Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/161 E. 2021/159 K. 16.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/161 Esas – 2021/159

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 19/04/2019
KARAR TARİHİ : 16/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İSTEM :
Davacı vekili tarafından sunulan 22/04/2019 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilime karşı Trabzon İcra Dairesi …Esas sayılı dosya numarası ile 04/01/2018 tarihinde davalı tarafından icra takibi başlatılmıştır. İcra takibi, muhtara tebliğ olmuş, müvekkilim takip kesinleştikten sonra takipten haberi olduğunu, söz konusu icra takibi ilamsız olarak başlatılmış ve borcun konusunu faturalara dayandırılmıştır. Ancak borca konu olduğu söylenen faturalar tek taraflı kesilmiştir. Müvekkilimin muhasebe kayıtları ve söz konusu faturaların muhteviyatı incelendiğinde bu faturaların müvekkilin eline hiç geçmediği, buna istinaden mal alış-verişi olmadığını, söz konusu tarihlerden önce müvekkilim davalıdan sıkça mal alımı yapmış buna ilişkin de ödemelerini gerçekleştirmiştir. Ancak takibe konu yapılan faturalara istinaden hiçbir şekilde mal alımı yapmamıştır. Taraflar arasındaki itilafın çözülebilmesi için zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulmuş ise de anlaşma sağlanamamıştır. Gelinen bu noktada müvekkilimin dava konusu faturadan dolayı borçlu olmadığının hükmen tespiti için işbu davayı açma gerekliliği hasıl olmuştur. Bu nedenlerle, davanın kabulü ile dava konusu faturadan dolayı müvekkilimin borçlu olmadığının tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Duruşmalara gelen davacı vekili dava dilekçesini tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Dava dilekçesi ve tensip zaptı davalıya usulüne uygun tebliğ edilmiştir.
Davalı vekili tarafından mahkememize sunulan 14/05/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından açılan bu dava süresinde açılmamıştır. İşbu davanın zamanaşımına uğramış olması nedeniyle davanın usulden reddi gerekmektedir. Davalı müvekkil tarafından 01.09.2017 tarihli 5.782,00 TL miktarlı, 01.10.2017 tarihli 5.000,00 TL miktarlı, 01.10.2017 tarihli 40.000,00 TL miktarlı, 01.09.2017 tarihli 10.030,00 TL miktarlı, 01.10.2017 tarihli 5.000,00 TL miktarlı faturalara istinaden Trabzon İcra Dairesinin …Esas sayılı dosyası ile 04.01.2018 tarihinde icra takibi başlatılmış olup, davacı tarafın takibe itiraz etmemesi sonucu icra takibi kesinleşmiştir. Davacı taraf dava dilekçesi ile davalı ile aralarındaki akdi ilişkiyi ve bazı mallar alıp ödemeler yaptığını kabul etmiştir. Bu nedenlerle borç konusu faturalar karşılığında mal almadığını iddia eden davacının bu iddiasını ispatlaması gerekmektedir. Öncelikle usule ilişkin aykırılıklar bulunan işbu davanın usulden reddine, esasa geçilmesi halinde davalı müvekkillerin alacağını sürüncemede bırakma amacı ile açılan işbu davanın esastan reddine, Davacı tarafın tazminat talebinin reddi ile, haksız ve kötüniyetli olarak işbu davayı açan davacının, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, Yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ:
Trabzon İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takip dosyası iş bu mahkememiz dosyası içerisine celb edilerek incelenmiştir.
Mahkememiz dosyası 23/10/2019 tarihinde bilirkişi SMMM …’a tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından tanzim edilen 15/11/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı ve davacının, ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, dolayısı ile taraflara ait ticari defterlerin T.T.K. hükümlerine göre kendi lehlerine delil olma özelliğine sahip olduğu, Davacı Borçlu Ticari Defterleri Yönünden; Davacı adına icra takibi başlatılan 65.812,00 TL’lik 5 adet faturanın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, faturaların 50.030,00 TL’lik kısmının cari hesaba işlendiği, 15.782,00 TL’sinin ise NAKİT (Kaydı Ödeme) olarak muhasebeleştirildiği, bu haliyle nakit ödeme şeklinde kapanan 3 adet fatura bakiyesinin, sayın mahkemece ödeme aracı olarak kabulü halinde; davacı borçlunun, davalıya 50.030,00 TL borcunun olduğu, Davalı Alacaklı Ticari Defterleri Yönünden; Davalının, icra takibi başlattığı 5 adet faturanın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, cari hesaba işlendiği ve cari hesap bazlı 105.812,00 TL alacağı olduğu, ancak, alacak iddiasının taleple sınırlı olması nedeniyle, davalı alacaklının icra takip talebi doğrultusunda, davacıdan 65.812,00 TL alacaklı olduğu bildirilmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunduğu 04/12/2019 havale tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı itirazlarını ibraz etmiştir.
Mahkememiz dosyası aynı bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından tanzim edilen 27/01/2020 havale tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; Davacının ticari faaliyetinin Kasım 2017 dönemine kadar devam ettiği, davalının icra takibi başlattığı faturaların (Nisan-Mayıs-Temmuz-Ağustos/2017) davacının sicil terk tarihinden önceki dönemlerde düzenlendiği, davacı tarafça faturalara herhangi bir itirazının olmadığını, faturaların taraflara ait ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, kök rapordaki tespit edilen hususlarda bir değişikliğin olmadığı bildirilmiştir.

Dosya içerisinde bulunan tüm kanıt ve belgeler bir arada değerlendirildiğinde;
Dava konusu uyuşmazlığın; Trabzon İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takip dosyası ile başlatılan takip dosyasında borçlu olunmadığının tespiti talebine ilişkin olduğu, Trabzon İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takip dosyası mahkememiz dosyası içerisine celb edilerek incelendiği, davacı ile davalı arasında ticari alım satım ilişkisi bulunduğu, bu ticari ilişkiden kaynaklı olarak düzenlenen fatura alacağının tahsili amacıyla davalının davacı aleyhine icra takibine giriştiği, davacının icra takibinden takip kesinleştikten sonra haberdar olması nedeniyle işbu davayı açmış olduğu anlaşılmıştır.
Kambiyo senetlerine dayalı olarak açılan menfi tespit davaları hariç olmak üzere kural olarak menfi tespit davalarında ispat yükü alacaklı olduğunu iddia eden davalıdadır. Ancak davacının ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde hazırlanan bilirkişi raporunda, davacının halihazırda davalıya dava konusu faturalardan kaynaklı olarak 65.812,00-TL borcunun bulunduğunun belirtilmesi karşısında açılan davada ispat yükü davacı borçlu taraftadır. Bu minvalde mahkemece davacıya bilirkişi raporunda da belirtilen 15.782,00 TL lik ödemeye ilişkin yazılı delil sunmak üzere kesin süre verilmiş ancak davacı ödemeye ilişkin herhangi bir delil de sunamamıştır.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle; dosyaya sunulan mevcut deliller ile davacı davasını ispat edememiş ve davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarı açıklanan nedenlerle;
1- Davacının ispat olunamayan davasının REDDİNE. Trabzon İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takip dosyası üzerinden yapılan takibin DEVAMINA.
2- Davacının kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından davalının kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE.
3- Alınması gereken toplam 54,40 TL’nin peşin alınan 1.123,91 TL’den mahsubu ile bakiye 1.069,51 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde DAVACIYA İADESİNE.
4- Davalı kendisini vekille temsil ettiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 9.571,18 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak DAVALIYA ÖDENMESİNE.
5- Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA.
6- 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00 TL arabulucuk ücretinin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR YAZILMASINA.
7- Yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK’nun 6Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesinin 1. Fıkrası gereğince davacı tarafından iban numarası bildirilmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılarak, iban numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT vasıtasıyla DAVACIYA İADESİNE.
Dair, Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/03/2021