, dosyada yapılan tespit sonucunda zararın 66.846 TL olduğunun belirlendiğini, davacı sigorta şirketinin ise sigortalısına 100.630 TL ödediğini iddia ettiğini, davacı sigorta şirketinin gerçek zararından çok daha fazla bir miktar olan 90.567 TL’yi davadan önce tahsil ettiğini, davacı sigorta şirketinin dava konusu zararın gerçek miktarından daha fazlasını sigortalısına ödediğinin anlaşıldığını, ayrıca muafiyet bedeli talep edebilmesinin mümkün olmadığını, davacının rücu hakkı olmadığını, müvekkillerinden ……. A.Ş.’nin bahsi geçen yapım işinin ortağı olmadığını, zararın meydana gelmesinde de herhangi bir alakasının olmadığını, bu müvekkil yönünden davanın husumet nedeni ile reddinin gerektiğini beyan ederek davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; “Öncelikle davalılardan …….. A.Ş. yönünden husumet itirazının değerlendirilmesi gerekir ise; her ne kadar dava konusu yol yapımına dair projenin başlangıcında davalı ……. A.Ş. de müteahhit firmalardan ise dava konusu olay tarihi olan 14/06/2017’den yaklaşık 6 ay önce 12/01/2017 tarihinde söz konusu yol yapımına ilişkin tüm hak ve sorumluluklarını Akçaabat Noterliğinin 12/01/2017 tarih … yevmiye numaralı işlemi ile diğer davalılara devretmiş olup, dava konusu olaya dair hiç bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Bu nedenle bu davalı yönünden davanın pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeni ile reddi ve ret sebebi diğer davalılardan farklı olduğu için lehine ayrı bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmiştir.
Diğer davalılar yönünden yapılan yargılamada ise; dava konusu olay sebebi ile davacı sigorta şirketinin sigortalısının uğramış olduğu zararın tespiti için dosyamız sigorta eksperi bilirkişiye tevdi edilerek bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve sigortacı bilirkişi …… tarafından tanzim edilen 22/09/2020 havale tarihli bilirkişi raporundan; davacı sigorta şirketinin sigortalısı olan “…… Ltd. Şti.” isimli işyerinde dava konusu olay sebebi ile oluşan hasarın KDV dahil 87.510,50 TL olduğu, davacının sigortalısına 100.631 TL hasar tazminatı ödemesi yaparak 13.120,50 TL fazladan hasar tazminatı ödemesi yaptığı anlaşılmıştır. Davalıların sigortacısı olan dava dışı …… A.Ş. tarafından ise davacı sigorta şirketine dava konusu olay sebebi ile davadan evvel 90.567 TL ödeme yapılmış olup davacı sigorta şirketinin talep davalılardan talep edebileceği başkaca bir zararı kalmamıştır. Ancak kendi sigortalısına fazladan ödemiş olduğu 13.120,50 TL’yi sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde ödeme yaptığı sigortalısından talep edebilme imkanı bulunmaktadır. Bu nedenle diğer davalılar yönünden ise davanın esastan reddine” dair karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı ……. şirketinin oluşan zarardan sorumlu olduğunu, talep edilen zarar miktarının tespit dosyasındaki miktardan fazla olduğunu ve davalıların sigorta şirketlerince de bunun kabul edildiğini, bilirkişi raporunda dosyaya sunulan evraklar dikkate alınmadan hesaplama yapıldığını, hasar kalemleri hesabının zarar tarihindeki fiyatlandırmaya göre yapılmadığını, raporun hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, sigortalıya ödenen tazminatın rücuen tahsili istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davacı, davalıların yol yapım çalışması sırasında kanalizasyonu tıkadıkları, bu sebeple yağmur sularının sigortalının iş yerine zarar verdiğini, zararın sigorta poliçesi kapsamında ödendiğini, bu bedelin bir kısmını davalıların sigortacısından tahsil ettiğini ileri sürerek kalan kısmın davalılardan tahsilini talep etmiş, mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi ile karşılanmayan zararın kalmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, davacının karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
Davalı …… AŞ’nin olay tarihinde zararın meydana geldiği yerde faaliyetinin bulunmaması sebebiyle, ilk derece mahkemesince davalı ……. AŞ yönünden husumetin bulunmadığına yönelik değerlendirmesinde isabetsizlik görülmemiştir.
Diğer davalılar yönünden ise ilk derece mahkemesince bilirkişi incelemesi yaptırılmış olması, bilirkişi raporunun denetime elverişli ve somut olayı çözer mahiyette olması, bu rapor karşısında davacının davalılardan talep edebileceği bir zararın kalmamış olması, davacının rapora itiraz dilekçesinde ve istinaf dilekçesinde değindiği hususların esasa etkili olmadığı dikkate alındığında, ilk derece mahkemesince delillerin takdirinde hata edilmediği anlaşılmıştır.
Bu itibarla dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle yukarıda belirtilen durumlara göre istinaf incelemesine tabi hususlarda kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru tanımlandığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıda belirtilen şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 26/11/2020 tarih ve 2019/200 Esas, 2020/424 Karar sayılı hükmüne yönelik istinaf kanun yolu başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yolu başvurusu sırasında alınan peşin harcın mahsubu ile başka harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-İstinaf kanun yolu başvurusu nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf yoluna başvuran davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
5-Kararın tebliği, kesinleştirme, gider avansı iadesine ilişkin işlemlerin mahal mahkemesince YERİNE GETİRİLMESİNE,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde KESİN olmak üzere 31/05/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalı

Üye
e-imzalı

Üye
e-imzalı

Katip
e-imzalı