Emsal Mahkeme Kararı Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/32 E. 2023/1975 K. 14.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
SAMSUN
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/32
KARAR NO : 2023/1975

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ….. (….)
ÜYE : ….. (….)
ÜYE : ….. (….)
KATİP : ….. (….)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/11/2022
NUMARASI : 2018/408 Esas, 2022/1136 Karar

DAVACI : …
VEKİLLERİ : …
DAVALILAR : …
VEKİLİ : …
DAVANIN KONUSU : Tazminat

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalılardan …’in kullandığı … plakalı araçta yolcu olduğunu, davalı …. A.Ş nin ZMMS sigortacısı bulunduğu … plakalı araç ile davalı …. ZMMS sigortacısı bulunduğu … plakalı aracın karıştığı trafik kazasında yaralandığını belirterek, kaza sebebiyle uğradığı maddi zararları ile manevi zararının tazminine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davalıya ödeme yapıldığını, sorumluluğun son bulduğunu, kusur tespitinden sonra özürlülük ölçütü tespit işlemleri yönetmeliğine göre maluliyet tespiti yaptırılması gerektiğini, geçici işgöremezlik zararları ile tedavi giderlerinin SGK sorumluluğunda olduğunu belirterek, poliçe genel şartlarına göre hesaplama yapılması gerektiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı … süresinde sunulmayan cevap dilekçesinde özetle; manevi tazminatın fahiş olduğunu belirterek, davanın redini talep ettiği anlaşılmıştır.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından maddi tazminat davasının kabulüne, manevi tazminat davasının kısmen kabul-kısmen reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf başvurusunda bulunan davalı sigorta şirketi vekili dilekçesinde özetle, mahkemece verilen kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, dava konusu kaza sonunda müvekkilin tazminat ödemesini yaparak sorumluluğunun kalmadığını, tazminat hesaplamasının hatalı yönteme göre yapıldığını, hükmedilen tazminattan hatır taşıması indiriminin yapılması gerektiğini, kararın faiz yönünden de hatalı olduğundan bahisle, mahkemece verilen kararın kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.

DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklı cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta; davacı vekili, davalı …’in sevk ve idaresindeki …. plakalı araç ile seyir halindeyken …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması sonucunda meydana gelen kazada davacının yaralandığını, davalı sürücü …’in olayda tam kusurlu olduğu belirterek, davacı yönünden maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
Yerel mahkemece, maddi tazminat talebinin kabulüne, manevi tazminat talebinin ise kısmen kabulüne dair verilen karar davalı tarafından maddi tazminat istemi yönünden istinaf edilmiştir.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle, Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarihinde 2019/40 E-202/40 K. sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesi ve 92. maddesinin ilgili bentlerinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiş olması nedeniyle davacının zararının ve zararın kapsamının 2918 sayılı KTK.nın ve 6098 sayılı TBK.nın haksız fiile ilişkin hükümlerine ve Yargıtay uygulamalarına göre belirlenmesi gerektiğine, somut olayda Genel Şartların uygulanmamasında, yerel mahkemece aktüerya bilirkişiden alınan 31/03/2022 tarihli raporda tazminat miktarının TRH 2010 yaşam tablosu ve progresif rant tekniğine uygun olarak düzenlenmiş olmasına, temerrüt tarihinin belirlenmesinde, davalı tarafından hatır taşıması iddiasının süresinde ileri sürülmemiş olmasına, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin yeteriz olması nedeniyle davalının poliçe limiti kadar sorumluluğunun devam etmesine göre, yerel mahkemece maddi tazminata ilişkin verilen kararda bir isabetsizlik bulunmamasına; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davalı sigorta şirketi vekilinin İstinaf Başvurusunun Esastan REDDİNE.
2.Alınması gerekli 4.974,94 TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.243,50 TL’nin mahsubu ile bakiye 3.731,44 TL’nin davalı … A.Ş.’den alınarak hazineye gelir kaydına.
Karar kesin olduğundan harç tahsil müzekkeresinin İlk Derece Mahkemesi’nce yazılmasına.
3.İş bu kararın, bilgi mahiyetinde İlk Derece Mahkemesi’nce taraflara tebliğine.
Dair, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan incelemede kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.14/12/2023

….
¸e-imza
….
Üye
….
¸e-imza
….
Üye
….
¸e-imza
…..
Katip
….
¸e-imza

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 14/12/2023

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır!