Emsal Mahkeme Kararı Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/542 E. 2018/34 K. 23.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
TRABZON
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/542
KARAR NO : 2018/34

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 20/11/2015
KARAR TARİHİ : 23/01/2018
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 29/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İSTEM :
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 20/11/2015 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Olayın 21/03/2013 tarihinde 18 yaşından küçük ehliyeti olmayan …’ün sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araç ile 100. yıl caddesi üzerinden … istikametine doğru ilerlemekte iken sağ şeritteki aracı sollamak için sol şeritten aşırı hızla seyretmekte iken yoldan karşıya geçen müvekkili …’e çarpması sonucu gerçekleşmiş ve müvekkilinin ağır derecede yaralanarak hastaneye kaldırıldığını, olay ile alakalı ceza davası … Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2014/… Esas ve 2014/… Karar sayılı ilamı ile karara çıkmış ve SSÇ davalı …. ’in cezalandırılmasına karar verildiğini, olaydan sonra müvekkili …’in sağ femur kemiği parçalı kırık oluşmuş ve şu an itibari ile bir ayağı kısa kalmış ve heyet raporuna göre %20 engel oranı mevcut bulunmadığını, bu haliyle basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek, kemik kırığının hayati fonksiyonlara etkisi en ağır derecede (6. derece) olan müvekkilinin şu an itibari ile bir ayağı kısa kalmış, ayağına platin ve çivi takılmak zorunda kalmış ve sunulan heyet raporuna göre %20 özürlü kaldığını, yargılama sırasında alınacak son durum teşhisine ilişkin rapor ve devamla Adli Tıp Kurumu’ndan alınacak kati rapor ile müvekkilin özür durumu tespit edilmeli ve devamla aktüerya hesabının ikmali ile tazminatın belirlenmesi yoluna gidilmesinin gerektiğini, bu nedenlerle, haklı davanın kabulü ile 30.000,00 TL manevi tazminatın davacı …’e yönlendirilmesini, olay tarihinden itibaren yine ıslah edilecek olunan 1.000,00 TL maddi tazminatın da olay tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesi ekinde delillerini bildirmiştir.
Duruşmalara gelen davacı vekili dava dilekçesini tekrarla davanın kabulünü talep etmiştir.
SAVUNMA :
Dava dilekçesi ve ilk tensip zaptı davalılara usulüne uygun tebliğ edilmiştir.
Davalı … tarafından mahkememize sunulan 25/12/2015 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; HMK’nun 7. maddesine göre davalının birden fazla olması durumunda ikametgah mahkemesinde açılabilmesi uygun görüşmüş ise de davalının tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan mahkemenin belli edilmesi durumunda o mahkemenin yetkili olacağının da belirtildiğini, bu bağlamda kaza nedeniyle ortak yetkili mahkemenin … mahkemeleri olduğunu, davanın 21/03/2013 tarihinde gerçekleşen trafik kazasına bağlı maddi ve manevi tazminat talebini konu aldığını, bu tür davalarda zaman aşımının BK’nun 72. ve 2918 sayılı yasanın 109. maddesine göre 2 yıllık zamanaşımı sürelerine tabi olduğundan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini, kazanın, davacının cep telefonu ile meşgul olması nedeniyle korna sesini duymayarak ana yola doğru girmesi neticesinde kendisine çarpmamak adına yapılan manevra sonucu kaldırıma çarpmış, çarpmanın etkisiyle dönerek arka tarafının davalıya dokunması suretiyle olduğunu, trafik kazasına bağlı tazminat davalarında taşıt maliki ve sürücüsünün sürücü kusuru oranında sorumlu olmasına karşın davanın tam kusurlu olduğu iddiasını konu olması karşısında doğmuş ise belirlenecek zarar miktarından öncelikle davacı kusuru oranındaki miktarın reddinin gerekeceğini, bu nedenlerle yetkisizlik itirazının kabulü ile yetkisizlik kararı verilerek dosyanın ortak yetkili … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, aksi kanaatle esasa girilmesi halinde davanın öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddine, olmadığında ve zarar doğması halinde belirlenecek maddi ve manevi zararlardan davacı kusuru oranındaki miktarın reddi ile ayrıca hakkaniyet indiriminde bulunulmasına, sübuti ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddi ile masraflar ve vekil tutulması halinde ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. vekilince mahkememize sunulan 23/12/2015 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde bahsi geçen … plaka sayılı aracın, müvekkili şirkete 18/09/2012/15/04/2013 tarihleri arasında … numaralı ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, sigortacının poliçesinde belirtilen azami limitlere ve sigortalının kusuru oranında maddi tazminat ile yükümlü olduğunu, bu poliçeden dolayı şirketlerine müracaat edilerek ihbarda bulunulmuş ve şirketleri tarafından … numaralı hasar dosyasının açıldığını, kabul sayılmamakla beraber mahkememiz tarafından tekrar aktüer hesabı yaptırılması halinde yapılacak hesaplamalarda ödeme tarihinden itibaren faiz güncellemesi yapılmasının gerektiğini, müvekkili şirketin düzenlenen poliçe sebebi ile sigortalı araç sürücüsünün kusur oranında sorumlu olacağını, öncelikle sigortalının kusur oranının tespiti için, tüm delillerin toplanmasını takiben dosyanın kusur tespiti için trafik ihtisas dairesine gönderilmesini talep ettiklerini, davacının maluliyetinin olup olmadığının, varsa oranının belirlenebilmesi amacıyla adli tıp kurumuna sevkine karar verilmesini talep ettiklerini, hazırlanacak bilirkişi maluliyet raporunda, maluliyetin geçici ya da kalıcı nitelikte olup olmadığının belirtilmesi gerektiğini, maluliyet raporunda kaza ile netice arasında illiyet bağının kurulduğunu, maluliyetin sürekli olup olmadığının raporda belirtilmesi gerektiğini, kaza sonucu üçüncü kişinin malul kalmasının söz konusu olduğu takdirde, sigortacının sigorta poliçesinde belirtilen azami limitlerle ve sigortalının kusuru oranında malul kalanlara tazminat ödemekle yükümlü olduğunu, söz konusu kaza ile ilgili davadan önce müvekkili şirkete yapılan başvuruya istinaden gerekli inceleme yapılarak davacı tarafa tazminat ödemesi yapıldığını, bu sebeple müvekkili şirketin temerrüdünden bahsedilemeyeceğini, bu nedenlerle, tüm delillerin toplanması ve Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden kusur tespitinin yapılmasının istenilmesine, iş göremezlik tazminatının uzman kişilerce hesaplanmasına, müvekkili şirkete sigortalı araçların kusurlu bulunması durumunda sorumluluğun açıklanan çerçevelerde azami limit ile sınırlı olacağına, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine, müvekkili şirketin dava açılmasına sebebiyet vermediği için yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ:
… İl Emniyet Müdürlüğü, KTÜ Farabi Hastanesi, …., … Devlet Hastanesi, Akçaabat Haçkalıbaba Devlet Hastanesi ve Trabzon Yavuz Selim Kemik Hastanesi’nin cevabi yazıları ile mahkememizce istenilen bilgi ve belgelerin gönderilmiş olduğu anlaşıldı.
… Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2014/… Esas sayılı dosyasının iş bu dosya içerisine alınarak incelendiği anlaşıldı.
Davacı vekili mahkememize sunduğu 08/01/2016 havale tarihli dilekçesi ile cevaba cevaplarını ibraz etmiştir.
Mahkememiz dosyası 27/09/2016 tarihinde bilirkişi Ulaştırma Uzmanı …’a tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından tanzim edilen 06/10/2016 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; …’in asli kusurlu olduğunu (%60), … plakalı araç sürücüsü …’ün tali kusurlu olduğunun (%40) bildirildiği anlaşılmıştır.
KTÜ Adli Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü’nün 20/03/2017 havale tarihli raporunda özetle; … ve .. oğlu … doğumlu …’in 21/03/2013 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle meydana gelen femur ve klavikula arızasının tıbbi iyileşme süresinin 6 aya kadar uzayabileceği ve bu süre zarfında %100 malul sayılması gerektiğini, şahısta sürekli iş göremezlik halinin bulunduğunu, sürekli iş göremezlik oranının %47 olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyası talimat yazımız aracılığı ile bilirkişi Aktüerya Hesap Uzmanı …’e tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından tanzim edilen 28/11/2017 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı sigorta şirketi tarafından davacıya yapılan ödemenin ödeme tarihi itibariyle yetersiz olduğunu, yapılan ödemenin güncellenip mahsup edildikten sonra davacının 1.888,35 TL geçici, 104.502,26 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı olduğunu, davalılardan …’ün kaza tarihi olan 21/03/2013’den, diğer davalı ….’nin ödeme yaptığı tarih olan 20/11/2015’den itibaren işleyen yasal faizinden sorumlu olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilince mahkememize sunulan 03/01/2018 havale tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını ibraz etmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunduğu 26/12/2017 havale tarihli dilekçesi ile, ıslah taleplerini ibraz etmiştir.
Dosya içerisinde bulunan tüm kanıt ve belgeler bir arada değerlendirildiğinde;
Davalı sürücü …’ün kullandığı … plakalı aracın davacıya yayaya çarptığı, kazaya karışan aracın davalı …. tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalandığı, bu kazanın neticesinde davacıda maluliyet halinin oluştuğu, bu nedenle tazminat talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Yargılama sırasında alınan kusur bilirkişi raporunda davalı sürücünün %40 oranında tali kusurlu olduğunun anlaşıldığı, ve bu kaza neticesinde davacıda %47 oranında daimi iş göremezlik halinin oluştuğunun tespit edildiği, tıbbi iyileşme süresinin 6 aya kadar uzadığı, tüm bu hususlar değerlendirildiğinde davacının sosyal ekonomik durumu da nazara alınarak 104.502,26 TL daimi iş göremezlik tazminatının ve 1.888,35 TL geçici iş göremezlik tazminatının hesaplandığı, alınan tüm raporların denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli nitelikte olduğu, davacı vekilinin hesaplanan tazminat tutarının yalnızca 104.502,26 TL’Lik kısmını ıslah ettiği de nazara alınarak ıslah edilen tutar yönünden maddi tazminat davasının kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.

Ayrıca davacının manevi tazminat talebi yönünden ise tarafların sosyal ekonomik durumları, kazanın meydana gelmesinde tarafların kusur oranları, manevi tazminatın zenginleştirme aracı olmayacağı da nazara alınarak davacının manevi tazminat talebi yönünden davasının kısmen kabulüne karar vermek gerektiği kanısına varılmış ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davacının maddi tazminat davasının KABULÜ ile, sunulan bedel arttırım dilekçesi de nazara alınarak 104.502,26 TL maddi tazminatın davalı …’ten kaza tarihi olan 21/03/2013 tarihinden itibaren, diğer davalı …. yönünden ödeme tarihi olan 20/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile DAVACIYA ÖDENMESİNE.
2- Davacının manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’ten kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili ile DAVACIYA ÖDENMESİNE.
3- Alınması gereken toplam 7.821,64 TL harçtan peşin alınan 529,41 TL ve ıslah esnasında alınan 1.768,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.524,23 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE GELİR YAZILMASINA.
4- Davacı kendisini vekille temsil ettiğinden kabul edilen maddi tazminat yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 11.110,18 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE.
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettiğinden kabul edilen manevi tazminat yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre belirlenen 2.180,00 TL’nin davalı …’ten alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE.
6- Davacı tarafından yapılan toplam 4.232,41 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 3.603,06 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak DAVACIYA ÖDENMESİNE. Bakiye kalan yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA.
7- Yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde DAVACIYA İADESİNE.

Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/01/2018