Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2019/114 E. 2019/114 K. 17.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2019/114 – 2019/114
T.C.
TRABZON
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/114
KARAR NO : 2019/114

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/10/2019
NUMARASI : 2018/587 Esas

DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALI
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan
Tazminat Davasında İstenen İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : 17/12/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/12/2019

İhtiyati haciz talebinin reddine dair verilen Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/10/2019 tarihli 2019/587 Esas sayılı dosyada oluşturulan ara kararına karşı ihtiyati haciz talep eden davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.

TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; meydana gelen trafik kazası sonucunda murisin hayatını kaybetmesi nedeniyle desteğini kaybeden davacı için 1.000,00 TL maddi tazminatı (destekten yoksun kalma tazminatı), kazaya karışan araca 2918 sayılı Kanunun 85. maddesine göre trafik kaydına devredemezlik şerhi konulmasına, diğer kusurluların kusurlarına düşen sorumluluk dahil olmak üzere teminat limiti sınırları içinde teselsül hükümleri uyarınca müşterek ve müteselsilen sorumlu davalılar adlarına ayrı ayrı temerrüte düştükleri tarihlerden itibaren yasal faizi ile alınarak davacıya verilmesine, yine fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000,00 TL maddi tazminatın davalılar adlarına ayrı ayrı temerrüte düştükleri tarihlerden itibaren yasal faizi ile alınarak müteveffa mirasçıları olan davacılara verilmesine, toplam 350.000,00 TL manevi tazminatın müşterek ve müteselsilen sorumlu olan davalılardan alınarak olaylar nedeni ile psikolojilerinin bozuk olması, maneviyatlarının tamamı ile giderilemez hal alması nedenleriyle müteveffa mirasçıları ile olaydan zarar gören davacılara verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili talep dilekçesinde ve duruşmada özetle; üçüncü şahıs tarafından sunulan talep dilekçesi ile aracı satın aldıktan sonra Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/587 Esas sayılı dosyası üzerinden ihtiyati tedbir kararı alındığını, bu nedenle araç üzerindeki ihtiyati tedbirin kaldırılmasını talep etmiş olup, bu nedenlerle soruşturma aşamasında kazayı öğrenen davalılarca manevi tazminat alacağının semeresiz bırakma ihtimallerine karşın Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesince konulan ihtiyati tedbirin 29/04/2019 tarihli ara karar ile kaldırılmasına karar verildiğini, dava konusu alacağı teşkil eden manevi tazminat miktarının yüksek oluşu ve davalı yanların alacağı semeresiz bırakma ihtimaline karşı davalılar adlarına kayıtlı olan araçlar, gayrimenkuller ve menkul malları ve 3. şahıslardan doğmuş ve doğabilecek hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı sigorta şirketi vekilinin cevap dilekçesinde özetle; öncelikli olarak tarafların kusur durumunun ve davacıda meydana gelen hasarın kaza ile uyumlu olup olmadığının bilirkişi marifetiyle tespitine, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla mahkemece müvekkil aleyhine tazminata hükmedilmesi durumunda müvekkilin sigorta teminatı ile sınırlı olması sebebiyle davacının fazlaya ilişkin maddi tazminat taleplerinin reddine, maddi zararların tazminini ve manevi zararların tazmini için öncelikli olarak e aracın Zorunlu Trafik Sigortasından teminat limiti kapsamında zararların karşılanmasına, teminat limitini aşan bir zararın mevcut olması halinde ise müvekkil şirketin sorumluluğu poliçede yazan limitler dahilinde olup, fazlaya ilişkin tazminat taleplerinin reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davanın görevsiz mahkemeye açıldığını ve zaman aşımına uğradığını, dava dilekçesinde kazanın oluş şeklini kabul etmediklerini, kazanın teknik arıza sonucu oluşup oluşmadığının ve taraflara izafe edilecek kusurun tespitini talep ettiklerini, davacının ölenin aile bireylerinden olmadığını, maktül tarafından değil anne ve babası tarafından bakılıp gözetildiğini, maktülün davacıya herhangi bir desteğinin bulunmadığını, cenaze yıkama, kefenleme ve cenaze nakil hizmetlerinin Trabzon Belediyesince ücretsiz olarak yapılmakta olduğunu, bu nedenle cenaze ve defin gideri isteminin yerinde olmadığını, tedavi süresince çalışamamaktan kaynaklanan gelir kaybı olduğunun iddia edilmiş olmasının ise bu zararın kaynağının ispat edilemediğini, davacı olan maktülün kardeşlerinin maktül ile aynı evde bir arada yaşamadıklarını, evli olduklarını ve bir kısmının aynı şehirde bulunmadıklarını, bu nedenlerle manevi tazminat taleplerinin yerinde olmadığını, tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı davaya cevap dilekçesinde özetle; kazanın olduğu tarihte kazaya karışmış olan aracın içerisinde bulunmadığını, söz konusu kazanın oluşumunda ve bahsedilen zararların çıkmasında da herhangi bir rolünün bulunmadığını, aracı kiralayan kişi olduğunu, kaza sonucu ortaya çıkan zarardan sorumlu tutulabilmesi için tazminat hukukunun genel prensiplerine göre bir kusurunun olması gerektiğini, bu nedenlerle davanın kendisi açısından reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece iddia ve dosya kapsamına göre mahkemesince 03/10/2019 tarihli ara karar ile; “dava konusu kazaya karışan aracın uyuşmazlık konusu olmaması, davanın trafik kazası sebebiyle açılmış maddi ve manevi tazminat davası olması sebebiyle HMK 389/1 maddesi uyarınca davacı vekilinin ihtiyati tedbir telebinin; İİK 257 vd. maddeleri uyarınca dava konusu alacağın likit olmayıp yargılamayı gerektirmesi” şeklindeki gerekçeyle İhtiyati haciz talep eden davacı vekilinin talebinin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İhtiyati haciz talep eden davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/587 Esas sayılı dosyasından ihtiyati haciz talep ettiklerini, taleplerinin mahkemesince 07/10/2019 tarihli ara karar ile reddedildiğini, Yargıtay yerleşik kararlarına göre ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davalarında ihtiyati tedbir kararının reddedilmesi durumunda ihtiyati haciz talebinin kabulünün gerektiğini, İİK’nun 257 maddesi gereği mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken talebin tümden reddine karar verilmesi nedeni ile verilen ara kararın bozulması gerektiğini, tüm bu nedenlerle istinaf kanun yolu başvurularının kabulü ile Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/587 Esas sayılı ara kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Talep; trafik kazasından dolayı istenilen maddi ve manevi tazminat sebebiyle ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen ara karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
İİK’nın 257/1. maddesinde “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” denilmiştir. Aynı kanunun 258/1. maddesine göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması yeterlidir. Mahkemenin alacağın varlığına kanaat getirmesinden anlaşılması gereken alacağın kesin bir şekilde ispat edilmesi değil yaklaşık ispat ölçülerinde kanıtlanmasının yeterli olduğudur.
Somut olayda; dosya içerisinde bulunan tüm kanıt ve belgeler, kaza tespit tutanağı, hastane raporları, sigorta dosyaları ve özellikle Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin dosyasıyla sanığın TCK’nun 85/2 maddesi gereğince teşdiden 4 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi dikkate alındığında davalının bu aşamada kazanın oluşumunda kusurunun bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalıların tazminat yükümlülüğü haksız fiilden kaynaklı olup haksız fiilden kaynaklı davalarda tazminat yükümlülüğü olay tarihi itibariyle muaccel hale gelmektedir. Buradaki “muacceliyet” kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olması anlamındadır. Dosya kapsamında zararın varlığına, zarar veren fiil ile failler arasında illiyet bağına, zarar veren eylemin hukuka aykırılığına dair yaklaşık ispata yarar düzeyde delillerin bulunması muaccel alacağın rehinle teminat altına alınmamış olması karşısında somut olay yönünden ihtiyati haciz koşullarının gerçekleşmiş olduğu sonucuna varılmıştır. (Aynı mahiyette Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 21/09/2017 tarih 2016/9800 Esas, 2017/8052 Karar, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi, 22/11/2018 tarih, 2015/19078 Esas, 2018/11192 Karar, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi, 20/05/2019 tarih, 2016/14392 Esas, 2019/6326 Karar sayılı kararları)
O halde mahkemece; uygun görülecek teminat karşılığında ve talep uyarınca ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken hatalı hukuki nitelendirme ile ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden ihtiyati haciz isteyen davacılar vekilinin istinaf itirazlarının kabulü ile mahkemece verilen ara kararın HMK’nın 353/(1)-b-2. maddesi gereğince kaldırılarak yerine esasa ilişkin aşağıda belirtilen şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati haciz isteyen davacılar vekilinin ilk derece mahkemesi ara kararına ilişkin istinaf kanun yolu başvurusunun KABULÜ ile; Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/587 Esas sayılı dosyasındaki 03/10/2019 tarihli ara kararın HMK’nın 353/(1)-b-2. maddesi gereğince KALDIRILMASINA.
2-KALDIRILAN ARA KARAR YERİNE GEÇMEK ÜZERE;
“a)Davacılar vekilinin ihtiyati haciz isteminin KABULÜ ile, 350.000,00 TL’lik manevi tazminatın alacağının tahsilinin temini amacıyla İİK’nın 257. vd. maddeleri gereğince, karşı tarafla, üçüncü şahısların muhtemel zarar ve ziyanlarına karşılamaya yönelik olarak %15 ORANINDAKİ TEMİNAT MİKTARI YATIRILDIĞINDA, davalıların adlarına kayıtlı menkul, gayrimenkul ve üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA,
b)Kararın İcra Müdürlüğünce İNFAZINA.
c)Teminata ilişkin hususların ilk derece mahkemesince YERİNE GETİRİLMESİNE.” şeklinde HÜKÜM TESİSİNE.
3-İstinaf talebinin kabul edilmesi nedeniyle ihtiyati haciz isteyen davacı tarafından istinaf kanun yolu başvurusu sırasında yatırılan istinaf karar harcının iadesine.
4-İhtiyati haciz isteyen davacılar tarafından ilk derece mahkemesi ara kararından sonra yapılan BVH 121,30 TL, posta masrafı 36,90 TL, tebligat gideri 11,00 TL olmak üzere toplamı 169,20 TL’nin aleyhine ihtiyati haciz istenilen davalı taraftan alınarak ihtiyati haciz isteyen davacıya verilmesine.
5-İstinaf başvurusunun incelenmesi sırasında duruşma yapılmadan karar verildiğinden bu aşama için ihtiyati haciz isteyen davacılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına.
6-Gerekçeli kararın mahkemesince taraflara tebliğine.
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere 17/12/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip