Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/1 E. 2021/174 K. 16.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/1 Esas – 2021/174

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 11/06/2014
KARAR TARİHİ : 16/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/04/2021

İş bu dava, dava vekili tarafından temyiz edilmiş olup Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanlığının … Karar sayılı ilamı ile kararın bozularak gelmiş olduğu, daha sonra davacı vekili tarafından karar düzeltme talep edildiği ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanlığının … Karar sayılı ilamı ile karar düzeltme talebinin kabulüne karar verildiği anlaşıldığından dosya ele alınarak resen yenilenerek esas defterine kaydı yapıldı. Yapılan açık yargılaması neticesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İSTEM :
Davacı tarafından mahkememize sunulan 11/06/2014 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili davalı ile yaptığı ticaret nedeni ile kendisine 15.000,00 TL’lik senet verdiğini, bu senetlerin bedelini ödemesine rağmen senetleri geri almadığından davalının bu senetleri Trabzon 1. İcra Müdürlüğü’nün … nolu dosyası ile tahsil yoluna gittiğini, oysaki müvekkilin bu senetlerin bedelini davalıya PTT yolu ile havale ettiğini, müvekkil hakkında icra takibi yapılması üzerine bu nedenle itirazen Trabzon İcra Hukuk Mahkemesi’nde … Esas nolu dava açıldığını, davada PTT makbuzlarının ibraz edildiğini, ancak makbuzlarda bu senetlere ilişkin olduklarına dair ibare bulunmadığından davanın reddedildiğini, böylece müvekkilin mağdur olmuş, davalının da sebepsiz zenginleştiğini, bu nedenle müvekkil tarafından kendisine ödendiği sabit olan, ancak müvekkile ödenmiş bir kaşılığı bulunmayan havale bedellerinin müvekkile iadesine karar verilmesini talep ettiklerini, bu nedenlerle, müvekkilinin senet karşılığı olarak davalıya gönderdiği ancak davalının senet karşılığı olduğunu kabul etmediği PTT havalelerinin belirsiz alacak olarak 1.000,00 TL’nin alınmasına, alacağın belirli alacağa dönüştürülmesine, alacaklara havale tarihinden itibaren ticari faiz yürütülmesine, davalının borç nedeniyle fiili haciz aşamasına geldiğinden takibin dava sonuna kadar ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı taraf mahkememize sunduğu 01/09/2014 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; aleyhine açılan davanın, yerleşim yerinin Atakum/Samsun olduğundan yetkili mahkemenin Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, söz konusu takibe konu senetlere karşı süresinde davacı tarafın itiraz ettiğini, Trabzon İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayısı ile bu itirazın red edildiğini, borçlu ile ilgili icra dosyasına ana alacak ve ferileri için taahhütde bulunduğunu, ilk ve ikinci taksitini ödediğini, bu nedenlerle haksız ve yersiz açılan davanın öncelikle yetki yönünden ve de bilahare açıklanan nedenlerle esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ:
Trabzon Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün cevabi yazısı ile davacı şirkete ait ticaret sicil kayıtları ve ticaret sicil gazetesi ilanlarının gönderildiği anlaşılmıştır.
Trabzon İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ve Trabzon 1. icra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası iş bu mahkememiz dosyası içerisine celb edilerek incelenmiştir.
Mahkememiz dosyası 14/04/2015 tarihinde bilirkişi SMMM …’e tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından tanzim edilen … havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı şirketin …’nun ticari defterlerinin incelenmesinde davacı şirkete düzenlenmiş herhangi bir fatura tespit edilemediğini, davacı şirketin ise şirket yetkilisinin 11/02/2015 tarihinde dava dosyasına sunmuş olduğu dilekçe ile ticari defterlerinin Akçaabat 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki … Esas sayılı dosyada olduğundan, ancak her halükarda ticari defterlerde bu yönde bir kayıt bulunmadığını, bu nedenle sunulmayacağının söylendiğini, dosyadaki belgelerin incelenmesi neticesinde davacı şirketin PTT Bank ile … adına 13.250,00 TL ve … adına ise 2.050,00 TL olmak üzere toplamda 15.300,00 TL davalı …’na ödeme yaptığını, dolayısıyla davacı tarafın davalı taraftan 15.300,00 TL alacaklı olduğunun tespit edildiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Oluşa uygun ve denetime elverişli rapora itibar edilmiş hükme esas alınmıştır.
Taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, bu ilişkiye istinaden 15.000,00 TL bedelli senet verildiği, bilahare senetlerin PTT havalesi ile ödendiği, ancak davalının buna rağmen senetleri iade etmeyerek icra takibine koyduğu, bu haliyle davacı tarafından davalıya havale edilmiş olan 15.300,00 TL’nin karşılıksız kaldığı ve davalının bu miktarda sebepsiz zenginleştiği sonuç kanaatine varılmıştır. Tacirler arasında temerrüde düşürme TTK’nın 18/3. maddesinde sayılan yöntemlerle yapılması gerektiğinden dava tarihinden itibaren ticari faiz yürütülmüştür.
Davalı vekili mahkememize sunduğu 10/02/2016 havale tarihli dilekçesi ile mahkememiz gerekçeli kararını temyiz etmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunduğu 10/03/2016 havale tarihli dilekçesi ile temyize cevaplarını ibraz etmiştir.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanlığının … Karar sayılı bozma ilamında özetle; “…Somut olayda, icra dosyasına ödeme yapılıp yapılmadığı, icra takibinin sona erip ermediği bilinmemektedir. Davalı, PTT havalelerinin başka bir borca ilişkin olduğu iddiasını ispat yükü altında olsa bile, şayet davalının davacı aleyhine başlattığı icra takibinde borcun tahsil edilmediği anlaşılırsa davalının sebepsiz zenginleştiğinden de söz edilemez. O halde mahkemece davalı tarafa düşen ispat yükü gözetilerek öncelikle icra dosyasına yapılan tüm ödemelerin tespiti ile açıklanan kurallar çerçevesinde değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairemizin … Karar sayılı bozma ilamının kaldırılarak…” bahisleriyle kararın bu değişik gerekçe ile bozulmasına karar verildiği bildirilmiştir.
Dosya içerisinde bulunan tüm kanıt ve belgeler bir arada değerlendirildiğinde;
Dava konusu uyuşmazlığın, sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı istirdat istemine ilişkin olduğu, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği, işbu kararın temyiz edilmiş olup Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanlığının … Karar sayılı ilamı ile kararın bozularak gelmiş olduğu, daha sonra davacı vekili tarafından karar düzeltme talep edildiği ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanlığının … Karar sayılı ilamı ile karar düzeltme talebinin kabulüne karar verildiği görülmüştür.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanlığının … Karar sayılı bozma ilamı doğrultusunda dosya incelendiğinde; taraflar arasındaki ilişkide borca karşılık bono verildiği, havalenin mevcut bir borcun tasfiyesine yönelik olduğu, yapılan ödemelerin vadesi gelen borca mahsuben yapıldığı yani senedin vadesinden sonra yapılan ödemelerin senede mahsuben yapılmış olduğunun kabulü gerekmekte olup, bu ödemelerin bir başka borca ilişkin olduğunu savunan davalının bu savunmasını ispatlaması gerekmektedir. Bu durumda çözümlenmesi gereken nokta, davalının davacı aleyhine başlattığı icra takibinde borcu tahsil edip etmediği hususundadır. Bu doğrultuda mahkemece ilgili icra dosyası celp edilerek incelenmiş, inceleme neticesinde ilgili Trabzon 1. İcra Müdürlüğü … E: sayılı takip dosyasında borçlu tarafından ödeme yapılmadığı, dosyada herhangi bir tahsilat yapılmadığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla, borcun tahsil edilmediği anlaşıldığından davalının sebepsiz zenginleştiğinden de söz edilemeyecektir.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle; mahkemece yapılan yargılama sonucunda davalının sebepsiz zenginleşmediği anlaşılmış olduğundan davacının sebepsiz zenginleşme sebebine dayalı alacak davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarı açıklanan nedenlerle;
1- Davacının davasının REDDİNE.
2- Alınması gereken toplam 59,30 TL’den peşin alınan 25,20 TL’nin mahsubu ile bakiye 34,10 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR YAZILMASINA.
3- Davalı kendisini vekille temsil ettiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre belirlenen 1.000,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak DAVALIYA ÖDENMESİNE.
4- Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA.
5- Yatırılan gider ve delil avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK’nun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesinin 1. Fıkrası gereğince davacı tarafından iban numarası bildirilmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılarak, iban numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT vasıtasıyla TARAFLARA İADESİNE.

Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/03/2021