Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/378 E. 2020/2 K. 08.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/378 Esas – 2020/2

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 08/09/2017
KARAR TARİHİ : 08/01/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İSTEM :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin almış olduğu ihale sonucu 01/01/2017 tarihinde … Okulu yemek hizmeti işine başlayacağını, Trabzon piyasasına göre daha uygun olan ve Trabzon’da denemek üzere yemekhane için Hünkar yağını getirdiklerini, 15 güne kadar TSE’si geleceği için 1.500 teneke yağın Trabzon’da hizmet veren …Hastanesinin deposuna çekildiğini, 89.600,00 TL firma kartı çekimi ile 3.000 TL’nin nakit ödendiğini. TSE belgesinin gönderilmeyerek oyalama işleminin yapıldığını. Trabzon Gıda Kodeksine uygun olmadığı anlaşıldığını, 570 teneke yağın imha edilmek üzere davalıya iade edildiğini. 570 teneke bitkisel yağın ücreti olan 35.340,00 TL yerine 32.312,00 TL ödeme yapıldığını, yemek hizmeti yaptıkları kuruma Türk Gıda kodeksine uygunsuz yağ kullanmaları nedeniyle cezai işlem uygulanmadığını, ancak ticari itibarlarının zedelendiğini. Hileli davranışlarla TSE ve Türk Gıda Kodeksine uygun olmayan mal verildiğinden dolayı 1.500 teneke yağın ücretinin talep edildiğini. Mahkeme aksi kanaatte ise iade edilen 570 teneke yağın ücreti olan 35.340,00 TL ile davalı tarafından ödenen 32.312,01 TL arasındaki far olan tutarın müvekkiline ödenmesine, davalı şirket yetkilisi tarafından makbuz karşılığı alınan 3.000,00 TL’nin müvekkili şirkete iadesini, davalı şirketin haksız ve hileli eylemi sonucu kamu kurum ve kuruluşlarının müvekkili şirkete güveni zedelendiğini, davalı şirketin ticari itibarını zedeleyici ve marka değerini itibarsızlaşmaya yönelik eylemlerinden dolayı 10.000,00 TL manevi tazminatın kabulü ile fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL maddi tazminat ve 10.000,00 TL manevi tazminat isteminin kabulü ile kanunlarda belirtilen tarihten itibaren kanunlarda belirtilen faiz oranında tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davacı şirketi kandırmaya yönelik tek bir hileli hareketi olmadığını, yağdan memnun kalınmadığı belirtildiğinde derhal geri alınmanın kabul edildiğini, davacı tarafın ne talep etmiş ise kendilerine o mal gönderildiğini, ticari itibarını düşünen tacirin bu konuda titizlenerek hangi malı alacağını bileceğini ve ona göre yazılı sözleşme yapacağını ve buna göre hareket edeceğini, iade edilen malların bedelinin müvekkili tarafından ödendiğini davacının müvekkili şirketten herhangi bir alacağı olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ :
Trabzon Valiliği İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’ne yazılan müzekkere ile mahkememizce istenilen bilgi ve belgeler celp edilmiştir.
Davalı şirketin sicil kaydı İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğünden celp edilerek dosya içerisine alınmıştır.
Davacı şirketin sicil kaydı Trabzon Ticaret Sicil Müdürlüğünden celp edilrek dosya içerisine alınmıştır.
Taraflara ticari defter ve belgelerin sunulmasının istenilmiştir.
Davacı vekili 21/03/2018 havale tarihli dilekçesi ile ticari defter ve belgelerini noter tarafından açılış kapanış kayıtları yapılacağından sunamadığını, ilgili bölümlerin fotokopisini sunduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili 02/04/2018 havale tarihli dilekçesi ile müvekkili şirketin adresinin … olduğunu, bu nedenle talimat aracılığıyla incelenmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyası talimat yazımız aracılığıyla … Nöbetçi Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesine gönderilerek, SMMM bilirkişisi …’dan rapor aldırılmıştır. Bilirkişi tarafından sunulan 25/09/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…davacı tarafından fotokopisi ibraz edilen ticari defter kayıtlarının 2017 yılı yevmiye defter tasdiki ibraz edilmekle birlikte muhasebe kayıtlarının noter tasdiki içermeyen (mali müşavirce kaşelenip imzalanmış) muavin defter ve yevmiye kaydına ilişkin olduğu, davacı firmaca ibraz edilen kayıtlara göre davalı firmanın 814,50 TL bakiye alacağı kaldığı. Davalı firmaya ait, açılış ve kapanış tasdikleri tam olan noter tasdikli kanuni defterlere yapılmış kayıtlar üzerinden yapılan kontrolde, netice itibarıyla 2017 yılı sonu itibarıyla davalı firmanın dava konusu işlemlerden dolayı davacı firmaya herhangi bir bakiye borç yada alacağının kalmadığı. Davanın tarafları arasında 2016 yılında mal alımı ve 2017 yılındaki iade işlemleri nedeniyle davalı firmanın davacı firmaya herhangi bir borç ya da alacağı bulunmadığı, davacı firmanın herhangi bir maddi kaybı ve alacağının tespit edilemediği…” sonuç ve kanaatini içerir raporunu sunmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ olunmuştur.
Davacı vekili 15/10/2018 havale tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyanlarını sunmuştur.
Davacı vekili 01/11/2018 havale tarihli dilekçesi ekinde müvekkili şirkete ait 2016 ve 2017 yılına ilişkin yevmiye defterlerini sunmuştur.
Mahkememiz dosyası davacı itirazlarını karşılar şekilde rapor aldırılmak üzere bilirkişi incelemesi yapılmak üzere tekrar … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilerek daha önce rapor hazırlayan bilirkişiye tevdii edilerek aldırılan 21/03/2019 tarihli bilirkişi raporunda özet olarak “…her iki firmanın usulüne uygun olarak tutulan ve incelenen muhasebe kayıtları arasındaki farklılığın davacı firma tarafından 31/12/2017 tarih 644 yevmiye ile oluşturulan 3.027,99 TL’lik davalı firmayı borçlandıran (davacı firmayı da alacaklandıran) muhasebe kaydından kaynaklandığını. Dava dilekçesine delil olarak eklenmekle birlikte gerek davacı gerekse davalı firma muhasebe kayıtlarında yer almadığı anlaşılan 26/10/2016 tarih ve 28 sayılı 3.000,00 TL’lik tahsilat makbuzu olduğunu. Tahsilat makbuzunun delil olarak kabulü halinde davacı şirketin 3.000,00 TL tutarında alacaklı olduğu…” sonuç ve kanaatini içerir raporunu sunmuştur.
Davalı vekili 18/02/2019 havale tarihli dilekçesi ile vekillikten istifasını içerir dilekçesini sunmuştur. İstifa dilekçesi davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ olunmuştur.
Davacı vekili 08/04/2019 havale tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyanlarını sunmuştur.
Davacı tanığı … Akçaabat Nöbetçi Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesince, …ise mahkememiz 25/09/2019 tarihli celsesinde dinlenilmişlerdir.
Davacı vekili 17/06/2019 havale tarihli dilekçesi ile beyanlarını sunduğu ve davasını ıslah ettiği anlaşılmıştır. Davalıya usulüne uygun olarak tebliğ olunmuştur. 11/11/2019 tarihli makbuz ile ıslah harcını ikmal ettiği anlaşılmıştır.
Taraf iddia ve savunmaları, davacı ve davalı tarafça sunulan deliller, gelen müzekkere cevapları, dinlenen tanık beyanları, sunulan iade faturası ve davacı şirket pazarlamacısı tarafından imzalanmış olan 3.000 TL değerindeki tahsilat makbuzu, taraflara ait ticari defter ve belgeler, SMMM bilirkişisi … aldırılan 29/03/2019 havale tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; SMMM bilirkişisi …’tan alınan bilirkişi raporunda belirttiği üzere; davacının açılış ve kapanış kaydı olan ticari defter ve belgelerinin sahibi lehine delil özelliği bulunduğu, davacının ve davalının ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yapıldığı, faturaların birbirini doğrular nitelikte olduğu, ticari defterlerin sahibleri lehine delil teşkil ettiği anlaşılmış, davacının ve davalının hesap hareketlerinde davacının bir alacağı olmadığı ve dava dilekçesine ekinde sunulan 26/10/2016 tarih ve 3.000,00 TL’lik tahsilat makbuzunun ticari defter ve belgelerde yer almadığı görülmüş fakat davalı tarafın yapılan bu ödemeye bir itirazının olmadığı ve davacının bu haliyle davalıdan yapmış olduğu tahsilat makbuzunda belirtilen 3.000,00 TL için alacaklı olduğu anlaşılmış, davacının davasını terditli açtığı ve davacının hangi marka ürünleri sipariş ettiğini dava değeri itibariyle yazılı delille ispatlayamadığı ve TSE belgeli ürün sipariş edildiğini ispatlayamadığı da dikkate alındığında davalıdan yalnızca 3.000 TL alacaklı olduğu kanaatine varılmış, yine davacının basiretli tacir gibi davranmayarak ürünlerin hangi marka sipariş edildiğini ve TSE belgeli ürün sipariş edildiğini ispatlayamadığından bu haliyle kendisinin kusurlu olduğu kanaatine varılarak manevi tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi tazminata ilişkin davasının KABULÜ ile, 100,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz, 2.900,00 TL’nin 11/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE.
2-Davacının manevi tazminata ilişkin davasının REDDİNE.
3-Alınması gereken 204,93 TL karar ve ilam harcının peşin ve ıslahla alınan (172,49+49,52) toplam 222,01 TL harçtan mahsubu ile bakiye 17,08 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde DAVACIYA İADESİNE.
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettiğinden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesi uyarınca hesap edilen 3.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE.
5-Davacının yapmış olduğu yargılama gideri olan 1.250,43 TL’nin davanın kabul ve ret oranları dikkate alınarak takdiren 288,57 TL’sinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA.
6-Yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK’nun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesinin 1. Fıkrası gereğince davacı tarafından iban numarası bildirilmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılarak, iban numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT vasıtasıyla DAVACIYA İADESİNE.

Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/01/2020