Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/1462 E. 2021/1219 K. 27.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/1462 – 2021/1219
T.C.
TRABZON
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1462
KARAR NO : 2021/1219

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/04/2021
NUMARASI : 2019/92 – 2021/194 E.K.
DAVACILAR : 1-
2-
3-
VEKİLLERİ : Av.
DAVALI :
VEKİLİ : Av.
DAVANIN KONUSU : Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Tazminat
KARAR TARİHİ : 27/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/09/2021
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin murisi ve desteğinin 19/09/2009 tarihinde sevk ve idaresindeki …… plakalı araç ile yapmış olduğu tek taraflı trafik kazası neticesinde vefat ettiğini, müteveffanın vefatına sebebiyet veren …… plakalı aracın kaza tarihinde ZMMS poliçesi ile davalı sigorta şirketine sigortalı olduğunu, müteveffa desteğin vefatından sonra geride destekten yoksun kalan müvekkillerinin kaldığını, bu kazada desteğini kaybeden müvekkillerinin yaşadığı ve yaşayacağı acıyı tarif etmenin mümkün olmadığını, müvekkillerinin murisin vefatı ile desteğinden mahrum kaldıklarını beyan ederek her bir müvekkili için şimdilik 5.000 TL destekten yoksun kalma zararının kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt (avans) faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazada asli kusurun müteveffaya ait olup destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin zorunlu trafik sigortası teminatının dışında olduğunu, müteveffanın çocuklarının destekten yararlanma yaş sınırını aştıklarını ve müteveffanın desteğinden çıktıklarını, haksız fiil sebebiyle meydana gelen maddi zararın tazmini sebebiyle açılan davalarda ticari temerrüt faizi istenmesinin hatalı olduğunu, müvekkilin temerrüde düşmediğini, ihtar tarihinden değil dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; “davacının davasının bedel artırım dilekçesi doğrultusunda kabulü ile davacı …… için 124.291,44 TL, davacı …… için 490,16 TL, davacı ……. için 6.479,37 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesine” dair karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kazada asli kusurlunun müteveffa olduğunu, destek şahsın kusuruna denk gelen destek tazminat taleplerinin teminat dışı olduğunu, murisin çocukları olan davacıların destekten yararlanma yaş sınırının dolduğunu, bilirkişi raporuna göre PMF tablosuna göre hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, işleyecek dönem tazminatı hesap tablosunun açık, detaylı ve aktüer peşin sermaye indirimi yapılacak şekilde hesaplanarak raporda belirtilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, destekten yoksun kalma tazminatına ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davacılar vekili müvekkillerinin murisi ……’nin 19/09/2009 tarihinde yapmış olduğu tek taraflı kaza sonucu vefat ettiğini belirterek şimdilik 5.000’er TL destekten yoksun kalma tazminatı istemiş;
Davalı ise davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak davanın kabuülne karar verilmiş, kararı davalı istinaf kanun yoluna getirmiştir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunun PMF 1931 tarihli PMF cetvelleri dikkate alınarak hazırlandığı görülmüştür.
Trafik kazasında cismani zarara uğrayan ve buna dayalı olarak işgücü kaybı tazminatı isteminde bulunan hak sahiplerinin bakiye ömürleri daha önceki yıllarda Fransa’dan alınan 1931 tarihli “PMF” cetvellerine göre saptanmakta ise de; Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, BNB Danışmanlık, Marmara Üniversitesi ve Başkent Üniversitesi’nin çalışmalarıyla “TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” hazırlanmıştır. Gerçek zarar hesabı, özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu durumda; Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve yine bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içerdiği göz önüne alındığında, Dairemizce de tazminat hesaplamalarında TRH 2010 Tablosu’na göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesinin, güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir. Bu itibarla; tazminat hesaplamasında, PMF 1931 Tablosu’nun kullanılması yerinde olmamıştır (Yargıtay 4. HD’nin 2021/3173-2944 E.K. Sayılı ilamı).
Davacıların hak kazanabileceği destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanması için alınacak raporda teknik faiz uygulaması yapılmamalıdır. Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarih- 2019/40-2020/40 sayılı kararı ile; KTK’nun 90. maddesindeki “bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir” bölümündeki “bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir. Bu nedenle; işgücü kaybı tazminatı hesabında, yeni ZMSS Genel Şartları ekindeki cetvellerin kullanılması mümkün olmadığından ve %1,8 teknik faiz uygulaması da anılan cetvellerle getirildiğinden, artık uygulanması mümkün değildir. Tazminat hesaplamasının, %1,8 teknik faiz uygulanmadan yapılması gereklidir (Yargıtay 4. HD’nin 2021/3173-2944 E.K. Sayılı ilamı).
Açıklanan tüm bu hukuki ve maddi vakıalar karşısında; davacılar için, TRH 2010 Tablosu’na göre muhtemel bakiye ömrün belirlenmesi ve %1,8 teknik faiz uygulanmadan tazminatın hesaplanması; bilinmeyen/ işleyecek devre hesabı yapılırken, bilinen son gelirin her yıl için %10 artırılıp %10 iskonto edilmesi yönteminin kullanılması, bilinen ve bilinmeyen dönem hesabının hangi tarihlerden başlayıp bittiği açık ve denetime elverişli bir şekilde belirtilerek; tazminat hesaplamasının davalı lehine oluşan usuli kazanılmış haklar gözetilerek rapor tarihindeki veriler (işlemiş/ işleyecek devre belirlemesi için) baz alınarak yapılması için, daha önce rapor düzenleyen bilirkişiden ek rapor alınıp, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı biçimde karar verilmesi doğru görülmemiştir (Yargıtay 4. HD’nin 2021/3173-2944 E.K. Sayılı ilamı).
Tüm bu açıklamalar ışığında davalı vekilinin istinaf itirazlarının kabulü gerekmiş ve HMK’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince kararın kaldırılarak, kaldırma kararı doğrultusunda inceleme yapmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun KABULÜ ile Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/04/2021 tarih ve 2019/92 Esas, 2021/194 Karar sayılı ilamının HMK’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın HMK’nun 353/(1)-a maddesi gereğince Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-Davalı vekilinin sair istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine YER OLMADIĞINA,
4-İstinaf başvurusu sırasında alınan istinaf karar harcının DAVALIYA İADESİNE,
5-İstinaf başvurusu sırasında davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin mahkemesince verilecek nihai kararla HÜKÜM ALTINA ALINMASINA,
6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf kanun yoluna başvuran davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
7-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesine ilişkin işlemlerin mahkemesince YERİNE GETİRİLMESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda KESİN olmak üzere 27/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalı

Üye
e-imzalı

Üye
e-imzalı

Katip
e-imzalı