Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/1066 E. 2021/1438 K. 18.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ BAM TRABZON 4. HUKUK DAİRESİ
T.C.
TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1066
KARAR NO : 2021/1438

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/03/2021
NUMARASI : 2018/362 Esas-2021/138 Karar

DAVALILAR : 1-…
2-… – …
VEKİLİ : Av. …- UETS
DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …-
DAVANIN KONUSU : İstirdat
KARAR TARİHİ : 18/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/10/2021

Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davalılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili * tanzim tarihli * TL bedelli * Şubesine ait * nolu çeki, * lehine düzenleyerek verdiğini, *’nin ortağı olan …’nın bu çekin vadesinde karşılığının bulunmadığını belirterek bedelini talep ettiğini, mevcut ticari ilişkiden kaynaklanan güven ile çekin ellerinde olduğu kanısından ötürü çek bedeli * TL’nin * tarihli havale ile şirket ortağı ve temsilcisi olan …’ya gönderildiğini, çekin iadesi beklenirken bu çeke dayalı olarak * tarafından müvekkili aleyhine takibe geçildiğini, yasal yollara başvurmalarına karşın icra takibinin kesinleşmesinden ötürü haciz tehdidi altında 29.663,98 TL nin ödendiğini, davalıların müvekkilinden gerçeği saklayarak kendisinden haksız ve sebepsiz yere çek bedelini aldıklarını, buna karşın çek bedelinin 3. şahıs tarafından icraya konulmak suretiyle müvekkiline ödeme yapmak zorunda bırakıldığını, haksız yere ödenen çek bedelinin ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte istirdadına karar verilmesini talep ve dava ettikleri görülmüştür.
CEVAP :
Davalı şirket yetkilisi ile davalı … cevap dilekçesinde özetle; yetki itirazında bulunduklarını, icra takibinin 2011 yılına ait olduğundan zamanaşımı sebebiyle davanın reddi gerektiğini, kendilerinin davacı şirketten alacağının bulunduğunu, bu sebeple tarafına banka kanalı ile para gönderildiğini, davacının ise paranın şirket adına gönderildiğini iddia ettiğini, iddiaları kabul etmediklerini, davacının * tarihinden beri * TL’nin faizini istemekte ise de borcunu bu tarihte ödediğini, istirdatı gereken parayı ise daha sonraki bir tarihte mükerrer olarak ödediğini iddia ettiği için bu tarihten itibaren faiz talep etmesinin mümkün olmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; “davacı şirketin * TL miktarlı * tarihli * ait * numaralı çeki davalılardan * lehine düzenleyerek verdiği, daha sonra davacı şirketin çek bedelini davalı şirket ortağı olan diğer davalı …’nın hesabına gönderdiği, ancak dava konusu çekin dava dışı 3. kişi tarafından takibe konularak davacı şirkete icra takibi gönderildiği, takip kesinleşmiş olduğundan davacı şirketin icra tehdidi altında takibe konu miktarı ödediği, akabinde ödenen bedelin istirdadı için işbu davayı açmış oldukları anlaşılmıştır. Mahkemece toplanan tüm delillerle birlikte dosyamız konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilmiş, raporda; Davacı şirket defterlerinin açılış ve kapanış tasdikleri zamanında yaptırılmış, Zamanında yaptırılan tasdiklerden dolayı borç ve alacağın izah ve ispatında ticari defterler sahibi lehine delil olarak kullanılabilecek olduğu, Davacı şirketin kayıtlarına göre davacının, dava tarihi olan * tarihinde; Davalı * ‘den * TL alacağının bulunduğu bildirilmiştir. Yukarıda açıklanan gerekçelerle; mahkemece alınan bilirkişi raporundan ve tüm dosya kapsamından davacının davalıdan alacağının bulunduğu anlaşılmakla, alınan bilirkişi raporu verilecek hükme esas alınarak * TL’nin davacı şirkete iade edilmesi gerektiği” gerekçeleriyle davacının davasının kabulü ile; * TL çek bedelinin haksız yere ödenen tarih olan * tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte istirdatına karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel Mahkeme kararı usul ve yasaya aykırı olduğunu, zamanaşımı itirazları olduğunu, müvekkili şirkete yapılan bir ödemede olmadığını, hükme elverişli olmayan rapora göre karar verildiğini, defterlerini sunmak için usulüne uygun tebligat yapılmadığını, *’nın yalnız şirket ortağı olup bu borçtan ve avans faizinden sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, avans faizi uygulamasını kabul etmediklerini, tüm bu nedenlerle istinaf başvurularının kabulü mahkemece verilen kararın kaldırılmasını, talep ettiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava, mükerrer ödendiği iddia edilen çek bedelinin istirdadı istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davacı vekili ***** tanzim tarihli ve * TL miktarlı çeki davalı *’ne verdiğini, bu şirketin ortağı ve temsilcisinin diğer davalı olduğunu, çekin vadesinde karşılığının bulunmadığını davalıların beyan etmesi üzerine müvekkili tarafından çek bedelinin banka havalesi ile şirket temsilcisi …’ya gönderildiğini ancak davalılar tarafından çek bedeli ödenmesine rağmen çekin ciro edilerek piyasaya sürüldüğünü ve müvekkili hakkında icra takibi yapıldığını, bu icra takibi sonucu müvekkilinin hacizden kurtulmak amacıyla * TL ödeme yaptığını belirterek haksız yere ödenen * TL çek bedeli ile icra dosyasına ödenen vekalet ücreti, harç, takip gideri gibi ödemelerin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiş;
Davalılar ise zaman aşımı itirazında bulunarak davanın esastan reddini dilemişlerdir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, kararı davalılar istinaf kanun yoluna getirmiştir.
Görüleceği üzere taraflar arasındaki ihtilaf davaya konu çekin mükerrer ödenip ödenmediği noktasında toplanmaktadır. Dosya kapsamında davalı …’nın diğer davalı *’nin ortağı ve yetkili temsilcisi olduğu sabittir. Nitekim bu husus taraflar arasında ihtilaf konusu da değildir. Davaya konu * şubesine ait olan * tanzim tarihli * TL bedelli çek olup bu çek bedelinin * tarihinde aynı banka aracılığıyla …’ya gönderildiği açıktır. Dekontta ödenen bedelin dava konusu çeke ait olduğu açıkça yazılmıştır. Şu halde davalı …’nın şirketin ortağı ve temsilcisi olması, davacı tarafından banka havalesinde ödemenin hangi çeke ait olduğunun açıkça yazılması ve miktarında çekle uyumlu olması ile …’nın ihtirazı kayıtsız bu bedeli alması hep birlikte değerlendirildiğinde davacı tarafından yapılan bu ödemenin dava konusu çeke ait olduğu noktasında duraksama bulunmamalıdır. Nitekim yapılan bu ödeme davacının ticari defterlerinde de aynen yer almıştır.
Şu halde davacı tarafından davaya konu * şubesine ait * tanzim tarihli * TL miktarlı çekin bedelinin davalıların isteği üzerine banka havalesi ile şirket ortağı davalı …’ya ödendiği ve böylece çekten dolayı davacının herhangi bir borcunun kalmamasına rağmen bedelsiz kalmış çeki davalı …’nın haksız fiil oluşturacak şekilde tekrar ciro ederek piyasaya sürdüğü ve akabinde davacının icra zoruyla ikinci kez çek bedelini ödediği anlaşıldığından mahkemece verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu belirlenmiş olup davalıların tüm istinaf itirazlarının reddine karar verilmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalının Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/03/2021 tarih, 2018/362 Esas, 2021/138 Karar sayılı karına yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE.
2-Alınması gerekli 1.503,09 TL harçtan istinaf başvurusu sırasında alınan 427,00 TL peşin harcın mahsubu ile 1.076,00 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA.
3-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde BIRAKILMASINA.
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından bu aşama için davalı aleyhine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA.
5-Kararın tebliği, kesinleştirme, gider/delil avansı iadesi ve harç tahsile ilişkin işlemlerin mahal mahkemesince YERİNE GETİRİLMESİNE.
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nun 362-(1)/a maddesi uyarınca kesin olmak üzere 18/10/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

… … … …
Başkan-… Üye-… Üye-… Katip-…
E-imzalı E-imzalı E-imzalı E-imzalı