Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C
SAMSUN
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/108
KARAR NO : 2023/1398
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : ..
ÜYE :..
ÜYE :..
KATİP : ..
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/11/2022
NUMARASI : 2017/803 Esas-2022/1185 Karar
DAVACILAR : …
VEKİLİ : …
DAVALILAR :..
VEKİLİ :..
DAVANIN KONUSU : Ticari Şirket (Sermaye Koyma Borcuna İlişkin)
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacıların, davalı şirketin ortakları olduğunu, ancak davalı şirket ile ….nin birleşmesi esnasında kendileri için zorunlu ayrılma akçesi öngörülmek suretiyle ortaklıktan çıkarıldıklarını, Genel Kurul’un (GK) yeterli çoğunlukla aldığı çıkarma kararına karşı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 141/2. maddesi karşısında başvurabilecekleri bir yol bulunmadığını, ancak zorunlu ayrılma akçesi olarak öngörülen tutarın çok düşük olduğunu ve bu hali ile kabul edilemeyeceğini, zira ayrılma akçesinin birleşme tarihindeki gerçek değerler değil de 31.03.2017 tarihli bilanço esas alınarak ve ayrıca davalı şirketin dava dışı şirketler nezdindeki ortaklıları gözetilmeden belirlendiğini, işbu davanın TTK’nın 191. maddesine dayalı olarak açıldığını beyanla, her bir davacı için uygun denkleştirme akçesinin saptanmasını ve gerçek değer bilirkişi raporu ile belirlendiğinde talep miktarını artırma hakkı saklı kalmak kaydıyla (HMK m.107) her bir davacı için şimdilik 2.500-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi ile özetle; denkleştirme akçesi talepli işbu davanın açılabilmesi için, birleşme ile ortaklıktan çıkarılan kişilerin, birleşmenin görüşüldüğü GK’ya katılıp karara muhalif kalmaları ve muhalefetlerini tutanağa geçirtmeleri gerektiğini, oysa davacıların birleşmenin görüşüldüğü GK’ya katılmadıklarını, davanın özel dava şartı sebebiyle reddi gerektiğini, davacıların TTK’nın 141/2. maddesine uygun olarak ve birleşme kararında öngörülen zorunlu ayrılma akçeleri Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….D. İş sayılı dosyası üzerinden belirlenen bankaya tevdi edilerek ortaklıktan çıkarıldıklarını, davacının iddiasının aksine TTK’nın 597 ve 641. maddelerinin somut olayda uygulanabilir olmadığını ve hesaplamanın 141/1. maddeye uygun olarak yapılması gerektiğini, zorunlu ayrılma akçelerinin hesaplanmasında 31.03.2017 tarihli bilançonun esas alınmasında bir engel bulunmadığını, zira bilanço tarihi ile birleşme sözleşme tarihi (14.08.2017) arasında TTK’nın 144. maddesinde öngörülen 6 aydan az süre olduğunu, davalı şirketin bağımsız denetime tabi olması karşısında bilançonun gerçeği yansıtmadığı iddiasının dinlenemeyeceğini beyanla, denkleştirme akçesi talepli davanın reddine karar verilmesi isteminde bulunduğu anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama neticesinde davanın reddine dair hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf başvurusunda bulunan davalı vekilinin dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin gerek esas gerek usul yönünden fahiş derecede hatalı değerlendirmelerde bulunduğunu beyan ederek, kararın kaldırılarak davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine dair yeniden hüküm kurulmasını talep ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLER :
Tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, 6102 sayılı TTK’nın 191. maddesine dayalı olarak açılmış denkleştirme akçesinin tazmini istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta davacılar, davalı şirketin ortakları iken davalı şirket ile ….nin birleşmesi esnasında kendileri için zorunlu ayrılma akçesi öngörülmek suretiyle ortaklıktan çıkarıldıklarını, zorunlu ayrılma akçesi olarak öngörülen tutarın çok düşük olduğunu ileri sürerek TTK’nın 191. Maddesine göre denkleştirme akçesinin tespitini ve tahsilini istemiş; yerel mahkemece davalı şirkette pay sahibi olan davacıların, ortaklıktan çıkarılmaları hakkındaki GK kararının hükümsüz olduğu ve davacıların halen davalı şirkette pay sahibi olmaları gerektiği, davacıların denkleştirme talepli iş bu davayı açmakta aktif husumet ehliyetleri bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
6102 sayılı TTK’nın 136 ve devamı maddelerinde şirket birleşmesi düzenlenmiştir. TTK’nın 136. Maddesinde, şirketlerin bir şirketin diğerini devralması veya yeni bir şirket içinde bir araya gelmeleri yoluyla birleşebileceği, birleşme, devrolunan şirketin malvarlığı karşılığında, bir değişim oranına göre devralan şirketin paylarının, devrolunan şirketin ortaklarınca kendiliğinden iktisap edilmesiyle gerçekleşir. Birleşme sözleşmesi 141 inci maddenin ikinci fıkrası anlamında ayrılma akçesini de öngörebilir.Birleşmeyle, devralan şirket devrolunan şirketin malvarlığını bir bütün hâlinde devralır. Birleşmeyle devrolunan şirket sona erer ve ticaret sicilinden silinir.
