Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/563 E. 2021/115 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/563 Esas – 2021/115

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2019
KARAR TARİHİ : 25/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/03/2021

Davacı vekili tarafından Mahkememizde açılan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekili Mahkememize verdiği 30/12/2019 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili bankanın Ortahisar/Trabzon Şubesi ile davalılardan … arasında … tarihli 2.000.000,00 TL tutarlı Kredi Çerçeve Sözleşmesi, … tarihli 1.500.000,00 TL tutarlı Kredi Çerçeve Sözleşmelerinin imzalandığını ve bu sözleşmeler çerçevesinde Davalı … krediler kullandırıldığını, diğer davalılarında müşterek borçlu ve kefil sıfatı ile sözleşmeyi imzaladığını, kredilerin geri ödenmemesi nedeni ile davalılara Beşiktaş 17. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye nolu hesap kat ihtarnamesinin gönderildiğini, borç bakiyesinin faiz ve ferileriyle birlikte ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren bir gün içinde ödenmesi hususunun ihtar edildiğini, borcun süresi içerisinde ödenmemesi üzerine Mahkememizden alınan 08/11/2019 tarih ve … D. İş Esas – … D. İş Karar sayılı İhtiyati Haciz İlamına istinaden Trabzon İcra Müdürlüğüne ait … Esas sayılı İcra Takip dosyası ile takip başlattıklarını, 21/11/2019 tarihinde davalılar vekilinin “alacaklı tarafından herhangi bir Hesap Kat İhtarının gönderilmemesi, Alacaklıya herhangi bir borcunun bulunmaması” nedeniyle kötü niyetli olarak borca ve ferilerine itiraz ettiklerini, davalıların imza itirazında bulunmadığını, hesap kat ihtarnamesine de itiraz etmeyerek borcun muaccel hale geldiğini, davalıların itirazlarının gerçeği yansıtmadığını, müvekkili bankaya davalıların borcunun olmadığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davalılar tarafından yapılan yetki itirazının gerçeği yansıtmadığını, davalılar tarafından yapılan fahiş faiz uygulandığı itirazının gerçeği yansıtmadığını, müvekkili bankanın her türlü dava ve icra işlemlerinde teminat yatırma mükellefiyetinden muaf olduğunu, davalıların Trabzon İcra Müdürlüğüne ait … Esas sayılı İcra Takip dosyası ile başlatılan takibe ve borca yönelik itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere İcra İnkar ve Kötü Niyet Tazminatının davalılardan tahsilini, yargılama giderlerini ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Duruşmaya gelen davacı vekili dava dilekçesini, duruşmalardaki yazılı ve sözlü beyanları ile taleplerini tekrar etmekle taleplerini yinelemiştir.
SAVUNMA :
Dava dilekçesinin usulüne uygun tebligata rağmen davalıların davaya cevaplarını sunmadıkları anlaşılmıştır.
Davalıların ve davalı şirket vekilinin usulüne uygun tebligatlara rağmen duruşmalara katılmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
İlk tensip zaptı gereğince; Trabzon Ticaret Sicil Müdürlüğüne, Trabzon İcra Müdürlüğüne ve davacı bankanın Ortahisar/Trabzon Şubesine yazılan müzekkere cevaplarının celp edildiği görülmüştür.
Mahkememizce tarafların tüm delilleri toplandıktan ve dava konusu kredi sözleşmelerine ilişkin tüm bilgi, belge ve hesap özetleri getirildikten sonra gerekmesi halinde yerinde inceleme yetkisi de verilerek dosyanın konusunda uzman bankacı bir bilirkişiye rapor tanzimi hususunda tevdi edildiği, bilirkişinin …havale tarihli raporunu tanzim etmiş olup, bilirkişi raporunda özetle“… -Davalı/boçlu ….’nin davacı/alacaklı Bankanın kredili müşterisi olduğu,
-Kredi ve faizlerini ödememesi üzerine Bankaca 27.03.2019 tarihinde firmaya kat ihtarnamesi gönderildiği,
-Firmanın, Bankaya olan gecikmiş kredi borçları için 01.04.2019 tarihinde yeniden yapılandırma talep ettiği ve bu talebin Bankaca kabul edildiği,
-Eski kredi borçlarının 08.04.2019 tarihindeki yeni kredi kullandırımı ile Bankaca “yeniden yapılandırıldığı”,
-Bu kredi anapara ve faizlerinin de ödenmemesi üzerine 11.11.2019 tarihinde başlatılan icra takip tarihi itibariyle, hesaplamaya dahil etmediğimiz 1.187,31 TL Masraf kalemi ve 606,00 TL. Haciz Vekalet Ücreti hariç, davacı/alacaklı Bankanın davalı/borçlu firmadan yıllık %19,75 akdi faiz oranına göre 1.759.528,38 TL alacağı bulunduğu…” görüş ve kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Davalı …. vekili 18/01/2021 havale tarihli bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesi sunmuştur.
Davacı şirket vekili 22/12/2020 tarihli; itirazın geri alınması talepli dilekçe sunmuştur.
Mahkememizce yapılan 25/02/2021 tarih ve 4 nolu celsede davacı banka vekili “… Davalı taraf ile müvekkil banka arasında yapılan görüşmeler olumlu sonuçlanış ve tüm davalılar dava konusu takip dosyasına yapmış olduğu itirazlarını geri almışlardır, şu anda görülmekte olan dava konusuz kalmıştır, bu nedenle davanın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ederiz, ayrıca yargılama gideri vekalet ücreti ve icra inkar tazminatı taleplerimizden feragat ediyor, vazgeçiyoruz, icra müdürlüğünce takibin devam ettiğine dair 28/12/2020 tarihli karar icra müdürlüğü karar suretini mahkemenize sunuyorum…” diyerek beyanda bulunmuştur.
