Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/669 E. 2020/882 K. 22.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ

T.C.
TRABZON
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/669
KARAR NO : 2020/882

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/02/2020
NUMARASI : 2018/295 Esas- 2020/85 Karar

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 22/10/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/10/2020

Taraflar arasında görülen alacak istemine ilişkin davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı dava dilekçesinde özetle; davacının sevk ve idaresindeki … plakalı ticari taksiye, davalının sevk ve idaresindeki …… plakalı kamyonun çarpması sonucunda meydana gelen kaza sonucunda davacının bir yıl önce aldığı, değişen parçası olmayan, bakımlarının zamanında yaptırmış olduğu aracında değer kaybının oluştuğunu, 140.000,00 TL’ye almış olduğu kazadan önceki haliyle aracının rayiç satış değerinin en az 160.000,00 TL olduğunu, yine geçimini sağladığı aracını tamir süresi olan 40 gün boyunca hiç kullanamadığını ve günlük 300,00 TL gelir kaybının bulunduğunu, tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacının aracında meydana gelen değer kaybı ile tamir süresince kullanılamaması nedeniyle kar kaybının tespitine ve davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep ettiği görülmüştür.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; davaya konu kazanın davacının kusuru sonucu meydana geldiğini, kabul manasına gelmemek kaydıyla davacının aracında meydana gelen değer kaybının kaza nedeniyle olmadığını, aracın ticari taksi olarak kullanılmakta olması nedeniyle meydana geldiğini, ticari taksi olarak kullanılmakta olan bir aracın ikinci el değerinin 160.000,00 TL olmasının kabul edilemeyeceğini, aracın 40 gün tamirde kaldığı iddiası ile günlük kazancına ilişkin iddiaların da kabul edilebilir olmadığını, tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece ara kararında, iddia ve dosya kapsamına göre; “dosya kapsamında aldırılmış olan Trafik Bilirkişisi Prof. Dr. …..’ın verdiği raporunda davalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Sözü edilen aracın onarıldıktan sonra rayiç değerinin olaydan önceki rayiç değerinden az olacağının kabulünün gerektiği, çünkü tamamen onarılmış olsa bile bu araba tamiratın izlerini taşıyacağı, onarılmış durumdaki değerin ne kadar iyi onarılmış olursa olsun kural olarak aynı nitelikteki, hiç hasara uğramayan araç değerinden düşük olduğu ve buda cari değerinden kaybettirdiği, zararın tazminle yükümlü olan kimsenin tazmin borcunu doğuran eylemin meydana gelmesinden önceki durumu iadeye mecbur olduğu, kural olarak araçtaki değer kaybını belirtirken aracın markası, yaşı, modeli, kaza öncesi hasar durumu, onarım kalemleri ve hasar gördüğü kısımları dikkate alındığında aracın kaza tarihinden önceki 2. el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonraki 2. el satış değerinin tespiti ve arasındaki farkın değer kaybını oluşturduğu, bilirkişi ….’un raporunda; hasar nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybı miktarının 20.000,00 TL ve kaza nedeniyle davacının kazanç kaybı miktarının 10.200,00 TL olduğunun belirtilmiş olduğu” gerekçeleriyle davacının maddi tazminat talebinin ıslah talebi doğrultusunda kabulü ile 30.200,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş olduğu görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilmiş olan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, taraflarınca cevap dilekçelerinde talep edilmesine rağmen mahkemece …. plaka sayılı aracın ZMMS poliçesi sigorta şirketine ihbarının yapılıp yapılmadığı hususlarında araştırma yapılmadan eksik inceleme sonucunda karar verildiğini, Trabzon 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin vermiş olduğu görevsizlik kararı gereği taraf vekilleri hakkında vekalet ücretine taktir edilmesi gerekirken bu hususun değerlendirilmediğini, bilirkişilerce aracın değerine ilişkin hazırlanan raporda ticari taksi olarak çalışan kazaya konu aracın kaza öncesi değerinin fahiş olarak belirlendiğini, aracın ticari taksi olarak çalışması nedeniyle yıprandığını, tamirat sonrası orjinal parçalar ile değişen aracın bilirkişi raporunun aksine değerinde artış meydana geldiğini, sonuç olarak bilirkişi raporunun denetime elverişsiz, hukuka aykırı, taraflarının beyanlarının değerlendirilmeden hazırlanmış olduğunu, dosyada mevcut olan kaza anını içerir CD incelemelerinde kazanın meydana geliş ve kusur dağılımına ilişkin net bir görüntü elde edilemeyecek olduğu halde kusur oranlarının tespitini içerir raporda davalının %100 kusur yönlendirilmesinin haksız olduğunu, tüm bu nedenlerle istinaf başvurularının kabulü ile mahkemece verilmiş olan kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, trafik kazasına dayalı alacak istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
TBK’nun 49.maddesine göre, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Aynı yasanın 51.maddesine göre ise, hakim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler. Bu yasal düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere kusuru ile bir zarara sebebiyet veren kişi bu zararı ödemek yükümlülüğü altındadır. Ödenecek zarar şüphesiz ki gerçek zarar olacaktır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının sevk ve idaresindeki … plakalı, 2016 model Super B marka ticari araca davalının sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonun çarpması sonucunda dava konusu olayın meydana geldiği, KTÜ Ulaştırma Kürsüsünden Prof. Dr. …….’dan alınan 26/07/2018 tarihli raporda olayada davalı kamyon sürücüsünün asli ve tam kusurlu olarak %100 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği bildirilmiş alınan raporun olay ve oluşa uygun, denetime elverişli bulunduğu görülmüştür. Yine kaza sonucu davacının aracının servise 03/04/2017 tarihinde girip, 11/05/2017 tarihinde servisten çıkış yaptığı anlaşılmış, değer ve kazanç kaybının varlığı noktasında makine mühendisi bilirkişi ……’tan 15/01/2019 tarihli rapor ile 02/09/2019 tarihli ek raporların alındığı anlaşılmış, bilirkişi tarafından onarım süresinin makul görülüp aracın çalışmayacağı günler çıkarıldıktan sonra, yakıt gideri düşülerek kazanç kaybının tespit edildiği, yine değer kaybının da aracın yeni oluşu ve yapılan tamiratları gözönüne alınarak incelemenin yapılarak rapor ve ek raporun düzenlenmiş olduğu görülmüştür. Davacının gelir durumu araştırması yapılmış, vergi dairesinden ve şoförler odasından bilgilerin getirtildiği görülmüş, günlük gelir kaybının 300,00 TL üzerinden hesaplanmasında da bir usulsüzlük tespit edilmemiştir. Ayrıca davalı tarafından davanın ihbarını istemelerine rağmen yerine getirilmediğine ilişkin istinaf başvurusu incelendiğinde, davalının cevap dilekçesi ile ZMMS sigorta şirketine davanın ihbarını talep etmiş ise de; bu hususta herhangi bir delil avansı yatırmadığı, ilgili sigorta şirketini bildirmediği görülmüş, bu yöndeki istinaf sebeplerinin de yerinde olmadığı anlaşılmıştır. Sonuç itibariyle mahkemece yapılan yargılama ve verilen hükmün usule uygun olduğu anlaşılmıştır.
Tüm bu sebeplerle; mahkemenin kararında usul ve yasaya aykırılık görülmemiş olup davacı ve davalı vekillerinin tüm istinaf itirazlarının HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 12/02/2020 tarih, 2018/295 Esas, 2020/85 Karar sayılı hükmüne yönelik istinaf kanun yolu başvurularının ayrı ayrı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE.
2-Harçlar Kanunu gereğince yatırılması gereken 2.062,96 TL istinaf karar harcından davalı tarafça yatırılmış olan 515,74 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 1.547,22 TL harcın davalı taraftan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA.
3-İstinaf kanun yolu başvurusu nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde BIRAKILMASINA.
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf yoluna başvuran davalı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
5-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, gider avansı iadesi ve harç tahsile ilişkin işlemlerin mahal mahkemesince YERİNE GETİRİLMESİNE,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere 22/10/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan …
e-imzalıdır.

Üye …
e-imzalıdır.

Üye …
e-imzalıdır.

Katip …
e-imzalıdır.