Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/638 E. 2020/668 K. 21.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
TRABZON
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/638
KARAR NO : 2020/668

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/02/2020
NUMARASI : 2017/273 Esas-2020/56 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVALI : 3-
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 21/09/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 21/09/2020
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 20.07.2016 tarihinde Faroz balıkçı barınağı yanındaki cepte … plakalı aracının içerisinde park halinde beklediği sırada davalılardan …. adına kayıtlı, davalı ….’ın sevk ve idaresindeki, diğer davalı ….. A.Ş. tarafından ZMMS poliçesi kapsamında sigortalı …. plakalı aracın, aşırı hız nedeniyle direksiyon hakimiyetinin kaybedilmesi sonucu müvekkilinin aracına çarpması suretiyle gerçekleşen trafik kazası uyarınca yaralandığını, olay nedeniyle müvekkilinin sağ kolunun kesilmek durumunda kaldığını, kazanın meydana gelmesinde müvekkiline atfı kabil bir kusurun bulunmadığını, kaza sonrasında davalı sigorta şirketince 104.911,00-TL tutarında ödeme yapıldığını, yapılan ödemenin fahiş oranda yetersiz olduğunu, öte yandan kazada kolunu kaybeden müvekkilinin manevi yönden acı duyduğunu ileri sürerek 150.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı gerçek kişilerden tahsiline, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 25.000,00-TL maddi tazminatın davalı gerçek kişiler yönünden kaza, diğer davalı sigorta şirketi yönünden ihbar tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 30.10.2019 havale tarihli dilekçeyle dava değerini maddi tazminat yönünden toplamda 49.320,08-TL’ye artırmıştır.
CEVAP:
Davalı …. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin sorumluluğunun sigortalının kusuru ve poliçe limitleri dahilinde olduğunu, dava öncesinde % 57 maluliyet oranına göre 05.06.2017 tarihinde, 104.991,00-TL ödeme yapıldığını, bu haliyle müvekkilinin sorumluluğunun kalmadığını, geçici iş göremezlik tazminatının sigorta poliçesi kapsamında olmadığını savunarak davanın reddini istemiş.
Davalı … ve …. vekili cevap dilekçesinde özetle; kazanın meydana gelmesinde tüm kusurun müvekkillerine ait olmadığını, davacının sigorta şirketi tarafından ödenen bedel uyarınca maddi zararlarının giderildiğini, talep edilen manevi tazminat tutarının fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; “Dava konusu uyuşmazlığın trafik kazasından kaynaklanan iş göremezlik tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkin olduğu, Davalı ….’ın sevk ve idaresinde bulunan ve davalı sigorta şirketi … tarafından sigortalanmış olan ….. plakalı otomobilin 20/07/2016 tarihinde meskun mahalde gece vakti seyri sırasında gerekli dikkat ve özeni göstermemek ve görüş alanını kontrol altında tutmamak suretiyle idaresindeki aracın ön kısmı ile kaza mahallindeki cep içerisinde park halinde bulunan araçlara çarpması sonucu davacının sağ kolunu kaybetmesine sebep olduğu, davacının başvurusu üzerine kaza tarihinde sigorta şirketi tarafından davacıya 104.911,00-TL ödemede bulunulduğu, ancak bu ödemenin eksik olması nedeniyle davacının işbu davayı açtığı, mahkememizce toplanan deliller, tanzim edilen bilirkişi raporları ve yargılama neticesinde; Trabzon 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/635 Esas nolu dosyası kapsamında trafik bilirkişisi tarafından alınan kusur raporunda davalı ….’ın asli ve tam kusurlu olduğu, davacı …..’in kusursuz olduğu, davalı tarafın talebi üzerine mahkememizce yeniden ATK’dan kusur raporu alınmasına karar verildiği, ATK tarafından düzenlenen raporda da davalı ….’ın asli ve tam kusurlu olduğu, davacı ….’in kusursuz olduğu, bu nedenle dosyanın iş göremezlik tazminat hesabı yapılmak üzere aktüer bilirkişiye gönderildiği, Mahkememiz dosyası talimat yazımız aracılığıyla bilirkişi Aktüerya Uzmanı …..’ya tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından tanzim edilen 06/05/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; 20/07/2016 tarihinde meydana gelen kaza sonucu %57 oranında meslekte kazanma gücünü kaybeden davacı …. için 172.432,81-TL sürekli kısmi iş göremezlikten kaynaklı maddi tazminatın hesaplandığını, ….. A.Ş. tarafından 05/06/2017 tarihinde ödenen tazminatın rapor tarihine kadar olan yasal faiziyle birlikte hesaplanan tazminattan indirilmesinden sonra bakiye 49.320,08-TL sürekli kısmi iş göremezlikten kaynaklı maddi tazminatın kaldığı bildirilmiştir. İşbu raporun denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, davacının 30/10/2019 tarihli bedel artırım dilekçesi de dikkate alınarak davacının iş göremezlik tazminatı davasının kısmen kabul kısmen reddine karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizce manevi tazminat talebine ilişkin yapılan inceleme neticesinde manevi tazminat talebi hususunda ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı dikkate alınarak karar verilmiş olup, bu bağlamda öncelikle davalı sürücü ….’ın dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde asli ve tam kusurlu olması, davacı…..’in ise kusurunun bulunmaması, kaza sonucunda davacının sağ kolunu kaybetmiş olması, kaza tarihi itibariyle 60 yaşında olduğu, 2.250,00-TL emekli maaşı bulunması, davalıların aylık asgari ücret düzeyine geliri bulunması, kirada birlikte oturuyor olmaları, bekar olmaları, ayrıca olay sebebiyle davacının yaşadığı elem ve ızdırabın miktarı da göz önüne alındığında davacı üzerinde meydana gelen manevi zararın tazmin tutarları hususunda hak ve adalete uygun karar verildiği ” gerekçesiyle;
1-Davacının davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile,
a)Davacının maddi tazminat talebi yönünden bedel artırım dilekçesi de dikkate alınarak 49.320,08-TL iş göremezlik tazminatının davalılar ….. ve …’dan kaza tarihi olan 20/07/2016 tarihinden itibaren, davalı …. A.Ş.’den ise ödeme tarihi olan 05/06/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
b)Davacının manevi tazminat talebi yönünden …. A.Ş. dışında kalan davalılar bakımından 60.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 20/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …. ve ’dan müştereken ve müteselsilen alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE,
c)Fazlaya dair talebin REDDİNE karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece müvekkili lehine hükmedilen manevi tazminat tutarının somut olaya göre düşük olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Davalı …… A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; kaza ve poliçe tarihi itibariyle TRH 2010 tablosu ve yeni genel şartlarda belirtilen hesap yöntemince hesaplama yapılması gerekirken hükme esas alınan aktüer bilirkişi raporunda PMF 1931 tablosu ve eski genel şartlar uyarınca hesaplama yapılmasının doğru olmadığını, öte yandan yapılan hesaplama sırasında ödeme tarihi itibariyle ödemenin yeterli olup olmadığının değerlendirilmediğini belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Davalı ….. ve vekili istinaf dilekçesinde özetle kusura ilişkin mahkemenin kabulünün yerinde olmadığını, hükmedilen maddi ve manevi tazminat tutarının çok yüksek olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, ZMMS poliçesini düzenleyen sigorta şirketinin de taraf olduğu trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle; olay nedeniyle açılan davaya ilişkin ceza dosyası ve kaza tespit tutanağı içeriğiyle uyumlu kusur raporunun somut olaya uygun ve hüküm kurmaya elverişle bulunmasına, mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarının oluşa ve hakkaniyete uygun olmasına göre, davacı vekili ile davalı … ve …. vekilinin kusur durumu ve manevi tazminat miktarına yönelik istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Davalı …. A.Ş. vekili ile davalı … ve ….. vekilinin maddi tazminat miktarına yönelik istinaf itirazlarının incelenmesine gelince;

