Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ
T.C.
TRABZON
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/661
KARAR NO : 2021/776
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/02/2021
NUMARASI : 2020/159 – 2021/93 E.K.
DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … – Av. …
Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 24/05/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 26/05/2021
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 23/07/2019 tarihinde davalı şirket tarafından sigortalı 53 DS plakalı çekici tır ile buna bağlı olan 53 DS 881 plakalı yarı römork (dors) sürücüsünün kusuru nedeniyle meydana gelen trafik kazasında ağır şekilde yaralandığını ve hastanede tedavi gördüğünü, müvekkilinin yabancı uyruklu olması, Türkçeyi fazla bilmemesi ve olayın korkusu nedeniyle kaza tespit tutanağını imzaladığını, ancak müvekkilinin olaya uygun olmayan kaza tespit tutanağında belirtildiği gibi kusurlu olmadığını, kazanın tır sürücüsünün kontrolsüz bir şekilde şerit değiştirmiş olması nedeniyle meydana geldiğini, sigorta şirketine müracaat ettiklerini, arabuluculuk başvurularını yaptıklarını, anlaşma sağlanamadığını beyan ederek talep artırım hakları saklı kalmak kaydı ile 100 TL geçici iş görmezlik tazminatı, 100 TL daimi iş göremezlik tazminatı, 100 TL bakıcı gideri ve 100 TL SGK kapsamında karşılanmayan tedavi gideri olmak üzere toplam 400 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazanın meydana gelmesinde poliçe sigortalısının kusuru bulunmadığını, bu nedenle müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, davacının müvekkili şirkete mevzuata uygun maluliyet raporu sunmadan başvuru yaptığını, bu nedenle dava şartı olan sigorta şirketine başvurunun gerçekleşmediğini, geçici iş görmezlik, geçici bakıcı gideri ve tedavi gideri tazminatlarının poliçe kapsamında olmadığını, müvekkil şirkete başvurunun geçerli olmaması iddiası nedeniyle davacının faiz talebinde bulunamayacağını beyan ederek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; “Meydana gelen trafik kazalarında ZMMS poliçesi kapsamında sigortacı olan sigorta şirketlerinin, meydana gelen kazada zarar gören, sigortalısı dışındaki üçüncü kişilerin zararlarını tazmin etmeleri için sigortalısı olan araç sürücülerinin kusurlu bulunmaları gerekmektedir. Somut olayımızda ise 23/07/2019 tarihinde meydana gelen dava konusu kazasında davalı … şirketinin sigortalısı olan araç sürücüsünün kazanın oluşumunda herhangi bir kusurunun bulunmadığı İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 18/12/2020 tarih ve 40968900-101.01.02-2020/108347 sayılı raporu ile sabit olup davalı … şirketinin tazmin yükümlülüğü altında olduğu bir zarar yoktur” gerekçesiyle davanın reddine dair karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece ATK’dan aldırılan raporun başlı başına polis tutanağına dayandırıldığını, duruşmada dinlenen tanık beyanlarının dikkate alınmadığını, raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, mahkemece karşı taraf lehine hükmedilecek vekalet ücretinin 4.080 TL değil 400 TL olması gerektiğini belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davacının kontrolündeki motosiklet ile seyir halindeyken davalının sigortalısı araçla çarpıştığı, davacının yaralandığı, bu sebeple maddi tazminat talep ettiği, mahkemece sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, davacının istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
Davacının dinlettiği tanık ifadesinden, davacı sürücünün sol şeritte seyir halinde olduğuna yönelik beyan bulunduğu, hükme esas alınan kusur raporunda ise davacının davalıyı sollamaya geçtiğine yönelik tespitin yer aldığı, bu haliyle raporda tanık beyanlarının dikkate alınmadığı anlaşılmaktadır. Eksik inceleme ve değerlendirmeyle alınan kusur raporuna yapılan itirazın reddedilerek, mevcut rapora göre hüküm kurulmuş olması, davacının dayandığı tanık delilinin değerlendirilmemesi sebebiyle doğru görülmemiştir.
Davacının olayın oluşuna ilişkin kolluk ifadesi ile dinletilen tarafsız ve yeminli tanık beyanı olayın oluşu ile ilgili örtüşmektedir. Dolayısıyla bu beyanları değerlendirmeyen ATK raporunun esas alınması mümkün değildir.
Mahkemece yapılması gereken, İTÜ Trafik kürsüsünden veya Karayolları Fen Heyeti’nden oluşturulacak bilirkişi heyetine dosyanın tevdi edilmesi sağlanarak, olayın oluş şekline ilişkin davacının kolluk ifadesi, sigortalı araç sürücüsünün kolluk ifadesi ile tarafsız tanık …’ın beyanı dosya kapsamı ile birlikte dikkate alınarak meydana gelen kazada tarafların kusur durumunu açıklığa kavuşturacak, bilimsel verilere dayalı ve denetime elverişli bir rapor aldırılarak değerlendirme yapmaktan ibarettir.
Yapılan değerlendirme neticesinde ilk derece mahkemesince davacının uyuşmazlığın çözümünde önemli derecede etkili olan iddialarından biri hakkında değerlendirme yapılmamış olduğu anlaşıldığından davacının istinaf başvurusunun kabulü ile kararın HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun KABULÜ ile Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 18/02/2021 tarih ve 2020/159 Esas, 2021/93 Karar sayılı ilamının HMK’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın HMK’nun 353/(1)-a maddesi gereğince Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-Davacı vekilinin vekalet ücretine yönelik istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine YER OLMADIĞINA,
4-İstinaf başvurusu sırasında alınan istinaf karar harcının DAVACIYA İADESİNE,
5-İstinaf başvurusu sırasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin mahkemesince verilecek nihai kararla HÜKÜM ALTINA ALINMASINA,
6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf kanun yoluna başvuran davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
7-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesine ilişkin işlemlerin mahkemesince YERİNE GETİRİLMESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda KESİN olmak üzere 24/05/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
…
Başkan …
e-imzalı
…
Üye …
e-imzalı
…
Üye …
e-imzalı
…
Katip …
e-imzalı