TTK’nın 141. maddesinde, birleşmeye katılan şirketlerin, birleşme sözleşmesinde, ortaklara, devralan şirkette, pay ve ortaklık haklarının iktisabı ile iktisap olunacak şirket paylarının gerçek değerine denk gelen bir ayrılma akçesi arasında seçim yapma hakkı tanıyabilecekleri, birleşmeye katılan şirketlerin birleşme sözleşmesinde, sadece ayrılma akçesinin verilmesini öngörebilecekleri düzenlenmiştir.
Ayrılma akçesinin seçim hakkı tanınması şeklinde düzenlenmesi halinde (TTK m.141/1), devrolunan şirket pay sahibi, ya devralan şirket paylarını iktisap edecek ya da payların gerçek değerine denk gelen ayrılma akçesini alarak şirketten ayrılacaktır. Birleşme sözleşmesinde sadece ayrılma akçesinin ödenmesinin öngörüldüğü hallerde ise (TTK m.141/2), devrolunan şirket pay sahibinin önünde, ayrılma akçesini alarak şirketten ayrılma dışında başkaca bir seçenek bulunmamaktadır. Zorunlu ayrılma akçesinin öngörüldüğü bu tür birleşmelerde, pay sahibinin birleşme sözleşmesini gerekli nisapla onaylayan GK’nın bu yöndeki kararına itiraz olanağı yoktur (TTK’nın 141/2. maddesinin gerekçesi). Pay sahibi, böyle bir durumda sadece ayrılma akçesinin uygun belirlenmediği itirazında bulunabilecek ve birleşme kararının TSG’de ilanından itibaren 2 ay içinde mahkemeden uygun bir denkleştirme akçesi belirlenmesini isteyebilecektir.
Bu itibarla, TTK’nın 141.maddenin gerekçesinde geçen “devredilen şirket ortaklarını zorla devralan şirkette tutmak doğru değildir.” ve “…. devredilen şirketten ayrılması hakkını ona vermektedir.” ifadelerinin ayrılma akçesinin, birleşmeye muhalif kalan devreden şirket ortakları için ön görülebileceğini gösterdiği, bunun yanı sıra TTK’nın 151.maddesinin 5.fıkrasında ayrılma akçesini ön gören birleşme sözleşmesinin, devreden şirket ortaklarınca onaylanmasının gerekli olduğu ifade edilmiş olduğundan TTK’nın 141.maddesi ve 151.maddesinin 5.fıkrası ile her iki maddenin ilgili fıkralarının gerekçelerinin birlikte değerlendirilmesi neticesinde birleşme işleminde ayrılma akçesi verilmesi suretiyle zorunlu olarak ortaklıktan çıkarma müessesinin devreden şirket pay sahiplerine tanınmış bir hak olduğu, devralan şirkette ise bu yönde bir işlem yapılamayacağı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun esastan REDDİNE,
2.Alınması gerekli 269,85 TL istinaf karar harcından peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 189,15 TL’nin başvuru yapan davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Harç tahsil müzekkeresinin Dairemiz Yazı İşleri Müdürü tarafından yazılmasına,
3.İş bu kararın, Dairemiz Yazı İşleri Müdürü’nce taraflara tebliğine,
Dair, HMK’nın 361/1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.26/09/2023
Başkan… Üye… Üye…. Katip…
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 26/09/2023
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İMZA ile imzalanmıştır!