Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/200 E. 2021/327 K. 03.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ

T.C.
TRABZON
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/200
KARAR NO : 2021/327

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/12/2020
NUMARASI : 2020/51 Esas-2020/468 Karar

DAVANIN KONUSU : Şirketin İhyası
KARAR TARİHİ : 03/03/2021
Taraflar arasında görülen şirketin ihyası davasının yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davalı … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı dava dilekçesinde özetle; davacı kurumun Trabzon Sigorta İl Müdürlüğünde işlem gören …. İnşaat San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin sigortalı çalışanlarından …’ın vefatı nedeni ile kurumun sigortalı hak sahiplerine 71.504,73 TL miktarlı peşin sermaye değerli gelir bağlandığını, bağlanan gelirin tahsili amacı ile Tonya Asliye Hukuk Mahkemesine açılan dava dosyası gereğince Ticaret Sicilinden terkin edilen “…İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi”nin ihyası için taraflarına süre verilmesi amacıyla bu davayı açtıklarını, terkinin ilan tarihinden önceye ait borcun tasfiyede dikkate alınmadan şirketin terkin edildiğini, terkin işlemleri sırasında borcunun bulunduğunun dikkate alınmamasının ihya sebebi olduğunu, bu nedenle …. İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin ihyasına karar verilmesini talep ve dava ettikleri görülmüştür.
CEVAP :
Davalı … Sicili vekili cevap dilekçesinde özetle; tasfiyesi yapılan şirketin tasfiye işlemlerinin tam ve eksiksiz yapıldığını, dava dışı… İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin 28/12/2009 tarihinde tasfiyeye girdiği şirket ortaklarından …’ın aynı zamanda tasfiye memuru olarak atandığını, şirketin 05/05/2011 tescil tarihinde kaydının silindiğini, davalı müdürlük tarafından dava dışı şirketin kaydının geçici 7. maddeden kaynaklı terkin işlemlerinin yapılmadığını, ihya davalarında Ticaret Sicil Müdürlüklerinin yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalı … Memurluğunun sicilden silme işlemini haklı ve yasal nedenler ile tam ve eksiksiz yaptığını, tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderlerinden ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasını talep ettiği görülmüştür.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı kurumun ihyasını talep ettiği şirketten alacağı olduğunu iddia ettiği tutarın şirketin tasfiye tarihinden önce var olduğunu, şirketin ihyasının ise tasfiye tarihinde bulunmayan ve sonradan ortaya çıkacak olan alacaklarla sınırlı istenebileceğini, ayrıca on yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; “dava konusu “… İnşaat ve Ticaret Limited Şirketi’nin” 28/12/2009 tarihinde tasfiyeye girerek 05/05/2011 tarihinde terkin edildiği, TTK Geçici 7. maddesi uyarınca resen terkin edilmediği için TTK 7/15. maddesi uyarınca görülmekte olan davanın 5 yıllık hak düşürücü süreye tabi olmadığı, davalı … Müdürlüğü’nün yasal hasım olduğu, bu nedenle aleyhinde yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmeyeceği, diğer davalı …’ın ise dava konusu şirketin tasfiye memuru olduğu, Tonya Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/78 (bozma öncesi 2014/100) esas sayılı davası kapsamında davacıya görülmekte olan davanın açılması için süre verildiği, bu nedenle davacının görülmekte olan şirketin ihyası davasını açmakta haklı ve korunmaya değer yararının bulunduğu” gerekçeleriyle davanın kabulü ile “Tasfiye halinde …. İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi”nin Tonya Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/78 (Bozma Öncesi 2014/100 ) Esas sayılı dava dosyası ile sınırlı olmak üzere ihyasına ve Tasfiye memuru olarak son tasfiye memuru …’ın atanmasına karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı …’ın tasfiye memuru olarak görev yaptığı şirketin tasfiye işlemlerini 11/05/2011 tarih, 7813 sayılı Ticaret Sicil Gazetesinin 1128 numaralı sayfasında yayımlanan karar ile tamamlamış olduğunu, davacının alacaklı olduğunu iddia ettiği alacağının tasfiye tarihinden önce var olduğunu, şirketin ihyasının tasfiye tarihinde bulunmayan ve sonradan ortaya çıkacak olan alacaklarla sınırlı istenebileceğini, somut olayda ise kurumun iddia ettiği alacağının tasfiye tarihinden önce de var olduğunu, bu alacağa dayalı olarak şirket ihyasının istenemeyeceğini, bu nedenlerle mahkemece verilen kararın doğru olmadığını, davanın açılmasından davalının sorumlu olmadığını, davanın niteliği itibariyle davalı …’a yöneltilmiş olması nedeniyle davalı hakkında vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığını, davacı kurum tarafından talep edilen alacak kaleminin on yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu ve zamanaşımı süresinin 2014 yılında dolduğunu, bu nedenle davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını, tüm bu nedenlerle istinaf başvurusunun kabulü ile mahkemece verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, tasfiye nedeniyle ticaret sicilinden terkin edilerek tüzel kişiliği ortadan kalkmış bulunan şirketin ihyası istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Somut olayda … İnşaat ve Ticaret Limited Şirketi’nin gelen ticaret sicil yazısından anlaşıldığı üzere 05/05/2011 tarihinde ticaret sicilinden kaydının silindiği, incelenen Ticaret Sicil Gazetesi örneklerinden de görüldüğü üzere tasfiyesinin bizzat ilgili şirket tarafından yapılmasına karar verildiği ve tasfiye memurlarının atandığı ve tasfiyenin gerçekleştiği, davacının ise Tonya Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/78 Esas sayılı tasfiye edilen şirketten olan alacağına ilişkin olan dava dosyasından tasfiye edilen şirketin ihyası edilmesine ilişkin verilmiş olan yetki ile iş bu davayı açtığı anlaşılmaktadır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile “Tasfiye halinde …. İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi”nin Tonya Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/78 (Bozma Öncesi 2014/100 ) Esas sayılı dava dosyası ile sınırlı olmak üzere ihyasına ve Tasfiye memuru olarak son tasfiye memuru …’ın atanmasına karar verdiği ve davalı … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu görülmüştür.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Ek tasfiye başlıklı 547. maddesine göre;
(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.
(2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.
Mahkemece kabulde Tonya Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi 2019/78 Esas sayılı dosyasının görülüp sonuçlandırılması ve infazı işlemleriyle sınırlı olarak ihya kararı ile birlikte tescil ve ilama karar vermesinde bir hukuka aykırılık bulunmadığı gözlemlenmiştir. Yine davalının tasfiye memuru olması sebebiyle aleyhine ücreti vekalet hükmedilmesinde de hukuka aykırılık yoktur.
Tüm bu açıklamalar ışığında dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlara, yasaya uygun gerektirici nedenler ile verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu görülmüş, bu haliyle davalı … vekilinin tüm istinaf itirazlarının HMK’nun 353/(1)-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıda belirtilen şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/12/2020 tarih ve 2020/51 Esas-2020/468 Karar sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davalı … vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun HMK’nun 353/(1)-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE.
2-İstinaf kanun yolu başvurusu sırasında harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına YER OLMADIĞINA.
3-İstinaf kanun yolu başvurusu nedeniyle davalı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA.
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf kanun yoluna başvuran davalı … aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesine yer OLMADIĞINA.
5-Kararın kesinleştirme, gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine GETİRİLMESİNE.
6-Gerekçeli kararın Dairemizce TARAFLARA TEBLİĞİNE.
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nun 361. ve 362. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi zarfında Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere 03/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


Başkan

e-imzalıdır.

Üye

e-imzalıdır.

Üye

e-imzalıdır.

Katip

e-imzalıdır.