Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/1084 E. 2021/1288 K. 01.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ

T.C.
TRABZON
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1084
KARAR NO : 2021/1288

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/03/2021
NUMARASI : 2020/262 – 2021/134 E.K.
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 01/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/10/2021
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı ile ……. plakalı aracın satışı konusunda anlaştıklarını, araç satışının noter kanalıyla yapıldığını, aracın denetimi esnasında motor numarasında kuşkulu durumun görülmesi üzerine Trabzon Makine Mühendisleri Odasından rapor alınması gerektiğinin müvekkiline bildirildiğini, müvekkilinin değinilen kuruluşa başvurarak rapor düzenlenmesini istediğini, yapılan denetim üzerine aracın motor numarası ile üzerindeki mühürlerin gerçek olmadığının saptandığını, Trabzon Trafik Tescil Denetleme Müdürlüğüne bu durumun bildirildiğini ve yapılan bildirim sonunda aracın trafikten çekilerek kullanılmaz duruma geldiğini, aracın gizli ayıplı olduğunu beyan ederek gizli ayıplı malın müvekkiline satılmasından dolayı çoğa ilişkin istek ile dava hakları saklı tutularak müvekkilinin aracında oluşan değer kayıplarının saptanmasıyla yürütülecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin Samsun İlinde ikinci el araç alım satım işiyle iştigal ettiğini, davaya konusu aracın müvekkili tarafından Rize İli Pazar İlçesinde aynı ticari alanda faaliyet gösteren …… isimli şahsa satıldığını, bu şahsın devir bedelinden kaçınmak veya muhasebesel herhangi başka kaygılarla müvekkilinden aracın devrini almadığını, satış vekaletnamesini almakla yetindiğini, yani müvekkili ile davacı şirket arasında herhangi bir satış sözleşmesinin bulunmadığı gibi herhangi bir hukuki ilişkinin de mevcut olmadığını, bu nedenle müvekkilinin iş bu davada pasif dava ehliyetinin de bulunmadığını, davaya konu araçta iddia edilen şase numarasının değişikliğine ilişkin ayıbın Makine Mühendisleri Odası Trabzon Şubesinin 21/12/2015 tarihli tespit raporu ile birlikte netliğe kavuştuğunu, bu tarihten sonra müvekkiline yapılan herhangi bir ayıp bildiriminin bulunmadığını beyan ederek davanın reddini dilemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; “Davacının davasının bedel artırım dilekçesi de dikkate alınarak kabulü ile, 24.800 TL değer kaybı tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,” dair karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; husumetin hatalı değerlendirildiğini, usulüne uygun ayıp ihbarı yapılmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını, hukuki yararın bulunmadığını, ayıbın kendi mülkiyet döneminde ortaya çıktığının belirli olmadığını ve bilirkişi raporunun uyuşmazlığı çözecek mahiyette olmadığını belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, ayıp sebebiyle tazminat istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davacının davalıdan araç satın aldığı, aracın ayıplı olduğu iddiasıyla eldeki davayı açtığı, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği, davalının karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
Dosya arasında yer alan 31/10/2015 tarihli araç muayene belgeleri, 21/12/2015 tarihli tespit raporu ve dosya arasında yer alan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde dava konusu araçta motor ve şase numaralarının değiştirildiği, orijinal olmadığı, bu haliyle araçta gizli ayıp bulunduğu sabittir.
Davalı istinaf sebebi olarak (I)husumetin hatalı değerlendirildiğini, (II)usulüne uygun ayıp ihbarı yapılmadığını, (III)davanın zamanaşımına uğradığını, (IV)hukuki yararın bulunmadığını, (V)ayıbın kendi mülkiyet döneminde ortaya çıktığının belirli olmadığını ve (VI)bilirkişi raporunun uyuşmazlığı çözecek mahiyette olmadığını ileri sürmüştür.
(I)Dava konusu aracın satış belgesinde satıcının davalı olduğu, 2918 sayılı KTK’nın 20/1-d bendi gereğince noter haricinde araç satış sözleşmesinin mümkün olmadığı, bu haliyle davalının aracı üçüncü kişiye sattığı yönündeki iddiasının dinlenemeyeceği anlaşılmakla, satıcı konumunda olan davalının husumet itirazı yerinde görülmemiştir.
(II-III)Dava dilekçesinin davalıya 28/07/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalının süresinde cevap dilekçesi vermediği, 25/01/2018 günü ön inceleme duruşmasının yapıldığı anlaşılmıştır.
Davalı ihbar ve zamanaşımına yönelik iddialarını 09/07/2018 tarihli dilekçesinde dile getirdiği, bu tarihin HMK’nın 141. maddesi gereğince savunmanın değiştirilmesi veya genişletilmesinin yasak olduğu süreye denk geldiği, bu haliyle bu iddiaların dinlenemeyeceği anlaşılmakla, davalının bu yöndeki istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
(IV)Dava açıldığı tarihte, davacının zararını tam olarak tespit etmesinin beklenmediği, bu haliyle belirsiz alacak davası açmasında hukuka aykırılık görülmediği, davacı seçimlik hakkını açıkça belirtmemiş ise de bilirkişi raporu ve dosya kapsamından anlaşıldığı üzere ücretsiz onarım, ayıp oranında bedelde indirim ve ayıpsız benzeri ile değişimin mümkün olmadığı, bu haliyle davacının talebinin bedel iadesine yönelik olduğu, bu talebin bedel arttırım dilekçesi ile ortaya konulduğu anlaşılmakla, bu yöndeki istinaf sebepleri de yerinde görülmemiştir.
(V)Dosya kapsamında davalının satıcı olduğu, ayıbın satıştan önce var olduğu, davalının ayıbı bilmese bile ayıptan sorumlu olduğu dikkate alındığında bu yöndeki istinaf sebepleri de yerinde görülmemiştir.
(VI)Bilirkişi raporunun olayla uyumlu, denetime elverişli, araçtaki ayıbın varlığını ortaya koyan tespitler içermesi karşısında hükme esas alınmasında bir isabetsizlik görülmemiş, bu yöndeki istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Yapılan açıklamalar karşısında ilk derece mahkemesi kararının hukuka uygun olduğu anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 hükmü gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/03/2021 tarih ve 2020/262 Esas, 2021/134 Karar sayılı hükmüne yönelik istinaf kanun yolu başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yolu başvurusu sırasında alınan peşin harcın mahsubu ile 1.270,58 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-İstinaf kanun yolu başvurusu nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf yoluna başvuran davalı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
5-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç tahsil ve gider avansı iadesine ilişkin işlemlerin mahal mahkemesince YERİNE GETİRİLMESİNE,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde KESİN olmak üzere 01/10/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan …
e-imzalı

Üye …
e-imzalı

Üye …
e-imzalı

Katip …
e-imzalı