Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/1194 E. 2021/1630 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2021/1194 – 2021/1630
T.C.
TRABZON
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1194
KARAR NO : 2021/1630

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/04/2021
NUMARASI : 2017/228 – 2021/198 E.K.
DAVACI :
VEKİLLERİ : Av.
DAVALILAR : 1-
VEKİLLERİ : Av.
2-
3-
VEKİLLERİ : Av.
4-
VEKİLLERİ : Av.
5-
VEKİLİ : Av.
6-
7-
VEKİLLERİ : Av.
İHBAR OLUNAN :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 18/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/11/2021
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı ve davalı …. vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin …… santralini mevzuata uygun şekilde kurarak ve işleterek üretim faaliyetinde bulunan bir şirket olduğunu, dava dışı TEİAŞ ve ÇEDAŞ daha sonraki tarihlerde devreye sokulan diğer muhatap şirketlere ait HES’lerin ürettiği elektriği de kapasitenin yetersizliği nedeni ile müvekkili tarafından inşaa edilen hatta bağlayarak bu hat üzerinden iletmeye başladığını, davalılardan Çoruh Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin dağıtım hattını süresinde yapmaması nedeniyle iletim bağlantısının, müvekkili şirket tarafından inşa edilen iletim hattından 12/05/2015 tarihinden önceden uyarı yapılmaksızın TEİAŞ tarafından söküldüğünü, bu nedenle müvekkilinin iki ay süre ile elektrik üretimi yapamadığını ve gelir kaybına uğradığını beyan ederek fazlaya dair hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak üzere 50.000 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren hesaplanacak ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalılar vekilleri cevap dilekçelerinde davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; “Davalı ÇEDAŞ aleyhindeki davanın ıslah edilmiş hali ile kabulü ile; 50.000 TL’si için dava tarihi olan 06/06/2017 tarihinden, bakiye kısmı için ıslah tarihi olan 09/10/2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte 5.675.835,06 TL’nin davalı ÇEDAŞ’tan alınarak davacıya verilmesine, diğer davalılar aleyhinde açılmış olan davaların ayrı ayrı reddine” dair karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ÇEDAŞ dışındaki davalılar yönünden de kabul kararı verilmesi gerektiğini, davalı ÇEDAŞ yönünden faiz başlangıç tarihinin yanlış belirlendiğini, davalıların eylemlerinin haksız fiil olduğunu, davalıların temerrüde düştüklerini belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Davalı ÇEDAŞ vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin davacı ile bağlantı anlaşması yapılmadan yasal olarak davacı şirketi ilişkin hiç bir işlem yapma yükümlülüğü olmadığını, davacı şirketin mevzuata ilişkin yükümlülüklerini yerine getirmediğini, taraflarca imzalanan 09/05/2014 tarihli tutanağın hukuki niteliğinin ilk derece mahkemesince incelenmediğini, mahkeme kararının taraflar arasında akdedilen bağlantı anlaşması hükümlerine aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, tazminat istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Somut Olay ve İddialar
Davacının elektrik üretim lisans sahibi şirket olduğu, …… işletmesini yürüttüğü, bu iki işletmede üretilen enerjinin ……..’ne aktarılmasının hedeflendiği, …….’nin faaliyete geçmemesi sebebiyle geçici olarak Gümüşhane (Tekkeköy) TM ile bağlantısının TEİAŞ ile yapılan anlaşma neticesinde sağlandığı, TEİAŞ’ın 12/05/2015 tarihinde geçici bağlantıya son verdiği, davacının trafo kiralamak suretiyle 01/07/2015 tarihinde yeniden bağlantı kurduğu, bu aradaki 49 günlük süreçte üretim yapılmadığı, geçici trafodaki arızlar sebebiyle de 11-18 Kasım 2015 tarihleri arasında 8 gün, 06-10 Haziran 2016 tarihleri arasında 5 gün, 14-29 Aralık 2016 tarihleri arasında ise 15 günlük trafo arızası yaşandığı bu sebeple üretim yapılmadığı iddiasıyla tazminat talebinde bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacı, davalı Çoruh EDAŞ’ın ………..arasındaki 10 km’lik Orta Gerilim Hattı (OGH) kurulumunun yapmadığı gerekçesiyle kanuni yükümlülüklerine aykırı davrandığını; diğer davalıların ise bakanlıkta yapılan 09/05/2014 tarihli protokolle üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmedikleri gerekçesiyle zarardan sorumlu tutulmaların gerektiğini ileri sürmüştür.
Dava Konusu Orta Gerilim Hattının Kurulmasında Sorumluluk
30/03/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu (EPK), kanuna dayalı olarak çıkartılan Elektrik Piyasası Bağlantı ve Sistem Kullanım Yönetmeliği (EPBSKY) ve Elektrik Piyasası Dağıtım Yönetmeliği (EPDY) hükümlerinin birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir.
Elektrik enerjisinin 36 kV ve altındaki hatlar üzerinden nakli dağıtım olarak tanımlanmaktadır (EPK m.3/1-ç). Dağıtım faaliyeti ise dağıtım lisansına sahip şirket tarafından yürütülmektedir (EPK m.9).
Somut olayda dava konusu OGH’nin 36 kV altında olduğu, hattın kurulduğu bölgede davalı Çoruh EDAŞ’ın lisanslı dağıtım şirketi olduğu, bu haliyle dava konusu OGH’nin kurulumunun davalı Çoruh EDAŞ’ın sorumluluğunda olduğu anlaşılmaktadır.
Sorumluluğun Başlangıcı
Dava konusu hattın kurulumunun davalı Çoruh EDAŞ’ın sorumluluğunda olması ile bu davalının süreye bağlı olmaksızın sınırsız sorumluluğunun olduğu anlamına gelmez. Sorumluluğun mevzuat çerçevesinde ne zaman başladığının tespiti eldeki uyuşmazlığın çözümü için önemlidir.
Dava konusu olayla bağlantılı olarak elektrik üretiminden dağıtımına kadarki süreç şu aşamalardan geçmektedir:
1-Üretim şirketinin üretim ön lisansı ve lisansını almak (EPK m.4/1-a, m.5, m.7),
2-Bağlantı görüşü almak (EPK m.23, EPBSKY m.10/A/3),
3-Bağlantı sözleşmesi yapmak için dağıtım şirketine başvurmak (EPK m.9, EPBSKY m.12/5),
4-Bağlantı sözleşmesi imzalamak ve sözleşme ile bağlantının yapılabileceği süreyi belirlemek (EPBSKY m.12/6,7),
5-Bağlantının yapılması.
Görüldüğü üzere elektrik piyasası mevzuatına göre dağıtım şirketinin nakil hattını kurması için bu sürecin işletilmesi gerekmektedir. Sürecin usulünce işletilmesi ve dağıtım şirketinin EPBSKY’nın 12/7 hükmünde belirlenen süre içerisinde bağlantıyı yapmaması halinde ise dağıtım şirketinin sorumluluğu doğacaktır.
Başka bir ifade ile dağıtım şirketinin sorumluluğunun başlaması için bağlantıyı kurmakla yükümlü olduğu sürenin mevzuat veya sözleşme ile belirlenmesi gerekmektedir.
Eldeki dosyada davacının Çoruh EDAŞ’a 09/05/2014 tarihinden önce başvurduğuna ilişkin bir delil ibraz edilmemiştir. 09/05/2014 tarihli tutanakta da davalı Çoruh EDAŞ’ın bağlantıyı ne zaman sağlaması gerektiğine ilişkin bir belirleme yapılmamıştır. Bu durumda taraflar arasındaki ilk belirlemenin 30/12/2014 tarihli Bağlantı Anlaşması ile yapıldığı, bu anlaşma ile davalı Çoruh EDAŞ’ın sözleşmenin EK-1 belgesinde yer alan “Bağlantı İçin Öngörülen Tarih: 27/09/2015” ibaresinden anlaşıldığı üzere dava konusu bağlantıyı 27/09/2015 tarihine kadar sağlamayı üstlendiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda davalı Çoruh EDAŞ’ın sorumluluğunun başlangıç tarihi 27/09/2015 olup, bu tarihten öncesine ait zararlardan sorumlu tutulması doğru olmamıştır.
Davacının iddia ettiği 49 günlük üretim kaybı ile geçici trafo kiralanmasına ilişkin hususlar 27/09/2015 tarihinden önceki zararlar olduğundan, davalı Çoruh EDAŞ’ın bu zararlardan sorumlu tutulması doğru görülmemiştir.
Davalı Çoruh EDAŞ 27/09/2015 tarihinden sonraki zararlardan sorumludur. Bu tarihten sonra davacı ürettiği elektriği geçici hat üzerinden satmış ise de bu husus davalı Çoruh EDAŞ’ın sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Zira davacı bu davranışı ile esasında zararın artmasını engellemiştir. Başka bir ifade ile geçici hat hiç kurulmamış olsaydı davalı Çoruh EDAŞ 27/09/2015 tarihinden sonraki tüm zararlardan sorumlu olacaktı. Bu durumda davacının geçici hat kullanmasının zararı azaltmaya yönelik olduğu, ancak buna rağmen kesintiler sebebiyle zararın tam olarak önlenemediği dikkate alındığında davalı Çoruh EDAŞ’ın bu kesintilerden kaynaklanan zararlardan sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır.
Bu durumda davacının sadece 11-18 Kasım 2015, 06-10 Haziran 2016 ve 14-29 Aralık 2016 tarihleri arasındaki arızalardan kaynaklı zararını isteyebileceği anlaşılmaktadır.
Zarar Hesabı
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda kesinti dönemine ait zarar hesabı yapılmamış, delil tespitinde yapılan rapora atıf yapılmakla yetinilmiştir. Ancak yapılan hesaplama ve varılan sonuç uyuşmazlığı çözmeye elverişli değildir.