Davacı vekilinin 28/12/2020 tarihli takibin devamına karar sureti dosya içerisine alınmıştır.
Dosya içerisinde bulunan tüm kanıt ve belgeler bir arada değerlendirildiğinde;
Davacı bankanın Ortahisar/Trabzon Şubesi ile davalılardan … arasında … tarihli 2.000.000,00 TL tutarlı Kredi Çerçeve Sözleşmesi, … tarihli 1.500.000,00 TL tutarlı Kredi Çerçeve Sözleşmelerinin imzalandığı ve bu sözleşmeler çerçevesinde Davalı …’ne krediler kullandırıldığı, diğer davalıların ise müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile sözleşmeleri imzaladığı, kredi taksitlerinin vadesinde geri ödenmemesi nedeni ile davacı banka tarafından davalılara Beşiktaş 17. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye nolu hesap kat ihtarnamesinin gönderildiğini, borç bakiyesinin faiz ve ferileriyle birlikte ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren bir gün içinde ödenmesi hususunun ihtar edildiğini, hesap kat ihtarına rağmen kredi borcunun ihtar edilen süre içerisinde ödenmemesi üzerine davacı banka tarafından, Mahkememizden alınan 08/11/2019 tarih ve … D. İş Esas – … D. İş Karar sayılı İhtiyati Haciz İlamına istinaden Trabzon İcra Müdürlüğüne ait … Esas sayılı İcra Takip dosyası ile takip başlatıldığı, davalı – borçlu tarafça icra takibine yapılan itiraz üzerine takibin durdurulduğu ve davacı banka tarafından görülmekte olan itirazın iptali davasının açıldığı tüm dosya kapsamı ile sabittir.
Yargılama devam etmekte iken Mahkememizce yapılan 25/02/2021 tarih ve 4 nolu celsede davacı banka vekili “… Davalı taraf ile müvekkil banka arasında yapılan görüşmeler olumlu sonuçlanmış ve tüm davalılar dava konusu takip dosyasına yapmış olduğu itirazlarını geri almışlardır, şu anda görülmekte olan dava konusuz kalmıştır, bu nedenle davanın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ederiz, ayrıca yargılama gideri vekalet ücreti ve icra inkar tazminatı taleplerimizden feragat ediyor, vazgeçiyoruz, icra müdürlüğünce takibin devam ettiğine dair 28/12/2020 tarihli karar icra müdürlüğü karar suretini mahkemenize sunuyorum…” diyerek beyanda bulunmuş ve davalıların takip dosyasına sundukları takibe itirazdan vazgeçme beyanını içerir dilekçeleri ile icra müdürlüğünün takibin devamına dair verdiği karar suretlerini sunmuştur.
Yapılan yargılama sırasında, davacı tarafça iptali istenen takibe itirazdan vazgeçildiği ve takibin devamı hususunda icra dairesince karar verildiği bu nedenle görülmekte olan davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla; konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına kararı vermek gerekmiştir.
Yargılama giderleri ve vekalet ücreti hususunda ise konusuz kalması nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına kararı verilen davalarda Mahkemece tarafların davanın açılmasında haklı olup olmadıklarına göre değerlendirme yapılması gerekmektedir. Davalı – borçlu taraf haklarında açılan takibe itiraz ederek davacı bankaya borçlu olmadıklarını ileri sürmüş iseler de hem bu itirazlarından vazgeçerek takibin devamını sağlamaları hem de Mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile sabit olduğu gibi itirazlarında haksız olup davanın açılmasına sebebiyet veren taraftır, bu nedenle yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumluluk davalı taraftadır. Fakat ne var ki; davacı vekili karar duruşmasında karşı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını bildirmiş ve bu nedenle davalı taraf aleyhine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği gibi davacı tarafça yapılan ve ödenen yarılama masraflarından da davalı tarafın sorumlu tutulmaması gerekmiş, henüz yapılmamış yargılama giderlerinin ise davalı tarafa yükletilmesi gerekmiştir.
Yukarıda yapılan açıklama, anlatım ve kabuller doğrultusunda konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği anlaşılmış aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2- Alınması gereken 59,30 TL peşin harç ile 59,30 TL başvuru harcının davalılardan alınarak HAZİNEYE GELİR YAZILMASINA,
3- Davacının yaptığı yargılama giderlerinin, davacı vekilinin beyanları göz önünde bulundurularak davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı vekilinin beyanları göz önünde bulundurularak vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5- Yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK’nun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesinin 1. Fıkrası gereğince davacı tarafından iban numarası bildirilmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılarak, iban numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT vasıtasıyla DAVACIYA İADESİNE,
6- 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arubuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR YAZILMASINA,

Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen Oybirliğiyle karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/02/2021