Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/635 E. 2023/272 K. 24.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 02/01/2020
KARAR TARİHİ : 24/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin eşi ve babası …’nın 29/07/2010 tarihinde sürücüsü olduğu … plaka sayılı araç ile yaptığı tek taraflı trafik kazası sonucu vefat ettiğini, müteveffanın ölümüne sebebiyet veren aracın kaza tarihinde davalı sigorta şirketine Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacı müvekkillerinin maruz kaldıkları destekten yoksun kalma zararlarının tamamının tazmininden kaza yapan araca trafik sigortası yapan sigorta şirketinin kaza tarihinde geçerli olan trafik sigortası poliçesi şartları gereği desteğin trafik kazasındaki kusurlarını destekten yoksun kalan 3.kişilere yansıtmadan teminatlar dahilinde sorumlu olduğunu belirterek müteveffanın eşi ve çocuğu destekten yoksun kalan 3.kişi olan müvekkilleri için ayrı ayrı 4.000’er TL belirsiz alacak destekten yoksun kalma zararının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; usule ilişkin itirazlarında, davacıların talebinin zamanaşımına uğradığını, karayolları trafik kanunu gereğince davacının usuli yükümlülüğü olan başvuru şartını eksiksiz olarak yerine getirmeksizin dava açtığından davanın usulden reddi gerektiğini, esasa ilişkin beyanlarında ise; müteveffa dava konusu sigortalı aracın sürücüsü olmakla, yargıtay hukuk genel kurulu’nun aşağıdaki içtihadı ile değiştirmiş olduğu görüşü doğrultusunda kendi kusuru ile vefat eden sürücünün zararından işletenin sorumlu tutulması mümkün değildir. müvekkil sigorta şirketi konu poliçe ile işletenin sorumluluğunu teminat altına almış olduğundan işletenin sorumlu olmadığı bir hususta sorumlu tutulamayacağı gözetilerek işbu davanın tümden reddi gerektiğini, kabul manasında olmamak üzere; müteveffa, davaya konu sigortalı aracın sürücüsü olduğundan başvuranın talepleri karayolları trafik kanunu ve genel şartlar gereği teminat dışıdır. 6704 sayılı torba kanun ile 2918 sayılı karayolları trafik kanunu’nda yapılan değişiklik ile davaya konu olay sebebiyle ileri sürülecek tazminat talepleri trafik poliçesi teminatı kapsamından çıkarılmıştır. işbu nedenle davanın reddi gerektiğini, müteveffa kusurlu sürücü ve işleten yakınlarının üçüncü kişi olarak kabulü mümkün olmadığını, müvekkil şirket söz konusu zarardan azami olarak kaza tarihindeki poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, davayı kabul manasında olmamakla birlikte kusur oranının tespiti bakımından dosyanın adli tıp trafik ihtisas dairesine gönderilmesi gerektiğini, kabul manasında olmamak ve yukarıdaki açıklamalarımıza halel gelmemek üzere, destek tazminatı hesaplamasında genel şartlarda belirlenen esas ve usullerin esas alınması gerektiğini, davacıların kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerektiğini, kabul anlamına gelmemek üzere müvekkil şirketin temerrüt tarihinin usulüne uygun başvurunun yapıldığı tarihten itibaren 8 iş günü sonrası olarak kabulü gerektiğini, arabuluculuk başvurusu öncesi müvekkil şirkete yapılmış bir başvuru bulunmadığını, davacının kaza tarihinden itibaren faiz talepleri haksız olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ :
Samsun Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’nden … plaka sayılı aracın trafik kaydı celp edilmiştir.
Taşova Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan …soruşturma nolu dosyasının uyap üzerinden celp edilmiştir.
Davalı sigorta şirketinden sigorta poliçesi ve hasar dosyası celp edilmiştir.
Samsun SGK İl Müdürlüğüne yazılan müzekkere ile istenilen bilgi ve belgeler celp edilmiştir.
Davacılar ve murisin sosyo ekonomik durum araştırması yapılmıştır.
Davacılar ve murisin nüfus kayıt örneği uyap üzerinden çıkartılarak dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememiz dosyası delillerin toplanılmasına müteakip aktüerya konusunda uzman bilirkişiden destekten yoksun kalma hesabı yapılmak üzere Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilerek, bilirkişi …’dan aldırılan 09/07/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…tazminat hesabının %100 kusur esasına göre yapıldığı, …’ın vefatı nedeniyle kızı … için 19.866,46 TL, oğlu … için 3.579,75 TL, eşi … için 151.402,84 TL destekten yoksul kalma zararının olduğu…” sonuç ve kanaatini içerir raporunu sunmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ olunmuştur.
Davacılar vekili 05/08/2020 havale tarihli bedel artırım dilekçesini sunduğu, örneğinin davalıya tebliğ edilmiştir.
Dosya 2021 yılı asgari ücret üzerinden hesap yapılması için bilirkişiden ek rapor aldırılmıştır. Bilirkişi raporunda özet olarak; …’ın vefatı nedeniyle kızı … için 18.073,06 TL, oğlu … için 3.027,08 TL, eşi … için 153.772,22 TL destekten yoksul kalma zararının olduğu …” sonuç ve kanaatini içerir raporunu sunmuştur.
Rapor örneği taraf vekillerine tebliğ olunmuştur.
Mahkemece toplanan deliller ve dosya kapsamı sonunda yapılan yargılama neticesinde, 08/12/2021 tarih ve … sayılı kararı ile; “…Açılmış bulunan davanın kabulü ile 18.073,06 TL’nin davacı … için 3.027,08 TL’nin, davacı … için 153.772,23 TL’nin, davacı … için toplamda 174.872,36 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine…” karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce verilen kararın, davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın Trabzon Bölge Adliyesi 4. Hukuk Dairesine gönderildiği, ilgili hukuk dairesince 27/09/2022 tarih, … Karar sayılı ilamları ile “…İstinaf incelemesine konu bu davanın KTK’nun 97. maddesinde 6704 sayılı Kanun ile yapılan, 26.04.2016 tarihinde yürürlüğü giren değişiklik sonrasında ve 02/01/2020 tarihinde açıldığı, dava öncesinde ZMMS poliçelerini düzenleyen sigorta şirketlerine başvuru yapıldığına ilişkin dosya kapsamında bilgi ve belgeye rastlanılmadığı görülmekle, bu hususun tamamlanabilir dava şartı niteliğinde olduğu da gözetilerek, yargılama sırasında davacı tarafça sigorta şirketine başvuru yapıldığının davacının 06/03/2020 tarihli dilekçesi ekindeki belgelerden anlaşıldığından bu yönüyle yapılan istinaf talebi yerinde görülmemiştir.
2918 Sayılı KTK’nun 109/1 maddesinde; motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak 10 yıl zamanaşımı süresi öngörülmüştür. Bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir. Maddenin özellikle 2. fıkrasında “dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğarsa” ifadesi ile kanun koyucu taraf ayrımı yapmaksızın (davacı, davalı veya dava dışı 3.kişi) yapmış olduğu fiil cezayı gerektiriyor ise uzamış ceza zamanaşımı uygulanacağı ifade edilmiştir. Bu itibarla olayda bir kişinin ölmesi dikkate alındığında uzamış ceza zamanaşımı olarak 15 yıllık zamanaşımı uygulanacağından davalı vekilinin zamanaşımının dolduğuna ilişkin itirazı yerinde görülmemiştir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı çocukların destek sürelerinin hesaplanmasında oğlan için 22, kız için 25 yaşın dikkate alınmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Zira dava dilekçesi ekinde sunulan öğrenci belgeleri incelendiğinde her iki davacının dava tarihinde öğrenim hayatlarının devam ettiği görülmektedir. Yine sigorta girişi bulunan davacı … yönünden destek hesabında bu tarihe kadar hesabın yapılmasında da isabetsizlik görülmemiştir.
Ancak Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda desteğin muhtemel yaşam süresi PMF 1931 yaşam tablosuna göre belirlenmiş, gelirine progresif rant yöntemi uygulanmıştır. Yargıtay’ın içtihat değişikliği sonrasında trafik kazalarında esas alınması gereken yaşam tablosunun TRH 2010 olduğu dikkate alındığında mahkemece PMF 1931 yaşam tablosuna göre hesap yapılan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması doğru görülmemiştir (Yargıtay 4.HD 2021/23198 E, 2022/142 K). Bu durumda; desteğin bakiye ömür süresinin TRH 2010 Yaşam Tablosu’na göre belirlenmesi ve işleyecek (bilinmeyen) devre hesaplamasında her yıl için gelirin % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi esasına dayanan progresif rant yönteminin kullanılmasıyla hesaplamanın yapılması gerekmektedir. Açıklanan bu durum karşısında mahkemece eksik araştırma ve hatalı hukuki değerlendirmeler uyarınca karar verildiği anlaşıldığından davalının istinaf kanun yolu başvurusunun yukarıda açıklandığı şekliyle kabulüyle mahkemece verilen kararın HMK’nun 353/(1)-a-6. maddesi uyarınca kaldırılmasına…” dair karar verildiği anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesinden dönen dosyamız mahkememizin yukarıda ki esas numarasına kaydı yapılmıştır.