Türk Ticaret Kanunu’nun 1425. maddesine göre sigorta poliçesi genel ve varsa özel şartları içerir. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Yeni Genel Şartları 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Genel şartların C.10. maddesi ile 12/8/2003 tarihli ve 25197 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları yürürlükten kaldırılmıştır. Yeni genel şartların C.11. maddesine göre; yeni genel şartlar, genel şartların yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası teminatının kapsamı, poliçe ve poliçenin ayrılmaz bir parçası olan genel şartlara göre belirlenir. Nitekim Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinde yapılan değişiklikle zorunlu sigortanın kapsamındaki tazminatları belirlemede Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın göz önüne alınması esası getirilmiştir.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ekindeki, sürekli sakatlık tazminatı hesaplamasına dair usullere ilişkin Ek 3 nolu cetvelin 3. maddesinde, “hesaplamalarda ölüm tablosu olarak TRH 2010 tablosu dikkate alınır. Tablonun belirli periyodlarla güncellenmesi halinde tazminat tutarı, kaza tarihi itibariyle güncel versiyona göre hesaplanır” düzenlemesine; 4. maddesinde, “hesaplamalarda, iskonto oranı (teknik faiz), % 1,8 olarak dikkate alınır, iskonto oranı gerekli görülen hallerde Hazine Müsteşarlığı tarafından güncellenir” düzenlemesine; 8. maddesinde ise, “tazminat, ax,n formülü ile hesaplanır. Tazminat hesaplanırken Devre Başı Ödemeli Belirli Süreli Rant formülü esas alınır” düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda kaza tarihinin 20.07.2016, poliçe tanzim tarihinin 16.05.2016 tarihi olduğu gözetildiğinde TRH 2010 tablosu ve %1,8 teknik faiz uygulanmak suretiyle maddi tazminat hesabı yapılması gerekirken PMF 1931 tablosu ve %10 artırım, %10 iskonto uygulanmak suretiyle hesaplama yapılan aktüer bilirkişi raporu uyarınca maddi tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
O halde mahkemece, taraflarca itiraz edilmeyen maluliyet oranı ve kesinleşen kusur durumu uyarınca, TRH 2010 tablosu ve %1,8 teknik faiz uygulanmak suretiyle, davacıya yapılan ödemeler de güncellenerek maddi tazminat miktarının tayinine ilişkin ek rapor veya yeni bir bilirkişiden rapor alınarak sonucu uyarınca bir karar verilmesi gereklidir.
Açıklanan bu durum karşısında; davacı vekilinin tüm, davalı …. ve …. vekilinin manevi tazminata ilişkin istinaf itirazlarının esastan reddine, davalı ……. A.Ş. ve davalı …. ve ……. vekilinin maddi tazminat miktarına yönelik istinaf itirazlarının kabulüyle mahkemece verilen kararın HMK’nun 353/(1)-a-6. maddesi uyarınca kaldırılmasına dair aşağıda belirtilen şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-A)Davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
B)İstinaf kanun yolu başvurusu sırasında harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer OLMADIĞINA,
C)İstinaf kanun yolu başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
2-A)Davalı … ve …. vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun kısmen, davalı … A.Ş. vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun tümden kabulü ile; Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 04.02.2020 tarih ve 2017/273 Esas-2020/56 Karar sayılı kararının HMK’nun 353/(1)-a-6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
B)Dosyanın HMK’nun 353/(1)-a maddesi gereğince Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
C)İstinaf kanun yolu başvurusunun kabulü nedeniyle başvuru sırasında alınan peşin harçların başvuru sahibi DAVALILARA İADESİNE,
Ç)İstinaf kanun yolu başvurusu nedeniyle davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin mahkemesince verilecek nihai kararla hüküm altına ALINMASINA,
3)Davalı …. ve … vekilinin manevi tazminata yönelik istinaf itirazlarının REDDİNE,
4-İstinaf kanun yolu başvurusunun incelenmesi sırasında duruşma yapılmadan karar verildiğinden bu aşama için taraflar yararına vekalet ücreti takdirine yer OLMADIĞINA,
5-Kararın taraflara tebliği, harç ve gider/delil avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine GETİRİLMESİNE,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nun 353/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere 21/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır.

Üye
e-imzalıdır.

Üye
e-imzalıdır.

Katip
e-imzalıdır.