Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/3 E. 2021/1 K. 08.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/3 Esas – 2021/1

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 05/01/2021
KARAR TARİHİ : 08/01/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının dosya üzerinden yapılan incelemesi neticesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 06/01/2021 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilimiz …, 14.06.2007 tarih … nolu Resmi Gazetede yayımlanan 5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 14.maddesi ile kurulmuştur. Müvekkilim faaliyetlerini ekte sunulu 26.07.2007 tarih … nolu Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren … Yönetmeliğine göre sürdürmektedir. …, Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği bünyesine Hazine Müsteşarlığına bağlı ve müsteşarlık tarafından denetlenen tüzel kişiliğe sahip bir kuruluştur. Sigortacılık Kanununun 14.maddesi ve … Yönetmeliğinin 16.maddesi uyarınca müvekkilimiz … yasada belirtilen nedenlerle yaptığı ödemeler için zarara neden olanlara (aracın işletenine, sürücüsüne ve diğer sorumlulara) rücu etme hakkı tanınmıştır. 29.05.2016 günü saat 01:00 ‘de … ‘ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile Yomra İlçesi istikametinden Trabzon istikametine doğru seyir halinde iken Pelitli mevkii havalimanı yol ayrımına gelmeden 250 mt kala aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek aracın ön sağ kısmı ile yolun sağ kısmında emniyet şeridi bölümünde park halinde duran içerisinde …’in bulunduğu … plaka sayılı kamyonetin arka kısmına çarpması sonucu, bu çarpmanın etkisiyle savrulan … plakalı araç yine yol kenarında park halinde bulunan … plakalı kamyonete çarpması ve yine bu çarpmanın etkisiyle park halinde olan … plakalı araca çarpması neticesinde ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir. Kaza sonrasında … plakalı araç sürücüsü … vefat etmiştir. Meydana gelen kazada … plakalı aracın sürücüsü …, müteveffanın aracından başka iki araca daha vurarak ancak durabilmiştir. Davalı emniyette verdiği ifadesinde; alkol aldığını ve aracında sigorta olmadığını da beyan etmiştir. Kaza tutanağında …’ın kullandığı aracın hız göstergesinin 160 KM/H de takılı kaldığı da tutanak altına alınmıştır. Dilekçemiz ekinde de sunmuş olduğumuz evraklar incelendiğinde …’ın 1.73 promil alkollü olduğu ve bu durumu kendisinin de ikrar ettiği görülecektir. İlgili kazaya ilişkin alınan ifadeler ve kaza tutanağı incelendiğinde …’ın 1. derece, tek ve asli kusurlu olarak belirlendiği görülecektir. Kaza tarihinde … plakalı aracın geçerli bir karayolları zorunlu trafik mali mesuliyet sigortası bulunmadığından, vefat eden …’in hak sahipleri olan oğlu … , kızı …ve eşi … adına Av. …’nın 20.08.2020 tarihinde yapmış olduğu başvuru üzerine müvekkilimiz kurum tarafından inceleme başlatılmış ve yapılan inceleme neticesinde … plakalı aracın kaza tarihinde geçerli bir karayolları zorunlu trafik mali mesuliyet sigortasının olmadığı ve kazada …’in vefat etmesi sebebiyle toplam 231.209,00 TL tazminat ödemesi yapılmıştır. … plaka sayılı aracın kaza tarihi itibariyle sürücüsü ve maliki … meydana gelen kaza sebebiyle müvekkilimize karşı Borçlar Kanunu ile düzenlenmiş olan haksız fiil hükümlerine göre ve Karayolları Trafik Kanununun objektif sorumluluk hükümlerine göre sorumlu bulunmakta olduğunu, bu nedenlerle, Haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazın iptali ve takibin devamına, davalının itiraz ettiği tutar üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmile edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesi ekinde delillerini ibraz etmiştir.
Dosya içerisinde bulunan tüm kanıt ve belgeler bir arada değerlendirildiğinde;
Dava konusu uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklı zarar nedeniyle ödenmiş olan bedele ilişkin rücu talebi olduğu anlaşılmakla, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 2018/… E., 2018/… K. Sayılı bozma ilamında da belirtildiği üzere “…Dava, 6762 sayılı TTK.’nun 1301. maddesinden (6102 sayılı TTK’nun 1472. maddesi) kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile birlikte 5/3. maddesi gereği artık asliye hukuk mahkemeleri ile ticaret mahkemeleri arasında ki ilişki iş bölümü ilişkisinden çıkarak görev ilişkisi haline gelmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup hakim tarafından kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının 22.3.1944 Tarih E. 37, K. 9, RG. 3.7.1944 sayılı kararında bu husus “Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir tüketici dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklinde vurgulanmaktadır. Davacı sigorta şirketi olup, uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir…”
Somut olayda davacı … olup haksız fiilden sorumlu kişiler aleyhine rücuen tazminat talebinde bulunmuştur. Bu durumda uyuşmazlığın HMK ve Yargıtay içtihatları uyarınca genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülmesi gerektiğinden davanın dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca usulen reddine ve mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-TTK’nun 4. ve 5. maddeleri ile 6502 sayılı kanunun 3 ve 73. maddesi dikkate alınarak davanın mahkememiz açısından göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nun 114/1c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın USULDEN REDDİNE, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE.
2-Taraflardan birinin 6100 sayılı kanunun 20. maddesi uyarınca 2 hafta içerisinde baş vurarak talepte bulunması halinde dosyanın görevli ve yetkili TRABZON NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’ne GÖNDERİLMESİNE.
3-Harç, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin görevli ve yetkili mahkemece değerlendirilip karara BAĞLANMASINA. Taraflardan birinin 2 hafta içerisinde gönderme talebinde bulunmaması halinde yargılama giderinin mahkememizce hüküm altına ALINMASINA.

Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın tebliğinden itibaren 2 (İki) hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere tensiben karar verildi. 08/01/2021