Mahkememiz dosyası istinaf ilamı doğrultusunda; desteğin bakiye ömür süresinin TRH 2010 Yaşam Tablosu’na göre belirlenmesi ve işleyecek (bilinmeyen) devre hesaplamasında her yıl için gelirin %10 artırılıp %10 iskonto edilmesi esasına dayanan progresif rant yönteminin kullanılmasıyla 2022 Temmuz ayı güncelenen asgari ücret üzerinden hesaplanması yönünde Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak aktüer bilirkişi …’dan 07/02/2023 tarihli ek rapor aldırılmıştır. Bilirkişi tarafından sunulan raporda özetle; “……’ın vefatı nedeniyle davacı kızı … için destekten yoksun kalma zararının 1.504,17 TL olduğu, davacı oğlu … için destekten yoksun kalma zararının 893,07 TL olduğu, davacı eşi … için destekten yoksun kalma zararının 172.565,10 TL olduğu…” sonuç ve kanaatini içerir raporunu sunmuştur.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ olunmuştur.
Davacılar vekili talep artırım dilekçesini sunduğu, harcını ikmal ettiği ve dilekçenin davalı tarafa tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Açılmış olan dava destekten yoksun kalma tazminat talebine ilişkindir.
Müteveffanın kullanmış olduğu … plakalı aracı ile 29/07/2010 tarihinde yaptığı tek taraflı trafik kazası sonucu eşi ve çocuklarının desteğinden yoksun kaldığından tazminat talebinde bulunduğu, kaza tarihinde … plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafınca sigortalandığı, sigorta şirketinin sorumluluğunun tespiti için TRH 2010 Yaşam Tablosu’na göre belirlenmesi ve işleyecek (bilinmeyen) devre hesaplamasında her yıl için gelirin %10 artırılıp %10 iskonto edilmesi esasına dayanan progresif rant yönteminin kullanılmasıyla aldırılan bilirkişi raporunda davacı eşin 172.565,10 TL, davacı çocuk …’ın 1.504,17 TL, davacı çocuk … için 893,07 TL tazminat bedeline hak kazandığının belirtildiği, bu bedelin poliçe sigorta limiti sınırında kaldığı, bilirkişi raporunun denetime açık karar vermeye elverişli olduğu, hesaplama yöntemi de doğru olduğundan hükme esas alınarak bedel arttırım dilekçesi doğrultsunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılmış bulunan davanın KABULÜ ile davacı … için 1.504,17 TL, davacı … için 893,07 TL, davacı … için 172.565,10 TL olmak üzere toplamda 175.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak DAVACILARA VERİLMESİNE,
2-a-)Alınması gereken 11.951,68 TL karar ve ilam harcından peşin ve ıslahla alınan (54,40+59,30+556,70+179,90) toplam 850,30 TL harçtan mahsubu ile bakiye 11.101,38 TL’nin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR YAZILMASINA.
b-)Davacı tarafından yatırılan başvuru harcı, peşin harç ve ıslah harcı toplamı olan 904,70 TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
c-)İstinaf kaldırma ilamı öncesi Mahkememizin 08/12/2021 tarihli kararı ile davalıdan alınmasına hükmedilen 11.275,13 TL bakiye karar harcının tahsili için yazılan 15/02/2022 tarih ve … sayılı harç tahsil müzekkeresi ile istenilen bakiye karar harcının davalıdan tahsil edilmiş ise harcın davalıya İADESİNE, tahsil edilmemiş ise harç tahsil müzekkeresinin işlem yapılmadan Mahkememize iadesinin temini için Mal Müdürlüğü’ne müzekkere YAZILMASINA,
3-Davacılar kendisini vekil ile temsil ettiğinden yürürlükte bulanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 27.244,35 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACILARA ÖDENMESİNE.
4-Davacının yapmış olduğu yargılama gideri olan ve aşağıda dökümü yapılan toplam 1.274,40 TL’nin davalıdan alınarak DAVACILARA ÖDENMESİNE,
5-Davalının yapmış olduğu yargılama giderinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00 TL arabulucuk ücretinin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR YAZILMASINA,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK’nun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesinin 1. Fıkrası gereğince davacı tarafından iban numarası bildirilmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılarak, iban numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT vasıtasıyla DAVACILARA İADESİNE,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/05/2023