Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2019/157 E. 2019/143 K. 31.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2019/157 – 2019/143
T.C.
TRABZON
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/157
KARAR NO : 2019/143

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/11/2019
NUMARASI : 2018/613 – 2019/429 E.K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 31/12/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/01/2020
Taraflar arasında görülen itirazın iptaline ilişkin davanın yapılan açık yargılaması sonucunda verilen karara karşı yasal süresi içerisinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nun 352. maddesi uyarınca dosya üzerinden ön inceleme yapıldı,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Sağlıklı bir istinaf incelemesi yapılabilmesi dava ile ilgili tüm belgelerin dosyada bulunması ve gerekli istinaf başvurusu koşullarının tam olarak yerine getirilmesi suretiyle mümkündür. İstinaf istemine konu dosyada bir kısım eksiklik bulunması nedeniyle bu haliyle dosya üzerinde esastan inceleme yapılması olanaklı değildir.
Dosya üzerinden yapılan ön inceleme sonucunda; harçtan muaf olduğundan bahisle davacıdan istinaf başvurusu sırasında harç alınmadığı görülmüştür.
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf incelemesi yapılabilmesi için, istinaf kanun yolu harç ve giderlerinin istinaf yoluna başvuran tarafından mutlaka tam olarak yatırılması gerekir.
İstinaf başvuru giderleri, dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesi ve istinaf incelemesinden sonra Bölge Adliye Mahkemesi tarafından dosyanın mahkemeye iadesi için gereken giderler ile istinaf incelemesi sırasında Bölge Adliye Mahkemesi’nde ve istinaf incelemesi sonrası yerel mahkemede yapılması gereken tebligatlar için gerekli giderleri kapsar.
İstinaf kanun yolu harçları ise (mahkemece alınması gereken istinaf harçları) başvurma harcı ile karar ve ilam harcından oluşmaktadır.
Başvurma harcı Harçlar Yasasında düzenlenmiş, her yıl miktarı değişen maktu bir harç olup istinaf eden tarafından yatırılması zorunludur.
İstinaf karar ve ilam harcı ise ikiye ayrılmaktadır. Buna göre;
Maktu karar ve ilam harcına bağlı davaların kabul ve reddine ilişkin kararların ayrıca nispi harca tabi davaların reddine ilişkin kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması halinde alınması gereken istinaf kanun yolu karar ve ilam harcı maktu olup bu harcın tamamı peşin olarak istinaf yoluna başvurandan alınır.
Nispi karar ve ilam harcına tabi davaların kabulüne (ya da kısmen kabulüne) ilişkin kararlara karşı istinaf yoluna başvurulması halinde alınması gereken istinaf karar ve ilam harcı nispi olup, alınmasına karar verilen nispi karar ve ilam harcının dörtte biri peşin olarak (nispi istinaf karar ve ilam harcı olarak) alınır.
Bunun yanında, mahkemece verilen ek kararlara karşı istinaf yoluna gidilmesi halinde de (örneğin istinaf talebinin süreden reddine dair ek karar) istinaf harç ve giderlerinin alınması gerekir. Ek kararların istinafı halinde, ek kararı istinaf edenden öncelikle başvurma harcı alınmalı bunun yanında mahkemece verilen asıl karar ister maktu karar ve ilam harcına tabi olsun isterse nispi karar ve ilam harcına tabi olsun istinaf yoluna başvurandan maktu temyiz karar ve ilam harcı alınmalıdır.
Bilindiği üzere harçlar, kamu hizmetinden yararlananların bu hizmetler dolayısıyla hizmetin maliyetine bir ölçüde katılmak üzere ödedikleri meblağlardır. Yani idarece yapılan belirlenmiş bir hizmet sonucu kamu hizmetinden yararlanma karşılığı olarak bu hizmetten yararlananlar tarafından ödenmesi gereken kamu geliri niteliğini taşımaktadır. Bir kamu hizmetinden dolayı harç alınabilmesi, bu hizmetin kanunla belirlenmesine ve bu hususla ilgili harç alınmasına ilişkin düzenlemelerin de kanunda yer almasına bağlıdır.
Nitekim, T.C. Anayasası’nın 73. maddesine göre, “Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır”. Bu anlamda, bir kişi ya da kurumun harçtan muaf olup olmayacağı, kişi ya da kurumlarca yapılan bir işlemin harçtan müstesna olup olmayacağı yalnız yasa ile düzenlenir. Harçlardan muafiyeti ya da istisnaları düzenleyen kanun, genel nitelikteki Harçlar Kanunu olabileceği gibi her hangi bir kanun da olabilir. Bir kişi ya da kurumun yargılama harçlarından muaf olabilmesi için muafiyeti düzenleyen yasada o kurumun “yargılama harçlarından muaf olduğu” açık ve net bir şekilde hüküm altına alınmalıdır. Vergi ve harçların yasallığı ilkesi bunu gerektirir.
İstinaf isteminde bulunan davacı T. Halk Bankası A.Ş.’ye yönelik yargı harçlarından muaf olduğuna ilişkin yasal bir düzenleme olup olmadığı incelendiğinde;
5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’nun geçici 13. maddesine göre, sermayesinin yarısından fazlası kamu kurum ve kuruluşlarına ait olan ya da hisselerinin çoğunluğu üzerinde bu kurum ve kuruluşların idare ve temsil yetkisi bulunan ve özel kanunla kurulmuş bankalarda 26.12.2003 tarihinden önce bankacılık teamüllerine göre teminatlı ve/veya yetersiz teminatlı kredi kullanıp da vadesi geçtiği halde henüz ödenmemiş, süresi uzatılmış veya yeniden yapılandırılmamış kredileri kullananlar ya da yeniden yapılandırma şartlarını ihlal edenler ile münferit veya karşılıklı verilen banka teminat mektupları, kabul kredileri ve avaller, taşınır ve taşınmaz rehni, ipotek, üst hakkı, intifa hakkı ve oturma hakkı gibi her türlü sınırlı ayni hak tesisine ilişkin sözleşmeden doğan hakların da diğer bankaların ve üçüncü kişilerin muvazaadan ari hakları aleyhine olmamak üzere Fon alacaklarının tahsiline ilişkin 123, 134, 136, 137, 138, 140, 142 ve 165. madde hükümleri bankalarınca uygulanır. 5411 Sayılı Kanun’un 140. maddesine göre Fon bankaları, faaliyet izni kaldırılan veya tasfiyeleri Fon eliyle yürütülen bankaların iflas ve tasfiye idarelerinin alacaklarının tahsilini teminen yapacakları her türlü işlem, dava ve icra takipleri, bu dava ve takiplerin borçlularınca kabul edilmek suretiyle kesinleştirilmesi, her türlü vergi, resim, harçtan muaftır. Harçlar Kanunu’nun 123/3. maddesine göre bankalar, finansman şirketleri, yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslar arası kurumlarca kullandırılacak kredilere, bunların teminatlarına ilişkin işlemler yargı harçları hariç harçlardan muaftır.
4603 Sayılı Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası, Türkiye Halk Bankası Anonim Şirketi ve Türkiye Emlak Bankası Anonim Şirketi Hakkında Kanun’un geçici 4. maddesine göre, yeniden yapılandırma süreci içinde, bankalarca kredi alacaklarının tahsili amacıyla açılmış veya açılacak dava veya takipler sonuçlanıncaya kadar 492 Sayılı Harçlar Kanunu’nun 2, 23 ve 29. maddeleri hükümleri uygulanmaz.
4842 Sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un geçici 3. maddesi uyarınca, 4603 Sayılı Kanun kapsamında bankalarca yeniden yapılandırma süreci içinde açılmış veya açılacak dava ve takipler sonuçlanıncaya kadar 492 Sayılı Harçlar Kanunu’nun 2, 23 ve 29. maddeleri hükümleri uygulanmaz.
5230 Sayılı Pamukbank Türk Anonim Şirketinin Türkiye Halk Bankası Anonim Şirketine devri ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun’un 11. maddesine göre, 4603 Sayılı Kanuna tabi bankalarca yeniden yapılandırma sürecinde açılmış veya açılacak dava ve takipler sonuçlanıncaya kadar 492 Sayılı Harçlar Kanunu’nun 2, 23 ve 29. maddeleri hükümleri uygulanmaz.
06.11.2010 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Bakanlar Kurulu’nun 12.10.2010 gün ve 2010/964 sayılı kararı ile 4603 Sayılı Kanun’un 2. fıkrasında yer alan kamu bankalarının yeniden yapılandırılması ve hisse satış işlemlerine ilişkin süre 25.11.2010 tarihinden geçerli olmak üzere 5 yıl uzatılmıştır. Yani 4603 Sayılı Kanun’un geçici 4. maddesinden kaynaklı muafiyet 25.11.2015 tarihinde sona ermiştir.
Bunun yanında 6741 sayılı Kanun ile Türkiye Varlık Fonu Yönetimi A.Ş. kurulmuştur. Şirkete bağlı olarak Türkiye Varlık Fonunu’nun kurulacağı 3. maddesinde, Muafiyet ve İstisnalar ise 8. maddesinde düzenlenmiştir. Yine Türkiye Varlık Fonuna bağlı olarak alt fonlar ve şirketler kurulabileceği, 8. maddede belirtilen bu muafiyet ve istisnalardan Türkiye Varlık Fonu Yönetimi A.Ş., Türkiye Varlık Fonu, Türkiye Varlık Fonu Yönetimi A.Ş. tarafından kurulacak şirketler ve alt fonların yararlanabileceği hüküm altına alınmıştır.
T.Halk Bankası A.Ş.’nin %51,11 oranındaki hissesinin özelleştirme kapsam ve programından çıkartılarak 19.08.2016 tarih ve 6741 sayılı Kanun’un 4. maddesinin (a) bendi uyarınca Türkiye Varlık Fonuna devri kararlaştırılmış ise de, 6741 sayılı Kanun’un 8. maddesinde belirtilen muafiyet ve istisnalardan yararlanabilecek statüye getirilmediği, halen bağımsız tüzel kişiliğini koruduğu anlaşılmaktadır.
Son olarak 24.12.2017 tarih ve 30280 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 696 sayılı KHK’nin 11. maddesi ile 6219 sayılı Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O. Kanunu’na eklenen Geçici 5. madde ile sermayesindeki kamu payı %50’nin altına düşünceye kadar kredi alacaklarının tahsili amacıyla T. Vakıflar Bankası T.A.O. tarafından açılmış veya açılacak dava veya takiplerde 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 2, 23 ve 2. maddeleri ile 2548 sayılı Kanun’un 1. maddesinin T. Vakıflar Bankası T.A.O. hakkında uygulanmayacağı düzenlenmiştir.
Görüldüğü gibi, 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’nun geçici 13. maddesinden kaynaklı harçtan muafiyetin 26.12.2003 tarihinden önce kullandırılan kredilere ilişkin olması, Harçlar Kanunu’nun 123. maddesindeki muafiyetin bankalarca kullandırılacak kredileri kapsaması, 4603 Sayılı Kanun’un geçici 4. maddesinden kaynaklı muafiyetin Bakanlar Kurulu’nun 12.10.2010 tarihli kararı ile 25.11.2010 tarihinden itibaren 5 yıl uzatılması suretiyle 25.11.2015 tarihinde sona ermesi, 6741 sayılı Kanun’un 8. maddesinde fona devredilen kurum ve kuruluşların yargı harçlarından müstesna tutulmasına yönelik açık bir hüküm bulunmaması ve son olarak 6219 sayılı Kanun’un yalnızca Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O. yönelik düzenleme içermesi nedeniyle, davacı T. Halk Bankası A.Ş.’nin bu davada harçtan muafiyeti bulunmamaktadır.
Bu durum karşısında davacı bankanın harç muafiyeti olmadığı halde istinaf kanun yolu başvurusu sırasında yatırması gereken istinaf kanun yoluna başvuru harcı ile istinaf karar harcının yatırmadığı anlaşıldığından bu eksikliğin giderilmesi için dosyanın mahal mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenle;
Hükme karşı istinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılması gereken istinaf kanun yoluna başvurma harcı olan 121,30-TL ve istinaf karar harcı olarak 44,40-TL toplamda 165,70-TL harcın tamamlatılması için davacı vekiline muhtıra çıkarılarak HMK’nun 344. maddesi uyarınca işlem yapılmasına,
Anılan eksiklik tamamlandıktan ve dizi pusulasına bağlandıktan sonra istinaf incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın ilk derece mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,
Dosya üzerinden yapılan ön inceleme sonunda kesin olmak üzere 31/12/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip