Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/222 E. 2021/567 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

DAVA : Şirket Temsil Yetkisinin Kaldırılması
DAVA TARİHİ : 12/04/2018
KARAR TARİHİ : 25/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Şirket Temsil Yetkisinin Kaldırılması İlişkin davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan 12/04/2018 havale tarihli dava dilekçesinde; Müvekkilinin dava dışı şirket … Turizm Ve Ticaret Limited Şirketi’nin ortağı olduğunu, şirketin diğer ortağının ise Noter satışı ile hisseleri devralan … ise de, hisse devri tescil edilemediği için, ticaret sicil kayıtlarında, şirketin diğer ortağının halen daha davalı … olarak göründüğünü, devir işleminin geçerliliğinin tespiti için Mahkememize ait … Esas sayılı dosyası ile ayrıca dava açıldığını, davalıya ait hisselerin tamamının Noter Senediyle devredilmesi, devrin şirket ortaklar kurulu kararıyla onaylanması ve pay devrinin deftere işlenmesi suretiyle devrin geçerliliği için yasanın aradığı şartların gerçekleşerek davalının şirketle ilişiği kalmadığını, tescil işlemi yapılamadığından davalının halen ortak olarak göründüğünü, devralan … adına tescil yapılamadığı için genel kurul toplanamadığını, dava dışı şirketle ilişiği kalmayan davalının şirketi temsil yetkisinin de kaldırılamadığını, şirket devrinin geçerliliğinin tespiti kararı verilene kadar davalı …’in şirket ortağı ve yetkilisi olarak görünecek ve hukuka aykırı olarak şirket adına işlem tesis etme yetkisinin bulunacağını, davalının yetkilerinin kaldırılması için haklı sebeplerin var olduğunu, davalının şirket sözleşmesi ve yasadan doğan özen ve bağlılık yükümlülüklerini ağır şekilde ihlal ettiğini, davalının, hisselerini devretmiş ve şirketle ilişiği kesilmiş olmasına rağmen şirkete ait Antalya İli Serik İlçesi Toptancı Halinde bulunan depolardan birini … A.Ş.’ne, aynı Toptancı Halinde bulunan diğer bir depoyu ise … İth.İhr. ve Tic.Ltd.Şti.’n devrettiğini, … adına olan bu depoların şirketle öncesinden beri ilişiği bulunmayan … adlı kişiye vekaletname vererek yaptırıldığını, bu depolardan birini devralan firmanın, vekaletname verilen …’in hissedarı bulunduğu şirket olduğunu, davalı adına işlem yapan …’in yine depoyu devralan … Firmasının yetkilisi olduğunu, bir yandan devreden bir yandan devralan sıfatıyla hareket etmiş hukuka aykırı olarak dava dışı firmayı zarara uğrattığını, depoların satışı karşılığında şirket aktifine depo devir bedeli olarak giren paranın olmadığını, şirket ortaklarının hiçbir surette bu devriden haberlerinin olmadığını, devir işlemi hususunda şirketçe karar alınmadığını, devir öğrenildikten sonra Serik Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açıldığını, Serik Asliye Hukuk Mahkemesince depoların üzerine ihtiyati tedbir konulduğunu, Serik Cumhuriyet Başsavcılığına da suç duyurusunda bulunulduğunu, şirket depolarının rakip firmalara satılarak haksız rekabet kuralları ve özen yükümlülüğünün ağır biçimde ihlal edildiğini, davalının yurt dışında yaşadığını, şirketle hiçbir ilişiğinin olmadığını, dava dışı şirket adına yapmış olduğu ve yapmakta olduğu hiçbir fiili çalışmanın olmadığını, davalının ve davalının vekil kıldığı … isimli şahsın şirketi borçlandırma, şirket malları üzerinde tasarrufta bulunma yetkisi bulunduğunu, yargılama süresince, şirket malları üzerinde tasarruf etmesini engellemek için şirketi temsil yetkisinin dava sonuçlanıncaya kadar durdurulmasına, bu hususta verilecek ihtiyati tedbir kararının Ticaret Sicil Gazetesinde ilanına, ayrıca bu hususun Trabzon Ticaret Sicil Müdürlüğüne bildirilmesine karar verilmesini, davalının şirketi temsil yetkisinin kaldırılmasına, bu hususta alınmış bulunan şirket kararının iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Duruşmalara gelen davacı vekili dava dilekçesindeki taleplerini yinelemiştir.
SAVUNMA :
Dava dilekçesi ve ilk tensip zaptı davalı tarafa usulüne uygun tebliğ olunmuştur.
Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan 28/05/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde; Müvekkilinin dava dışı … Turizm ve Ticaret Limited Şirketi’nin ortağı ve yetkilisi olduğunu, Mahkememize ait … Esas sayılı dosyasında, müvekkilinin şirketteki paylarının …’a devredildiği ancak paylarının tescil edilemediği iddiası ile bu durumun tespitine dair bir dava açıldığını, pay devri sözleşmesinin işlemin ölü doğmuş bir işlem olarak kaldığını, Müvekkilinin anlaşma yapıldıktan sonra 5 yıl daha şirketi yönettiğini, bu süreçte ki bütün işlemlerin müvekkilinin talimatları ile yapıldığını, ilgili dosyadaki davalının, 5 yıl boyunca herhangi bir hak iddiasında bulunmadığını, devre dair işlemlerin devam ettirilmediğini, deponun satımının tamamen ticari bir sebebe dayandığını, davacının bu satıma muvafakati olduğunu, davacının şirketin depolarının bulunduğu bölgede bölge müdürü olduğunu, bu durumun Ticaret sicilinde kayıtlı olduğunu, kendisinin bu devir öncesinde ilgili tüm evrakları hazırlayarak verdiğini, imzası ile de devre muvafakat etttiğini, dava dışı … Nak. Ltd. Şti.’nin iki ortaklı bir şirket olduğunu, davacı tarafın da şirketin ortağı olduğunu, devredilen depoların müdürü olduğunu, dava konusu depoların sadece müvekkilinin insiyatifi ile devredilmesinin hem hukuken hem de idari olarak mümkün olmadığını, şirketin depolarının müdürü sıfatıyla …’ın da imzası gerektiğini, davacının, müvekkiline ve ailesine karşı başkaca husumetlerinin de söz konusu olduğunu, depoların devri için ciddi şekilde bürokratik işlemler ve evraklar gerekmekte olup tamamı yerine getirildiğini, devirlerinin sağlandığını, tüm evraklarin hem Çandır – Serik Belediyesinde hem de Hal Müdürlüğünde bulunduğunu, dava dışı şirketce alınan karara idari merciler nezdinde imzalarının atıldığını, onay verildiğini, müvekkilinin ve ailesinin husumet nedeniyle defterlere ulaşamadıklarına, …’de yetkilisi olduğu şirket vasıtasıyla bu borçları ödeyerek, eksik işlemleri tamamlayarak depoları şirketi adına devraldığını, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Duruşmalara gelen davalı vekili cevap dilekçesindeki taleplerini yinelemiştir.

DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ:
Mahkememizce yapılan 17/04/2018 tarihli ilk tensip zaptının 14 nolu ara kararı gereğince; “… Mahkememizin … Esas sayılı dava dosyasının incelenmesinde; tensip tutanağıyla birlikte davalı “…’in (Vergi Kimlik No: …) … TURİZM TİC. LTD. ŞTİ.’NDEKİ temsil yetkisinin GEÇİCİ OLARAK DURDURULMASINA” karar verilmiş ise de daha sonra konulan ihtiyati tedbirin 05.04.2018 tarihli ara kararla mahkememizce kaldırıldığı anlaşıldığından davacı vekilinin yeniden ihtiyati tedbir talebinin REDDİNE…” dair karar verildiği, davacı vekilinin 11/06/2018 tarihinde 14 nolu ara karar için İstinaf yasa yoluna başvurduğu, Samsun 3. Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi Başkanlığının 17/09/2018 tarih ve 2018/… Esas – 2018/… Karar sayılı ilamıyla istinaf başvurusunun reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
İlk tensip zaptı ara kararları gereğince; Trabzon Ticaret Sicil Müdürlüğüne, Serik Asliye Hukuk Mahkemesine, Serik Cumhuriyet Başsavcılığına yazılan müzekkere cevapları celp edilmiştir.
Davacı vekili 11/07/2018 havale tarihli dilekçesiyle yeniden ihtiyati tedbir talep ettiği ve Mahkememizin 13/07/2018 tarihli ara kararıyla dosyanın İstinaftan döndükten sonra tedbir talebinin değerlendirilmesine karar verildiği, İstinaf incelemesinden döndükten sonra Mahkememizce 23/07/2018 tarihli ara kararı ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı tanığı …’in Ortaca 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde alınan 21/02/2019 tarihli beyanında; “… Davacı … ve yeğeni … tanırım, akrabalığım yoktur. Davalı … ismini duydum fakat kendisini hiç görmedim, tanışmadım. Ben ihracat eksperi ve aynı zamanda … Nakliyat, Akaryakıt, İnş. Tic. San. Ltd.Şti. İsimli İhracat yapan şirket sahibiyim. Dava konusu … şirketiyle 2015 yılından buyana ticari ilişkilerimiz vardır. Fason işçilik ve ambalaj işlerini depolarında yaptırıyorum. Bu yaptırdığımız işlerle alakalı 2015 yılından bu yana 350-400.000,00-TL civarında ticari çek ödemesi yaptım. … gıdanın şirket sahibi olarak … ve amcası …’ı tanırım. Yukarda da belirttiğim gibi bana sorulan … daha önce hiç görmedim, tanışmadım. 2015 yılından bu yana her yılın en az 4 ayını … şirketinde geçirmekteyim. … isimli biriyle hiç karşılaşmadım, ben … grubunda gerek işlerimin takibi gerekse ödemeler konusunda şirket sahibi olarak bildiğim … ve amcası … ile görüşürüm. Benim bilgim ve görgüm bundan ibarettir. Tanıklık ücreti talebim yoktur…” diyerek ifade verdiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili 23/07/2020 havale tarihli ihtiyati tedbir konulmasına dair talep dilekçesi göndermiş ve talep ile ilgili talebin reddi hususunda 27/07/2020 tarihli ara karar tanzim edilmiştir.
Mahkememize ait … esas sayılı dava dosyasının davalı vekili tarafından istinaf edilmiş olup, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nin 21/05/2019 tarih ve … Esas – … Karar sayılı ilamı ile istinaf başvurusunun reddine karar verildiği, istinaf başvurusunun reddine dair verilen karar yine davalı vekili tarafından temyiz edildiğini, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanlığının 09/06/2020 tarih ve … Esas – … Karar sayılı ilamı ile Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nin 21/05/2019 tarih ve … Esas – … Karar sayılı ilamı ile istinaf başvurusunun reddine dair verilen kararın bozularak kaldırılmasına karar verildiği ve Mahkememizin … esasına kaydedildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan 28/10/2021 tarihli celse 2 nolu ara kararı ile; Mahkememize ait … Esas sayılı dava dosyasının Yargıtay’dan dönüşünün beklenilmesi ara kararından rücuna dair karar verilmiştir.
Dosya içerisinde bulunan tüm kanıt ve belgeler bir arada değerlendirildiğinde;
Davacı tarafından davalı …’in şirket temsil yetkisinin kaldırılmasına dair görülmekte olan dava açılmıştır. Dava açılış tarihi 12/04/2018 tarihidir. Trabzon Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden dava konusu şirket güncel ve eski tüm yetkili temsilcilerinin, temsil yetkilerinin başlangıç ve bitiş tarihlerini de gösterir listesi celp edilmiş olup incelendiğinde, dava konusu şirketin şu anki yetkili temsilcilerinin dava dışı … ve … olduğu, davalımız …’in şu anda şirket yetkisi olmadığı, geçmişte iki defa şirket yetkilisi olarak yetkilendirildiği, bunlardan ilkinin 25/05/2012 – 02/02/2018 tarihleri arasında, diğerinin ise 16/04/2018 – 23/07/2020 tarihleri arasında yetkilendirilmesine dair olduğu, dava tarihi olan 12/04/2018 tarihinde dosya davalısının, dava konusu şirketin yetkilisi olmadığı, bu nedenle dava tarihi itibariyle şirket yetkilisi olmayan davalı hakkında şirket müdürlüğünden azli için görülmekte olan davanın açılması için gerekli hukuki yararın mevcut olmadığı, davanın hukuki yarar yokluğu nedeni ile reddi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın hukuki yarar yokluğu nedeni ile REDDİNE,
2- Alınması gereken toplam 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 23,40 TL’nin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR YAZILMASINA.
3- Davalı kendisini vekil ile temsil ettiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücreti davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK’nun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesinin 1. Fıkrası gereğince davacı tarafından İBAN numarası bildirilmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılarak, İBAN numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT vasıtasıyla DAVACIYA İADESİNE.

Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/11/2021