Davacı üretim şirketinin ürettiği tüm elektriği satacağının kabul edilmesi doğru görülmemiştir. Zira gerek mevzuat, gerekse taraflar arasında yapılan Bağlantı Anlaşması ve kurulacak olan Sistem Kullanım Anlaşması ile davacının kurulacak olan OGH aracılığıyla satacağı elektrik sınırlıdır. Bu sebeple salt üretim kapasitesine dayalı zarar hesabı gerçek zarar olarak kabul edilemez.
Mahkemece, davalı Çoruh EDAŞ’ın arızaların meydana geldiği tarihlerde satabileceği elektrik (üretim kapasitesi de dikkate alınarak) esas alınarak zarar hesabının yaptırılmaması doğru görülmemiştir.
Davacının İstinaf Sebeplerinin İncelenmesi
Yukarıda yapılan açıklamalardan anlaşıldığı üzere zararın meydana geldiği hattın sorumluluğu davalı Çoruh EDAŞ’tadır. Diğer davalıların yasal olarak bir sorumlulukları bulunmadığı gibi, sözleşme ilişkisi de bulunmamaktadır. Öte yandan zararın meydana gelmesinde diğer davalıların hukuka aykırı bir davranışları da ispatlanamamıştır. Bu sebeple diğer davalıların sorumlu tutulmamasında hukuka aykırılık görülmemiştir.
Mahkemece dava ve ıslah tarihinden faiz işetilmiştir. Ancak davalı Çoruh EDAŞ’ın sorumluluğunun sözleşme sorumluluğu olduğu dikkate alınarak davalının temerrüte düştüğü tarihin tespiti ile faizin bu tarihten itibaren başlatılması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Sonuç Değerlendirmesi
İlk derece mahkemesince davalı Çoruh EDAŞ’ın sorumluluğunun başlangıç tarihinin tespit edilmemesi, davacı ile aralarındaki Bağlantı Sözlemesi’nin değerlendirilmemesi, zarar hesabı yaptırılırken gerçek zarar miktarının tespiti yerine davacının üretim kapasitesine göre hesap yaptırılması, hüküm kurmaya ve denetime elverişle rapor aldırmadan sonuca gidilmesi doğru görülmemiş, hükme etki edecek nitelikteki delillerin toplanmaması ve değerlendirilmemesi sebebiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesince;
-Davacıya müzekkere yazılarak …….nde 2015 ve 2016 yıllarına ait günlük üretim ve satış verilerinin istenmesi,
-Davalı Çoruh EDAŞ’a müzekkere yazılarak ……. santrallerinin faaliyete geçmesi halinde davacının satabileceği günlük elektrik miktarının bildirilmesinin istenmesi,
Gerekmektedir.
Bahsi geçen bilgi ve belgeler geldikten sonra dosyanın elektrik piyasası, elektrik üretim ve dağıtım faaliyetleri alanında uzman bilirkişi, elektrik piyasası mevzuatı alanında uzman bilirkişi ve hesap uzmanı bilirkişilerin yer aldığı bir heyete tevdi edilmesi sağlanarak, dosya kapsamı, elektrik piyasası mevzuatı ve yukarıda belirtilen hususlar ışığında davacının 11-18 Kasım 2015, 06-10 Haziran 2016 ve 14-29 Aralık 2016 tarihleri arasındaki arızalardan kaynaklı zararının tespitinin istenmesi, bu hususlarda denetime elverişli rapor düzenlenmesi sağlanarak ve davalının temerrüte düştüğü tarih tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir.
Yapılan değerlendirmeler neticesinde ilk derece mahkemesince hükmün esasına etkili deliller toplanmadan ve değerlendirilmeden karar verildiği, bu haliyle verilen kararda hukuka uyarlık görülmediği anlaşılmakla, davalı Çoruh EDAŞ vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın HMK’nın 353/1-a-6 hükmü gereğince kaldırılmasına, sair istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı ve davalı Çoruh EDAŞ vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun KABULÜ ile Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 22/04/2021 tarih ve 2017/228 Esas, 2021/198 Karar sayılı ilamının HMK’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın HMK’nun 353/(1)-a maddesi gereğince Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-Sair istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine YER OLMADIĞINA,
4-İstinaf başvurusu sırasında alınan istinaf karar harcının davacı ve davalı Çoruh EDAŞ’a İADESİNE,
5-İstinaf başvurusu sırasında davacı ve davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin mahkemesince verilecek nihai kararla HÜKÜM ALTINA ALINMASINA,
6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf kanun yoluna başvuran taraflar yararına vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
7-Kararın tebliği, kesinleştirme ve gider avansı iadesine ilişkin işlemlerin mahkemesince YERİNE GETİRİLMESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda KESİN olmak üzere 18/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalı

Üye
e-imzalı

Üye
e-imzalı

Katip
e-imzalı