Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2020/1035 E. 2020/959 K. 04.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRES

T.C.
TRABZON
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1035
KARAR NO : 2020/959

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/09/2020
NUMARASI : 2018/109 Esas

İHTİYATİ TEDBİR
TALEP EDEN DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
İHTİYATİ TEDBİRE
İTİRAZ EDEN DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (İhtiyati Tedbir)
KARAR TARİHİ : 04/11/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/11/2020

Menfi tespit davasının yapılan yargılaması sırasında 11/09/2020 tarihinde verilen ara karara karşı ihtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :
İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davaya konu senetle ilgili olarak müvekkilleri aleyhinde davalı tarafından Trabzon İcra Dairesinin 2017/20108 esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, davacı tarafça icra takibine konu senetlerin karşılığının ödendiğini ancak yapılan ödemelerin davalı tarafından faize sayılıp senetlerin iade edilmediğini, bu nedenle borcu olmadığının tespitine karar verilmesini ve Trabzon İcra Dairesinin 2017/20108 Esas sayılı takip dosyasının mahkeme dava dosyası sonuçlanıncaya kadar teminatsız durdurulmasına, aksi durumda ise alacağın % 15’inden aşağı olmamak kaydı ile icra kanalıyla satışın gerçekleşecek olması nedeni ile satıştan icra dosyasına girecek paranın yine mahkememizdeki dava sonuçlanıncaya kadar davalıya ödenmemesi için tedbir kararı verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; “Davanın icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası olduğu, bu nedenle İİK. 72/3 maddesi gereğince icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilemeyeceği; sadece borçlunun gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın %15‘inden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesi şeklinde ihtiyati tedbir isteyebileceği ve ayrıca her ne kadar davacı vekili tedbiren takibin durdurulmasını talep etmiş ise de ” çoğun içinde az da vardır ” ilkesi doğrultusunda bu talebin icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesine dair tedbir talebini de kapsadığı” gerekçesiyle davacı vekilinin tedbir talebinin kısmen kabulü ile ihtiyati tedbir talep eden vekili her ne kadar İİK’nun 72/2. maddesi gereği takibin durdurulmasını talep etmiş ise de, İİK’nun 72/2 maddesine istinaden istenilen tedbirin takip yapılmadan önce verilebilecek bir tedbir olduğundan ve İİK 72/3 ilk cümlesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilmeyeceğinden bu yöndeki talebin reddine, alacağın %15‘i oranında teminat karşılığında icra veznesine giren/girecek olan satış parasının davalıya (alacaklıya) ödenmemesi hususunda İİK’nun 72/3. maddesi gereğince ihtiyati tedbir konulmasına karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının yokluklarında verildiğini, bu nedenle verilen karardan icra dosyasında yapılan 22/09/2020 tarihinde yapılan satış işlemleri sırasında haberdar olduklarını, mahkemece verilmiş olan ara karar ile konulmuş olan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına yönelik yapmış oldukları itirazların mahkemesince 24/09/2020 tarihli celsede reddedildiğini, İİK’nun 72/3. maddesinde icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilmeyeceğinin açıkça belirtilmiş olduğunu, buna ilişkin birçok Yargıtay içtihadı mevcut olduğunu, Yargıtay içtihatları ve mahkeme kararlarında da belirtildiği üzere %15 teminat ile ancak icra takibinden önce açılan menfi tespit davasında icra takibinin durdurulmasına karar verilebileceği, bu aşamada icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasından takibin durdurulmasına karar verilemeyeceği gibi icra veznesine girecek olan paranın alacaklıya verilmesine engel olmak için gecikmeden doğan zararın karşılanması ve %15 teminatın yatırılması gerektiği nedenleriyle Trabzon Ticaret Mahkemesince verilen ara kararın hukuka aykırı olduğunu, 6100 sayılı HMK’nun 389 ve devamı maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbirin talep edilebilmesinin kanunda belirtilen belirli şartların varlığına bağlı olduğunu, mahkemece kabulüne karar verilen talebin kanunda belirtilen şartları taşımadığını, HMK’nun 391/2 maddesi gereğince mahkemece verilmiş olan ihtiyati tedbirin kabulü kararının hangi sebep ve delillere istinaden verildiğinin belirtilmediğini, tüm bu nedenlerle mahkemece verilen ara kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Talep, ihtiyati tedbire itiraza ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle; Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 19/03/2019 tarih, 2019/4219 Esas, 2019/4752 Karar sayılı ilamında ve buna benzer pek çok ilamda belirtildiği gibi “… borçlu tarafından İİK’nun 72/3 maddesi koşullarında menfi tespit davası açılması halinde, alacağın %15’inden aşağı olmamak üzere teminat karşılığında mahkemeden tedbir yolu ile icra dosyasındaki paranın alacaklıya ödenmemesi istenebilir. Borçlunun mahkemece tayin edilen teminattan ayrı olarak icra müdürlüğüne talep anına kadar ferileriyle birlikte hesaplanan dosya borcunu nakit olarak yatırması yada tamamını karşılayan ve her an paraya çevrilebilir muteber, kesin banka teminat mektubunu vermesi halinde takibe devam edilemez…” kararları doğrultusunda mahkemece verilen ara kararda davacının tedbir talebinin kısmen kabul edildiği ve icra veznesine giren/girecek olan satış parasının davalıya ödenmemesi hususunda %15 teminat karşılığında tedbir konulduğu, takibin durdurulmasına yönelik talebin ise reddedildiği anlaşılmıştır. Bu haliyle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, ihtiyati tedbire itiraz eden vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıda belirtilen şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekilinin Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 11/09/2020 tarih, 2018/109 Esas sayılı ara kararına karşı yapmış olduğu istinaf kanun yolu başvurusunun HMK’nun 353/(1)-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE.
2-İstinaf kanun yolu başvurusu sırasında harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer OLMADIĞINA.
3-İstinaf kanun yolu başvurusunda bulunan ihtiyati tedbire itiraz davalı tarafından bu aşamada yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA.
4-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf kanun yoluna başvuran davalı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesine yer OLMADIĞINA.
5-Kararın tebliği ve gider avansı iadesine ilişkin işlemlerin işlemlerinin yerel mahkemece yerine GETİRİLMESİNE.
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere 04/11/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan …
e-imzalıdır.

Üye …
e-imzalıdır.

Üye …
e-imzalıdır.

Katip …
e-imzalıdır.