Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/2290 E. 2022/621 K. 07.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ

T.C.
TRABZON
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/2290
KARAR NO : 2022/621

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/10/2021
NUMARASI : 2021/195 – 2021/471 E.K.
DAVACI : GELECEK VARLIK YÖNETİMİ A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … – …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. … – Av. …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 07/04/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/04/2022
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı ……. Tic. Ltd. Şti. ile alacağını temlik eden Türkiye İş Bankası arasında akdedilen sözleşme kapsamında kullandırılan kredilerin tahsili amacıyla davalının da bulunduğu kefillere karşı Trabzon 1. İcra Müdürlüğünün 2010/5955 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek haksız itirazın iptali ile takibin devamına ve alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin 19/04/2010 tarihli borca itirazının davacıya hangi tarihte tebliğ edildiğinin bilinmediğini, dava zamanaşımı süresinin dolduğunu, müvekkil aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine konu alacağın zamanaşımına uğradığını, zamanaşımına uğramış alacak hakkında itirazın iptali ve takibin devamının mümkün olmadığını, icra takibinin dayanağı olan genel kredi sözleşmesindeki kefaletin geçersiz olduğunu, kefillerden birinin yaptığı ödeme dolayısıyla borcun sona erdiğini belirterek davanın reddi ile %40’dan aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; “Açılmış bulunan davanın icra takibine yapılan itiraz sonucu 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmamış olması nedeniyle reddine” dair karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı borçlunun ödeme emrine itirazının temlik eden bankaya ve müvekkil şirkete tebliğ edilmediğinden itirazın iptali davaları için öngörülen ödeme emrine itirazın alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamadığını, takip işlemi yapılmasının durumu değiştirmediğini belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, kredi sözleşmesinden kaynaklanan takibe yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davacı vekili dava dışı ……… Şirketinin T. İş Bankası A.Ş.’den ticari kredi kullandığını, davalının da bu krediye kefil olduğunu, aşamalarda T. İş Bankası ile müvekkili arasındaki yapılan temlik sözleşmesi gereğince alacağın temlik alındığını, kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödenmemesi üzerine kefiller hakkında takip yapıldığını ve davalının itiraz ettiğini, borcun ödenmediğini ve itirazın haksız olduğunu belirterek davalının Trabzon İcra Dairesinin 2015/30697 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, ilk takip tarihinin 2010 yılı olduğunu, dava tarihi itibariyle hak düşürücü ve zamanaşımı sürelerinin dolduğunu, ayrıca müvekkili tarafından verilen kefaletin geçersiz olduğunu, borcun tamamının diğer kefil …… tarafından ödendiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacının icra dosyasında bir takım usuli işlemler yaptığını dolayısıyla davalının itirazından haberdar olduğunu belirterek hak düşürücü süre yönünden davanın reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf kanun yoluna getirmiştir.
İİK’nun 67. maddesinde itirazın iptali davaları düzenlenmiş olup bu davanın itirazın tebliğ tarihinden itibaren 1 sene içinde açılabileceği belirtilmiştir. Gerek doktrinde gerekse de uygulamada bu sürenin hak düşürücü süre olduğu ittifakla kabul edilmektedir. Maddenin açık hükmünden anlaşıldığı üzere bu sürenin başlayabilmesi için itirazın mutlaka alacaklıya tebliğ edilmesi gerekir. Yargıtay’ın bütün dairelerinin çok uzun yıllardır sapma göstermeyen uygulamaları da bu yöndedir. Dosya kapsamından davalının itirazının davacıya tebliğ edildiğine dair bir belgeye rastlanmamıştır. Kaldı ki mahkemece de bu konuda bir araştırma yapılmadan sadece davacının icra dosyasında işlem yaptığı ve itirazdan haberdar olduğu gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Biraz önce değinildiği gibi mahkemenin gerekçesi tüm Yargıtay ve BAM uygulamalarına tamamen zıt olup kanuna aykırıdır.
Mahkemece yapılması gereken iş; davaya konu icra dosyasının kül halinde getirtilip öncelikle davalının itirazının davacıya tebliğ edilip edilmediğinin belirlenmesi, tebliğ edildiği taktirde tebliğ tarihi değerlendirilerek 1 yıllık hak düşürücü süre geçmiş ise yine davanın reddine karar vermek;
Bir yıllık hak düşürücü süre geçmemiş ise yine öncelikle davalı vekilinin süresinde yapmış olduğu zamanaşımı itirazının TBK’nun 155 ve 157/2 maddesi kapsamında yerinde olup olmadığının icra dosyası ile beraber değerlendirilip zamanaşımı dolmuş ise davanın bu nedenle reddine karar vermek;
Zamanaşımı süresi dolmamış ise itirazın iptali davalarının takibe sıkı sıkıya bağlı davalar olduğu gözetilerek takibe konu kredi sözleşmesinin hangi sözleşme olduğu belirlenip bu sözleşmenin dosya içine alınması ile yine davalının kefaletin geçersiz olduğunu ileri sürdüğü dikkate alınarak sözleşme tarihine göre uygulanması gereken 808 sayılı TBK’nun 483 vd maddeleri gereğince kefaletin geçerli olup olmadığının titizlikle değerlendirilmesi ve kefaletin geçersiz olduğu anlaşıldığı taktirde yine davanın reddine karar verilmesi;
Kefaletin geçerli olduğu sonucuna varıldığı taktirde müteselsil borçlulardan birinin yapmış olduğu ödeme oranında diğer borçluların da sorumluluğunun ortadan kalkacağı gözetilerek takibe konu kredi sözleşmesi için asıl borçlu ve diğer kefillerin yapmış oldukları ödemelere dair tüm belgelerin getirtilip iddia ve cevap dilekçesi doğrultusunda dosyanın bankacı bilirkişiye verilip davalının takibe konu krediden dolayı borçlu olup olmadığının tespit edilip bunun sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Tüm bu açıklamalar ışığında davacı vekilinin istinaf itirazlarının kabulü ile HMK’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince kararın kaldırılarak, kaldırma kararı doğrultusunda inceleme yapmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun KABULÜ ile Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 20/10/2021 tarih ve 2021/195 Esas, 2021/471 Karar sayılı ilamının HMK’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın HMK’nun 353/(1)-a maddesi gereğince Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurusu sırasında alınan istinaf karar harcının DAVACIYA İADESİNE,
4-İstinaf başvurusu sırasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin mahkemesince verilecek nihai kararla HÜKÜM ALTINA ALINMASINA,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf kanun yoluna başvuran davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesine ilişkin işlemlerin mahkemesince YERİNE GETİRİLMESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda KESİN olmak üzere 07/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan …
e-imzalı

Üye …
e-imzalı

Üye …
e-imzalı

Katip …
e-imzalı