Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/47 E. 2020/9 K. 15.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/47 Esas – 2020/9

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 26/01/2017
KARAR TARİHİ : 15/01/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İSTEM :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile müvekkili şirket arasında ticari ilişki nedeniyle davalı şirketin müvekkili şirketten aldığı mallar karşılığında müvekkiline borçlandığını, davalı şirketin alım-satım işleminden kaynaklanan borcuna esas fatura bedellerinin müvekkili şirket tarafından tahsil edilemediğini, davalı ile yazılı ve sözlü uyarılara rağmen borcun ödenmemesi üzerine Trabzon İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek haksız itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkili mahkemede açılmadığını, yetki itirazında bulunduğunu. Esasa ilişkin beyanlarında ise, müvekkilinin davacıya borcu bulunmadığını, tüm borcunu ödediğini. Müvekkili şirket ile davacı arasında yıllara dayanan yaş sebze meyve alımı olduğunu, davacı tarafından gönderilen malların karşılığının bazen açık hesap şeklinde elden ödendiğini, bir kısmının ise müvekkilinin oğlu … tarafından kredi kartı ile ödendiğini, yapılan ödemelerin tutarları ve tarihleri incelendiğinde davacının talep ettiği faturaların ödendiğinin görüleceğini. Müvekkilinin oğlunun ticaret ile uğraşmadığını, yapılan ödemelerin faturalara ilişkin olmadığının aksinin ıspatı davacıya ait olduğunu. Söz konusu faturalara ilişkin borcun tamamının müvekkili tarafından alacaklı firmaya ödendiğini, davacı tarafın kötü niyetli şekilde gönderilmeyen mallara ilişkin faturaları icraya koyduğunu, davacı tarafın faturaların müvekkiline tebliğ ettiğine ve malları teslim eddiğine ilişkin herhangi bir delili bulunmadığını. Davacı tarafından gönderilen malların bir kısmının bozuk çıktığını, bunun üzerine müvekkili tarafından 02/02/2016 tarih …sayılı ve 18/06/2016 tarih, … numaralı iade faturaları kesildiğini, mallar ve iade faturaların davacı firmaya gönderildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ :
Davalının sicil kaydı Iğdır Ticaret Sicil Müdürlüğünden celp edilmiştir.
Davacının sicil kaydı Trabzon Ticaret Sicil Müdürlüğünden celp edilerek dosya içerisine alınmıştır.
Trabzon İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası celp edilerek dosya içerisine alınmıştır.
Davalının yetki itirazı 14/06/2017 tarihli ön inceleme duruşmasında reddolunmuştur.
Mahkememiz dosyası SMMM bilirkişisi …’e tevdii edilerek rapor aldırılmıştır. Bilirkişi tarafından sunulan 17/01/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…davacı şirketin defter üzerindeki alacak toplam miktarı 380.543,83 TL olduğu halde talep edilen alacak miktarı 124.691,60 TL ve işlemiş faiz miktarı 6.118,43 TL toplam olarak 130.810,03 TL olduğu…” sonuç ve kanaatini içerir raporunu sunmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ olunmuştur.
Davalı vekili 07/02/2018 havale tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyanlarını sunmuştur.
Davalı vekiline iadeye konu faturalara ilişkin faturaların tebliğini veya malların teslimine ilişkin belgeleri sunmak üzere süre verildiği, davalı yanca herhangi bir delil ve belge sunulmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyası ek rapor aldırılmak üzere bilirkişiye tevdii edildiği ve bilirkişi tarafından sunulan 25/05/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…davacının icra dosyasında dava konusu olan 124.691,60 TL’lik alacağının tamamının cari hesap kartında aynen mevcut olduğu, davacının alacak miktarının 124.691,60 TL olduğu…” sonuç ve kanaatini içerir raporunu sunmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ olunmuştur.
Davalı vekili 11/06/2018 havale tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyanlarını sunmuştur.
Mahkememiz dosyası davalı vekilinin itirazlarını karşılar rapor aldırılmak üzere bilirkişiye tevdiine karar verildiği, bilirkişi ek ücretinin davalı vekilince yatırılması yönünde ihtaratlı tebligat gönderildiği, ancak davalı yanca herhangi bir gider yatırılmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce bu kezde; dosyanın bu haliyle faturaların davanın ticari defteride incelenerek ticari ilişkiye konu diğer tüm faturaların da davalının defterlerine kayıtlı olup olmadığı 2015/2016 yılında yapılan davanın dosyaya sunduğu ödemelerin davacı defterleride incelenerek ne kadar olduğu, 2015 yılına esas cari ilişkide davacı ve davalı ticari defterlerinde alacak farkı bulunup bulunmadığı kayıtlı olan faturalar incelenerek tablo halinde gösterilmesi yapılan tüm ödemeler sonrası davacının ne kadar alacağı kaldığı dosyaya sunulan tüm itirazlarda incelenerek tüm dosya kapsamında karar vermeye ilişkin rapor sunması için bilirkişiye tevdiine karar verilmiş, bilirkişi tarafından sunulan 31/05/2019 havale tarihli 2.ek raporunda 25/05/2018 tarihli raporundaki görüşünün değişmediğini bildirmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan 25/06/2018 havaleli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyanlarını sunmuştur.
Dosya bilirkişiye tevdii edilerek önceki ara karar doğrultusunda ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup dosya bilirkişiye tevdii edilerek 15/10/2019 havale tarihli 3.ek rapor aldırılmış, bilirkişi tarafından sunulan raporda önceki rapordaki kanaatinin değişmediği bildirilmiştir.
Bilirkişi tarafından sunulan 19/11/2019 havale tarihli 4.ek raporunda özetle; “…cari hesap kartlarından anlaşılacağı üzere davacının icra dosyasına konusu olan 124.691,60 TL’lik alacağının tamamının cari hesap kartlarında aynen mevcut olduğunun tespit edildiğini, önceki raporundaki kararının değişmediğini. Davalının 2015 yılı ticari defterleri işletme defteri olduğundan hangi faturaların ödenip ödenmediği konusunda kayıtlarda tespit edilemediği, davalı itiraza konu ettiği, 2016 dönemine ait faturaların ödendiği hususu ile ilgili süresi içerisinde defterlerinin açılıp onayının yapılmadığı bu nedenle 2016 yılı defterlerinin incelemeye konu davalı ticari defterlerinin Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre yasal süresi içerisinde açılış onayının yapılmadığı, davalının 2016 yılı ticari defterlerinin TTK hükümlerine göre kendi lehine delil olma özelliğine sahip olmadığı, davalı firmanın 2016 yılı defter kapanış kayıtlarında 57.609,44 TL davacı şirkete borçlu olduğu…” sonuç ve kanaatini içerir raporunu sunmuştur.
Taraf iddia ve savunmaları, davacı ve davalı tarafça sunulan deliller, gelen müzekkere cevapları, Trabzon İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, taraflara ait ticari defter ve belgeler, SMMM bilirkişisi …’den alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; SMMM bilirkişisi …’den alınan bilirkişi raporlarında ve 19/11/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda belirtildiği üzere belirttiği üzere; davacının ve davalının ticari defter ve belgeleri incelendiğinde cari hesap şeklinde çalıştıkları görüldüğü, her iki tarafın 2015 yılı ticari defter ve belge kayıtlarına göre davacının 70.350,19 TL alacaklı olduğu, davacının 2016 yılı ticari defter ve belgelerine göre iki adet iade faturası mahsubu ile takip tarihi itibariyle toplam 462.500,75 TL değerinde davalı tarafa faturalar kesildiği ve davalı tarafından 408.159,34 TL ödeme yapıldığının yer aldığı, davalının 2016 yılı ticari defter ve belgelerine göre takip tarihi itibariyle bir adet iade faturası mahsubu davacı tarafından kesilen faturaların toplam 303.574,09 TL sinin kayıtlı olduğu, yapılan ödemelerin de 241.883,49 TL sinin kayıtlı olduğu ve cari hesap bakiyesinin kapanış fişinde 57.609,44 TL borçlu olduğunun gözüktüğü, davacı taraf defterlerine göre yapılan 408.159,34 TL ödemeden her iki taraf 2015 yılı ticari defter ve belgelerinde kayıtlı 70.350,19 TL borç mahsubu sonucu 2016 yılı cari hesap dönemindeki borç için 337.809,15 TL ödeme gözüktüğü, davalının cevap dilekçesinde takip talebine konu faturalara konu malların hepsini teslim almadığını teslim aldıklarının borçlarını ödediğini savunduğu bu haliyle davacının davalının defterlerinde kayıtlı olmayan faturalar yönünden teslime ilişkin ispat yükünün üzerinde olduğu, davacının ispat yükünü yerine getirmediği ve yemin deliline de cevap dilekçesinde dayanmadığı hususu da göz önüne alınarak ve yine davalının 2016 yılı ticari defter ve belgelerinin süresi geçtikten sonra tasdik yapıldığından kendisi aleyhine delil teşkil ettiği hususu da göz önünde bulundurularak davalının 2016 yılı ticari defter ve kayıtlarına göre 57.609,44 TL davacıya borçlu olduğu kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile, davalının Trabzon İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın KISMEN İPTALİNE, takibin 57.609,44 TL üzerinden DEVAMINA.
İşlemiş faize ilişkin talebin REDDİNE.
2-Dava konusu alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE.
3-Alınması gereken 3.935,31 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.579,86 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.355,45 TL’nin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR YAZILMASINA.
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettiğinden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaph edilen 8.289,22 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE.
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettiğinden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaph edilen 10.316,08 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE.
6-Davacının yapmış olduğu yargılama gideri olan 2.275,16 TL’nin davanın kabul ve ret oranları dikkate alınarak takdiren 1.001,99 TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE. Bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA.
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK’nun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesinin 1. Fıkrası gereğince davacı tarafından iban numarası bildirilmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılarak, iban numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT vasıtasıyla DAVACIYA İADESİNE.

Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/01/2020